"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Alevi Sözcüğünün Etimolojisi

Alevi sözcüğünün kökeni, Arapçadır. Aslı “Ali” dir.
Ali; yüce, ulu anlamına gelen bir sözcüktür ve tarihte Hazret-i Alinin kimliği ile özdeşleşmiş bir isimdir.
Alevi kelimesi, Ali sözcüğü, mensubiyet-aitlik-özdeşlik anlamı katan “-i” son ekinin eklemesi ile oluşmuştur ve dilbilgisinde türemiş sözcükler grubundandır.
Ali, sözcüğüne yandaşlık, aitlik anlatan “-i” eki ulanırken araya “-v-“ kaynaştırma sesi girer ve sözcük “Alevi” halini alır.
Aynı etimolojik durumu, Hamza sözcüğünde de görebiliriz.
Hamza yandaşları, Hamza yolundan gidenler anlamına gelen Hamzavi sözcüğünde de aynı yapısal durum oluşmuştur. Bu ses değişimi, türeme sürecinde benzer başka kelimelerde bol bol görülür: “Dünya” dan türetilen “dünye-vi”, “bünye” den türetilen “bünye-vi”, “daire” den “dairevi”, “mana” dan “mane-vi” gibi….
Alevi sözcüğünün bu etimolojisini bilmeyenlerle Alevi kavramını çarpıtmak isteyenler, “Alevi” yi, “Alev” sözcüğüne bağlama yanlışlığına düşmüşlerdir. Böylece de Alevi sözcüğüne, “Aleve / ateşe tapanlar” anlamını vermeye çabalamışlardır.
Bu oyuna başvuran iki kesim olmuştur. Birincileri, geçmişte Alevi düşmanlığını devam ettiren Sünni kesimden bazı yazarlar, sözde bilim adamlarıdır. Ne yazık ki sözlüklere, ansiklopedilere bile bu yakıştırma girmiştir.
Diğeri ise Aleviliğin Zerdüşlükten çıktığını iddia eden kürt kökenli, bazı angaje yazarlardır. Aleviliğin Kürt kültürünün ürünü olduğunu ileri süren bazıları, tarihi gerçekleri güncel siyasal amaçlar uğruna değiştirmeye çabalamışlardır.
Aleviliğin Kürtlere bağlamaya çalışanlar, giderek onun Ali ile bile ilgisinin olmadığını iddia etmeye başladılar. bu anlayışa bir başka kanattan da destek gelmektedir. Bunlar, Türkiyede, Aleviliğin Ali ile ve sonuçta da İslamiyetle ilgisi olmadığını iddia edecek kadar politikleşmiş tiplerdir.