"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Hatim et-tainin esir edilmesi

Ebu Ubeyde anlatıyor: “Tay Kabilesinden olan Hatim kendi kavminden topladığı bir ordu ile Bekir bin Vail Kabilesine bir baskın yapıp onlarla savaşa girdi. Neticede Tay Kabilesi hezimete uğradı ve bu kabileden bir kısmı öldürüldü, büyük bir kısmı da esir edildi. Esir edilenlerin arasında ise Hatim bin Abdullah et-Tai de vardı ve bu zat Uneyzeden bir adamın yanında esir bulunuyordu. İşte bu sırada Uneyzeden Aliye adında bir kadın devesini getirip Hatimden, devenin damarını yarıp kan almasını istedi, fakat Hatim deveyi boğazladı. Kadın devesinin boğazlandığını görünce çığlık atarak bağırmağa başladı; bunun üzerine Hatim bin Abdullah şu mealdeki mısraları söyledi:
Ey benim şerefli kişim! Aliye ile husumete girişme, zira kesip boğazladığım deve kendi malımdır. Anis besili devemi ödeyinceye kadar Esma nın oğlu size kefildir. Ben devenin burnundan kan almam, fakat deveyi Aliye ye kiralarım. Aslında ben kan almaktan iftihar ederim, fakat neşter benden hoşlanmıyor … Benim gibiler ancak ölünce hatırlanır.”

Rumeyd el-Anzi de kavminin yaptıklarıyla iftihar ederek şu mealdeki mısraları söylemiştir:
“Biz Hatim ile İbn zalim i esir aldık; her biri korkarak vurduğumuz bend ve zincirde helak oldular. Biz süvarilerin arkamızdan yetişip bizi yakalama ümidinde olmalarına rağmen, İyad Kabilesinden Kaabı, sonra Ebu Hassan ı da esir aldık. Reyyan, Vecc denilen yerde ahdini bozup bize gaddarlık etti, fakat kendisi ve tabileri orada yere çalınıp parçalanmış gibiydiler. ”
Yahya bin Mansur ez-Zühli de kavminin savaşlarıyla öğünerek uzun bir kaside söylemiştir. Bu kasidede çok güzel kültür ve edep örnekleri vardır, fakat sözü uzatmamak için onları burada zikretmiyoruz. Bu kasidenin ilk mısraı: “Geceleri yağmur yağdıran bir bulut, gündüzleri sıcak yel esen bir yurt Uruffandan mıdır? .. ” şeklinde başlamaktadır.

Ebu Ubeyde diyor ki: “İslamiyet geldiği zaman Arapların arasında yurt bakımından en güçlü, komşu bakımından en kuvvetli ve en çok müttefike sahip olan kabile Şeybanoğulları idi. Lahm Kabilesinden Uneyne Topluluğu müttefikler arasında bulunuyordu. Dermeke bin Kinde Topluluğu ise Hindoğulları arasında yer alıyordu. Tay Kabilesinden İkrime, Uzre Kabilesinden Havteke ve Bünane toplulukları Haris bin Hemmamoğullarının arasında yer alıyorlardı. Kureyş Kabilesinden Aize, Kinde Kabilesİnden Dabbe ve Havas toplulukları da Ebu Rabiaoğullarının arasında yer almışlardı. Diğer taraftan Abdülkaysoğullarından Süleyme Topluluğu Esad bin Hemmamın, Salebe Kabilesinden Vesile Topluluğu ile Tay Kabilesinden Hayberioğulları da Temim bin Şeybanoğullarının arasında bulunuyorlardı. Kinde Kabilesinden Avf bin Haris Topluluğu ise Muhallemoğullarının arasında yer alıyordu. İşte bütün küçüklü büyüklü bu kabileler ve boylar Şeybanoğullarının komşuları idiler. Bu sebeple Şeybanoğullarının sayısı hem çoğalmış ve hem de onlar güç ve şeref kazanmışlardı. ”