"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Muaviyenin zehri

Ertesi gün Mervan, hecinine atlamış, çölleri, yel gibi geçerek Şama gitmiş. Cude ile verilen kararı Muaviyeye bildirmişti.
Muaviye, özel doktoru İbnilesali çağırmış; dikkati çekmeden, Hasanı öldürebilmek için zehir istemişti.
Artık bu hususta ihtisas kazanan İbnilesal, muhtelif zehirlerden mürekkep bir tertip vermişti. Önce, kendisini özelikle düzenlediği zehirli bal ile işe girişilecekti….. Hasan, bir süre yavaş yavaş zehirlendikten sonra, sonunda ölümü getirecek olan zehir içirilecekti.
Mervan, bu zehirleri almış, gene Medineye dönmüştü. Üç kişiden kurulu çinayet şebekesi gene Ensvanenin kulübesinde birleşmişlerdi. Mervan, zehirleri Cudeye teslim etmiş ve bunların nasıl kullanılacağını anlatmıştı.
Cude, ertesi gün işe girişmişti. Önce eşi Hasan ile aralarındaki soğukluğu kaldırmak için birkaç gün onunla sık sık temas vesileleri sağlamış ve sonra da bir gün bütün kadınlık sihrini kullanarak fettan(Gönül ayartıcı, cilveli) bir tavırla: Ya Hasan!… Niçin beni bu kadar ihmal edersin? Sana olan sevgimi bilmezmisin?… Bahri, haftada bir gün olsun odama gel de mahzun kalbimi şad et!… demişti.
İmam Hasan, bunu kabul etmişti. Bir gün, sabah ibadetinden sonra, Cudenin odasına gelerek, öğleye kadar orada vakit geçirmişti.
Cude, imam Hasana son derece izzet ve ikram ederek önüne bir tepsi getirmişti. Bu tepside, imam Hasanın pek sevdiği taze hurma ile nar, badem, incir ve bir tabak da sızdırılmış bal bulunmaktaydı.
Cude, bal tabağını imam Hasana göstererek: geçen gün, çarşıya çıktığım zaman bu balı bir yemenlinin elinde gördüm. Aklıma sen geldin, sana takdim etmek için satın aldım. Afiyetle ye… demişti.
Bu cemile(güzel davranış, gönül alıcı davranış), imam Hasanın hoşuna gitmişti. Küçük bir tabak içinde bulunan balı, son lokmasına kadar yemişti. Halbuki bu bal, zehirliydi.
Ertesi gün imam Hasanda, hafif bir takatsizlik baş göstermişti. Bütün vücudundan buz gibi terler dökülerek yatağa girmişti. Birkaç gün süren bu rahatsızlık, sıtmaya yorulmuştu.
Cude, bu süre içinde birkaç kere imam Hasanın odasına gitmiş, hasta eşini ziyaret etmişti ve her gidişinde de bal şerbeti ve taze hurma götürerek, bunları: İnşallah, şifa olur! diye, kendi önünde ona içirmek ve yedirmek istemişti.
Yapılan tedavilere rağmen, imam Hasanın rahatsızlığı geçmemişti. Tam tersine bir takım mide sancıları ve istifralar başgöstermişti.