Ebu Ubeyde anlatıyor: “Rabia bin Ziyad el-Kelbi kendi kavminden bir ordu ile birlikte sa-vaşa çıkmıştı. Tamamı Ebu Rabiaoğullarından meydana gelen Şeybanoğullarının bir ordusuyla karşılaştı. Hemen savaşa tutuştular ve çetin bir şekilde savaştılar. Neticede Şeybanoğulları galip gelerek onları hezimete uğratarak çok sayıda kimseyi öldürdüler, ayrıca çok sayıda kişiyi esir ettiler ve yanlarında bulunan her şeylerini aldılar. İşte bu savaşın olduğu güne Müshulan denir. O gün Şeybanoğullarının başında reis olarak Hayyan bin Abdullah bin Kays el-Muhallemi, diğer bir rivayette ise Ebu Rabiaoğullarından Ziyad bin Mersed bulunuyordu. Şeybanoğullarından bir şair şu mealdeki mısraları söylemiştir:
Rabia ya sor; zira Kelb Kabilesi nden olan ordusuyla geldi ve akşama doğru topluluğu dağılınca süvarileri yerlerinden ayrılmayıp kaldı, fakat daha sonra peşpeşe dağılmaya başlayınca evlerinde kalmış kızlarla malları bize kaldı.”
“Sonra Rabia bin Ziyad el-Kelbi kendi kavmine hasım oldu ve onlara savaş açtı, fakat kavmi tarafından hezimete uğratıldı. Bunun üzerine kendi kavmini terk ederek Şeybanoğullarının yanına geldi ve Ebu Rabiaoğullarından Ziyad adında birisinden iltica hakkı istedi, fakat Esad bin Hemmamoğulları onu öldürdü. Şeybanoğulları ise Rabia bin Ziyadın diyet bedeli olan iki yüz deveyi Kelb Kabilesine gönderdiler, Kelb Kabilesi de bu diyet bedelini kabul edip rıza gösterdi. ”