952. Yezid b. Cariye
Yezid b. Cariye b. amir b. Mücemmi b. el-Attaf b. Dubeya b. Zeyd b. Malik b. Avf. Onun annesi ise, Naile bt. Kays b. Abde b. Ümeyye b. Zeyd b. Malik b. Avf b. Amr b. Avftır. Yezidin Mücemmi adında bir oğlu olup, annesi Habibe bt. el-Cüneyd b. Kinane b. Kays b. Züheyr b. Cezime b. Revaha b. Rebia b. Mazin b. el-Haris b. Kutaya b. Abs b. Bağiddir. Abdurrahman adındaki oğlunun annesi ise, Cemile bt. Sabit b. Ebül-Aklah b. İsme b. Malik b. Eme b. Dubeya b. Zeyd b. Malik b. Avf b. Amr b. Avftır. Onun anne bir kardeşi, asım b. Ömer b. el-Hattabdır. amir b. Yezidin annesi ise, amirin Ümmü veledidir. Yezid Medinede, arkasından nesil bırakarak vefat etmiştir.
953. Mücemmi b. Cariye
Mücemmi b. Cariye b. amir b. Mücemmi b. el-Attaf b. Dubeya b. Zeyd. Onun annesi, Naile bt. Kays b. Abde b. Ümeyyedir. Mücemmi b. Harisenin, Yahya ve Ubeydullah adında iki oğlu dünyaya gelmişti. Her ikisi de el-Harre gününde öldürülmüşlerdir. Abdullah ve Cemile adındaki diğer çocuklarının anneleri ise, Selma bt. Sabit b. Dahdaha b. Nuaym b. Ganm b. İyas olup, Beli kabilesindendir. Bize Muhammed b. Ömer ve başkaları haber verdiler; dediler ki: amir el-Attaf b. Dubayaoğullarına, Cahiliye döneminde kendi kavmi arasındaki şan ve şereflerinden dolayı, Kiserüz-Zeheb altın ufakları denilirdi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Mücemmi b. Yakup anlattı. O babasından, o da Mücemmi b. Hariseden şöyle dediğini rivayet etti: Biz, Dacnanda iken Medineye döndüğümüzde insanların koşuştuklarını ve birbirlerine, “Resulallaha ayet inmiş!” dediklerini gördüm. Ben de halkla beraber Resulallaha ulaşıncaya kadar koştum. Resulallah o sırada “Gerçekten Biz, sana apaçık bir fetih ihsan ettik.” mealindeki ayeti okuyordu.” Cebrail o ayetleri indirdiği zaman, “Ey Allahın Resulü! Gözün aydın!” dedikten sonra, kendisi de Resulallahı tebrik edince, Müslümanlar da onu tebrik etmeye başladılar. Muhammed b. Ömer dedi ki: Amr b. Avfoğullarından olan Sad b. Ubeyd el-Kari, Amr b. Avfın yaptırdığı mescidin imamı idi. Onun Kadisiyyede öldürülmesinden sonra, Amr b. Avfoğulları, bu mescide imam tayini konusundaki anlaşmazlıklarını, Ömer b. el-Hattaba ilettiler. Daha sonra onlar, Mücemmi b. Hariseyi öne çıkarmada görüş birliğine vardılar. Mücemmi ise daha önce Mescidüd-Dırarın imamı olması hasebiyle kınanıyor ve imamlığına sıcak bakılmıyordu. Ömer b. el-Hattab, ilkin bu nedenle kendisinin imam olmasına karşı çıktı. Sonra kendisini çağırarak “Ey Mücemmi! Ben aslında senden yanayım, fakat halk senin hakkında neler söylüyorlar, neler!” dedi. Bunun üzerine kendisi, “Ey Emirül- Müminin! Ben gençtim, hakkımdaki sözler çabuk yayılıyordu; ama şimdi etrafımı görebiliyorum ve her şeyi biliyorum.” dedi. Ömer (r) kendisinin durumunu soruşturduğunda insanlar, “Onun hakkında iyilikten başka bir şey bilmiyoruz.” dediler. Mücemmi bir kaç sure hariç Kuranı ezberlemişti. Daha sonra, Ömer (r) onu Amr b. Avfoğullarının mescidine imam olarak tayin etti. Böylece İbn Avf Mescidi kadar imamının tayini konusunda rekabet edildiği başka bir mescid bilinmemektedir. Mücemmi, Muaviye b. Ebu Süfyan döneminde Medinede vefat etti. Soyu devam etmemiştir.
