"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Medinede zencilerin isyanı

Bu yılda Medinedeki zenciler şehrin valisi olan Abdullah b. Rebi el-Harisiye karşı ayaklandılar. Abdullah kaçtı. Bunun sebebi şuydu: Mansür Medineye Abdullah b. Rebii vali tayin etmişti. Abdullah göreve başlamak üzere şevvalin bitmesine beş gün kala Medineye geldi. Askerleri yaptıkları alış veriş sırasında tüccarlarla münakaşa ettiler ve tüccarlar durumu Abdullaha şikayet ettiler. Onları azarladı ve çirkin sözler söyledi. Bunun üzerine askerlerinin tamahları daha da arttı ve bir kuyumcuya saldırıp cüzdanını zorla aldılar. Kuyumcu halktan yardım istedi ve gasbedilen eşyasını geri aldı. Medineliler bunu da şikayet ettiler, ancak buna da aldırmadı. Bu arada cuma günü bir asker bir kasaptan aldığı etin parasını vermedi ve kasabı kılıçla tehdit etti. Kasap elindeki bıçağı askerin böğrüne vurdu ve öldürdü. Ardından kasaplar bir araya toplandılar, cuma namazına gitmekte olan zencileri yardıma çağırdılar ve askerleri öldürdüler. Boru üfürdüler, bunu duyan yüksek ve alçak yerlerdeki bütün zenciler bir araya toplandılar. Reisleri üç kişiydi: Vesik, Yakıl ve Zema. Akşama kadar askerlerle çarpışıp onları öldürdüler. Ertesi gün Abdullahın bulunduğu yere doğru saldırdılar, bunun üzerine Abdullah kaçtı ve iki gecede Batn-ı Nahle gelip konakladı. İsyancılar Mansür tarafından gönderilen yiyecekleri, zeytin yağını, kuru hurmayı yağmaladılar. Bir yük unu iki dirheme, bir tulum zeytin yağını dört dirheme sattılar. O gün Süleyman b. Müleyh gidip durumu Mansüra haber vermişti. Ebu Bekir b. Ebi Sebre hapisteydi. Muhammed b. Abdullahla beraber yakalanmıştı, dövülmüş ve zincire vurularak hapsedilmişti. Zenciler ayaklanınca zincirleriyle hapisten çıktı, mescide geldi, Muhammed b. İmran, Muhammed b. Abdülaziz ve diğerlerine haber göndererek çağırttı. Onlara dedi ki: «Allah aşkına bu bela nedir? Vallahi, Müminlerin emi ri bunu öğrenirse bu beldeyi, ahalisini, köleleri ve çarşısını mahveder. Gidip onlarla konuşun, bu ayaklanma hareketinden vazgeçsinler. Onlarm hamiyetleri bu işe sürüklemiştir.» dedi. Gidip kölelerle konuştular: « Merhaba ey kölelerimiz! Vallahi, biz size yapılanlara kızarak harekete geçtik, karar sizindir.» dediler. Mescide gittiler, orada İbn Ebi Sebre onlara hutbe okudu ve itaata davet etti, bunun üzerine yerlerine döndüler. O gün cuma namazı kılınmadı ve yatsıya kadar müezzin her namaz vakti ezan okunduğu halde kimse namaza gelmedi. Sonunda Asbağ b. Süfyan b. asım b. Abdülaziz b. Mervan camiye geldi, namaz için saflar düzenlenince cemaata döndü ve en yüksek sesiyle seslendi: «Ben falan oğlu falanım. Emirül-Müminine itaat kaydıyla insanlara namaz kıldırıyorum .» Bunu iki veya üç defa tekrarladı, sonra kıbleye döndü ve namazı kıldırdı. Ertesi gün İbn Ebi Sebre onlara: «Dün bazı şeyler yaptınız, Müminlerin emirinin mallarını yağmaladınız, hiç kimse onlardan yanında bir şey bırakmadan hepsini geri versin.» dedi. Yağmalanan eşyayı geri verdiler. Abdullah kaçmış olduğu Batn-ı Nahlden geri döndü ve zencilerin elebaşısı olan Vesik, Yakıl ve diğerlerinin ellerini kestirdi.