"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Hükümsüz kalan antlaşma

İmam Hasanın bu suretle şehit edilmesi ve ortadan çekilmesiyle, Muaviyenin verdiği ahitname de hükmünü kaybetmişti. Artık, Muaviye hilafet meselesi üzerinde istediği oyunu oynayabilecekti.
Ama, Muaviye yine mevkiinden emin değildi. Vakit vakit gözlerinin önünde canlanan dört kişininhayali, ona, ciddi endişeler vermekteydi.
Bu dört kişiden biri imam Hüseyin idi. İmam Hasanın haince bir surette zehirlenmesi üzerine, Irak halkının bir kısmı ile hepsi Ehl-i Beyte dost olan Horasan ve Türkistan halkı; kalplerindeki bütün sevgiyi imam Hüseyine vermişlerdi.
Öteki üç kişiye gelince: bunlar da birinci halife Ebu Bekirin oğlu Abdurrahman ile ikinci halife Ömerin oğlu Abdullah ve bir de Zübeyrin oğlu idi. Bu üç kişi de Muaviyenin hilafetini kabul ve tasdik etmişlerdi. Mekkeye ve Medineye çekilmişler, orada kendilerine birer çevre yaparak sakin ve münzevi bir surette vakit geçirmektelerdi.
Ama Muaviyenin inanışına göre, bunlar üzeri kül tutan birer ateşe benzemektelerdi. Kuvvetli bir rüzgarla, bu kül tabakası birer tehlike teşkil edebilirdi.
Muaviye, bu tehlikeli kişileri birer birer yok etmeyi düşünmüş, hatta bazı teşebüslere de girişmişti.
Ama, artık Şam saraylarında düzenlenen cinayetler, Arap kabileleri arasında fene yankılar meydana getirmişti. Muaviyenin aleyhine bir hoşnutsuzluk cereyanı baş göstermişti. Bununüzerine Muaviye derhal fikrini değiştirmişti. Çünkü onun politikada tek meslek ve ustalığı, her meseleyi, sessiz sedasız haletmek, hiç bir sızıntıya meydan vermemekti.