954. Sabit b. Vedia
Sabit b. Vedia b. Hizam b. Halid b. Salebe b. Ubeyd b. Zeyd b. Malik b. Avf b. Amr b. Avf. Annesi, Emame bt. Cihad b. Osman b. amir b. Mücemmi b. el-Attaf b. Dubeya b. Zeyddir. Sabit b. Vedianın Çocukları: 1- Yahya, 2- Meryem. Bunların anneleri, Vehbe bt. Süleyman b. Rafi b. Sehl b. Adi b. Zeyd b. Ümeyye b. Mazin b. Sad b. Kays b. el-Eyhem b. Gassandır. Gassan, Ratic sakinlerinden olup, Abdüleşhel b. Cüşemin kardeşi olan Zeura b. Cüşemoğullarının antlaşmalıları idi. Abdüleşheloğullarıyla birlikte Atiye almaya çağrılırlardı. Sabit, “Ebu Sad” olarak künyelendirilmiştir. Onun babası olan Vedia b. Hizam ise, münafıklardan birisiydi. Bize Abdullah b. Nümeyr haber verdi. O Ebu Maşerden, o Said el- Makburiden, o babasından, o da Resulallahın arkadaşı olan İbn Ebu Vediadan Resulallahın şöyle dediğini rivayet etti: “Kim Cuma günü cünüplükten gusleder gibi guslettikten sonra, yanında varsa misk veya koku sürünerek en güzel elbiselerini giyer, iki kişinin arasını bozmaksızın camiye gelip de imamı dinlerse, iki Cuma arasında işlemiş olduğu günahları bağışlanır.” Said dedi ki: Ben bunu İbn Hazma anlattığımda bana, “Baban yanlış söylemiş, iki Cuma arası ve dört fazlası.” dedi.
955. amir b. Sabit
amir b. Sabit b. Seleme b. Ümeyye b. Zeyd b. Malik b. Avf b. Amr b. Avf. Onun annesi ise, Kuteyle bt. Mesud el-Hatmidir ki, bu kişi, amir b. Mücemmi b. el-Attafı öldürendir. amir b. el-Mücemmi, 12 yılında Yemame gününde şehit olarak öldürülmüş olup gerisinde nesil bırakmamıştır.
956. Abdurrahman b. Şibl
Abdurrahman b. Şibl b. Amr b. Zeyd b. Necde b. Malik b. Levzan b. Amr b. Avf. Beni Malik b. Levzana Beni es-Semia denilmektedir. Cahiliye döneminde ise, onlara Beni es-Samma denilmekteydi. es-Samma ise, Müzeyne kabilesinden bir kadın olup, onların babası olan Malik b. Levzanı emzirmiştir. Resulallah onları, Beni es-Semia olarak adlanmıştır. Abdurrahman b. Şiblin annesi, Ümmü Said bt. Abdurrahman b. Harise b. Sehl b. Harise b. Kays b. amir b. Malik b. Levzandır. Abdurrahmanın Çocukları: 1- Aziz, 2- Mesud, 3- Musa, 4- Cemile. Bunların annelerinin adı hakkında bir bilgi verilmemiştir. Abdurrahman b. Şibl, Nebiden şunu rivayet etmiştir: O , karganın gagalaması ve yırtıcı hayvanın ön ayaklarını uzatmasından nehyetmiştir.
957. Umeyr b. Sad
Umeyr b. Sad b. Şüheyd b. en-Numan b. Kays b. Amr b. Zeyd b. Ümeyye b. Zeyd b. Malik b. Avf b. Amr b. Avf. Onun babası olan Sad el- Kari ise, Bedirde bulunanlardandır. Bu zat, Kufelilerin, Resulallah döneminde Kuranı hıfzetmiş olup, Kadisiyyede şehid olarak öldürülmüş olduğunu rivayet ettikleri Zeyddir. Sad, Kadisiyyede şehid olmuştur. Onun oğlu Umeyr b. Sad ise, Resulallah ile arkadaşlık yapmış olup, Ömer b. el-Hattab (r) tarafından Hımsa vali tayin edilmiştir. Bana Abdullah b. Salihten haber verildi. O Muaviye b. Salihten, o Said b. Salihten, o da Umeyr b. Saddan şöyle dediğini rivayet etti: O, Hıms valisi ve Resulallahın arkadaşı olarak minberde şöyle dedi: “Dikkat edin ki, İslam muhkem bir duvar ve güvenli bir kapı gibidir. İslamın duvarı adalet, kapısı ise haktır. Eğer duvar yıkılır ve kapı da sökülürse, İslam ele geçirilmiş demektir. Yönetim güçlü olduğu müddetçe İslam korunmuş olur. Yönetimin gücü ise, kılıçla öldürmekte veya kırbaçla dövmekte olmayıp, hakla hüküm vermekte ve adaleti esas almaktadır.”
