Kays ile Numan kendi aralarında anlaşıp, Kays da Numanın emir tayin edeceği kimseyi kabul edeceğini belirttikten sonra Numan Kaysa karşı bu konuda şahitler tutmuş ve hem Kays dan ve hem de halktan seçeceği kimseyi kabul edeceklerine dair söz ve teminat almıştı. Daha sonra Numan Abdullah bin el-Esvedin yanına giderek elinden yakalamış ve Ona bazı konuları şart koşmuştu. Öyle ki, herkes Onun Abdullaha beyat ettiğini sanmıştı. Arkasından Onu bırakıp Abdullah bin Haris bin Nevfel bin Haris bin Abdülmuttalibin elini yakalamıştı. Bu Abdullahın lakabı Befabe idi. Elini yakaladığı bu Abdullaha aynı şekilde birtakım şartlar koştuktan sonra Allaha hamd-ü sena edip Peygamberi zikretmiş, Onun yakınlarının ve akrabalarının haklarını dile getirdikten sonra şunları söylemişti: “Ey insanlar! Peygamberinizin amca çocuklarından ve annesi Ebu Süfyanın kızı Hind olan bir adamın nesini ayıplayabilirsiniz? Bu yönetim işi zaten onlar arasındaydı. O sizin kız kardeşinizin oğludur.” Arkasından Onun elini tutarak: “Ben, sizin için bunu seçmiş bulunuyorum.” demiş, halk da: “Biz de razı olduk.” diye seslenmişlerdi. Arkasından Ona beyat ettiler ve alıp, emirlik sarayına götürdüler, O da orada yerleşti. Bu olay 64. yılın Cumadelahire (Ocak-Şubat 684) ayının başlarında olmuştu.
Ferezdak Ona yapılan beyat konusunda şu beyiti söylemiştir:
Ben çok kimseye beyat ettim ve bu beyata vefa görmedim. Ben çok kimseye beyat ettim ve bu beyata vefa gösterdim. Bebbeye de beyat ettim, pişman da değilim.