958. Umeyr b. Said
Bu zat, el-Cülas b. Süveyd b. es-Samitin hanımının oğludur. Mal varlığı olmayan fakir bir kişi olup el-Cülasın himayesinde yetişmiş bir yetim idi. el-Cülas, onun bakımını üstlenerek geçimini sağlamıştır. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Hişam b. Urveden, o da babasından şunu rivayet etti: Ensardan el-Cülas b. Süveyd adındaki bir adam, oğullarına şöyle dedi: “Allaha yemin olsun ki, eğer Muhammedin dedikleri doğruysa, biz eşeklerden daha kötüyüz.” Ravi dedi ki: el-Cülasın yeğeni olup kendisinin yetiştirmiş olduğu Umeyr adındaki bir çocuk, onun söylediklerini duydu. Bunun üzerine ona, “Amca, Allaha tövbe et!” dedi. Daha sonra çocuk bu durumu Nebiye haber verdi. Nebi , onu çağırttığında yemin ederek, “Vallahi, ey Allahın Resulü! Böyle bir şey demedim.” dedi. Çocuk ise, “Evet amca! Kesin olarak sen böyle söyledin; Allaha tövbe et! Eğer bu konuda Kuran ayeti inip, söylediklerinin vebalinde beni seninle beraber zikretme ihtimali olmasaydı, Bunu söylemedin! derdim.” dedi. Dedi ki: Kuran ayeti inerek, o çocuğu şöyle tasdik etti: “Onlar kötü bir şey söylemediklerine dair Allaha yemin ederler. Oysa onlar küfür kelimesini kesinlikle söylediler; İslama girdikten sonra yine kafirlik ettiler.” Dedi ki: “Onlar, kötü bir şey söylemediklerine dair Allaha yemin ederler. Oysa onlar küfür kelimesini kesinlikle söylediler. İslama geldiklerinde yine inkarcılık yaptılar. Başaramayacakları, ulaşmayacakları bir şeye kalkıştılar. Eğer tövbe ederlerse, kendileri için daha hayırlı olur. Eğer yüz çevirirlerse, Allah onları elem verici bir azapla cezalandırır.” ayeti de indi. Bunun üzerine “Ben onları söyledim. Allah bana tövbe teklif etmektedir. Ben de tövbe ediyorum.” dedi. Kendisinden bu tövbesi kabul edildi. İslam döneminde kendisinin bir adam öldürme olayı bulunduğundan Resulallah onun diyet ödemesini emretti. O da bu diyet ödedi ve bu durum, kendisi için yeterli görüldü. Dedi ki: O kullandığı sözler dolayısıyla müşriklere katılmaya karar vermişti. Dedi ki: Nebi çocuğa, “Kulakların vefa gösterdi.” dedi. Muhammed b. Ömer dedi ki: Bu sözler el-Cülas tarafından, münafıkların da katıldığı Tebuk gazvesi esnasında söylenmişti ki, bundan önce hiç bir gazveye bu kadar münafık katılmamıştı. Bu sırada münafıklar nifaki bazı şeyler söyleyince, el-Cülas da bu şekilde söylediklerini söyledi. Bunun üzerine Umeyr b. Said de o karşılığı vermişti. Zaten o da kendisiyle beraber bu gazvede bulunuyordu. Umeyr kendisine şöyle söylemişti: “Sen bana insanların en sevimlisisin ve üzerimde iyiliği en çok olan sensin. Ancak öyle bir laf söyledin ki, bunları saklı tutsaydım helak olurdum. Eğer açıklasaydım rezil olurdun. Bunlardan biri diğerine göre bana daha ehvendi.” diyerek Nebiye gitti ve el-Cülasın söylemiş olduklarını ona haber verdi. Kuran ayeti nazil olunca, el-Cülas hatasını kabul ederek güzel bir şekilde tövbe etti ve Umeyr b. Saide de önceden olduğu gibi yapmakta olduğu iyiliklerden geri durmadı. Bu da, samimi olarak tövbe ettiğinin göstergesiydi.
959. Cüdey b. Mürre
Cüdey b. Mürre b. Süraka b. el-Hubab b. Adi b. el-Ced b. Aclan. Amr b. Avfoğullarının antlaşmalıları olan Kudaanın Beli boyundandır. Bu sahabi, Hayber gazvesinde birisinin mızrağını onun iki göğsünün arasına saplamasıyla şehid olarak vefat etmiştir. Ebu Mürre de Huneyn gazvesinde Resulallah ile beraberken şehid olarak öldürülmüştür.
960. Evs b. Habib
Amr b. Avfoğullarından olup Hayberde, Naim kalesi fethedilirken şehid olarak öldürülmüştür.
961. Üneyf b. Vayile
Amr b. Avfoğullarından olup Hayberde, Naim kalesi fethedilirken şehid olarak öldürülmüştür.
962. Urve b. Esma b. es-Salt es-Sülemi
Amr b. Avfoğullarının antlaşmalısı idi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Musab b. Sabit anlattı. O Ebül-Esvedden, o da Urveden şöyle dediğini rivayet etti: Birü Maune gününde müşriklerin ona teminat vermede çok çaba göstermelerine karşın kendisi onların bu teklifini reddetmiştir. Onun amir b. et-Tufeyl ile -kavmi Süleymoğullarının da önemsedikleri- bir dostluğu olmasına rağmen, “Sizden bir eman kabul etmiyorum. Arkadaşlarımın şehid edilmesi karşısında kendimi düşünecek değilim.” dedi. Daha sonra öne atılarak şehid oluncaya kadar onlarla savaştı. Bu olay da hicretin 36. ayının başlarında vuku bulmuştu.
963. Cez b. Abbas
Amr b. Avfoğullarından Cahceba b. Külfeoğullarının antlaşmalısı idi. 12 yılında Yemamede şehid edilerek öldürülmüştür.