"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Ömerin Müslüman Oluşu

Bize İshak b. Yusuf el-Ezrak haber verdi; dedi ki: Bize el-Kasım b. Osman el-Basri, Enes b. Malikin şöyle dediğini haber verdi: Ömer kılıcını kuşanarak çıktı. Zühreoğullarından bir adam onunla karşılaştı ve ona: “Ey Ömer! [Nereye gitmeyi] düşünüyorsun?” dedi. Ömer, “Muhammedi öldürmek istiyorum.” dedi. Adam, “Muhammedi öldürdüğün takdirde Haşimoğullarından ve Zühreoğullarından nasıl güven içinde olacaksın?” diye sordu. Ömer, “Senin sapıttığını ve üzerinde olduğun dinini terk ettiğini görüyorum.” dedi. Adam, “Ey Ömer! Sana hayret verici bir şey göstermeyeyim mi? Enişten ve kız kardeşin sapıttılar ve senin dinini terk ettiler.” [Enes devamla] dedi ki: Ömer öfkeyle tutuşup yürüdü. Nihayet onlara geldi. Onların yanında Muhacirlerden Habbab denilen bir adam vardı. Habbab, Ömerin tıkırtısını duyunca evde saklandı. Ömer onların yanına vardı ve “Sizden duyduğum şu fısıltı nedir?” dedi. [Bu üç kişi, Ömer geldiğinde] “Ta Ha” suresini okuyorlardı. Eniştesiyle kız kardeşi, “O duyduğun ses aramızda konuştuğumuz sözden başka bir şey değildi.” dedi. Ömer, “Galiba siz dinden çıkmışsınız.” deyince eniştesi, “Söyler misin bana ey Ömer, ya hak senin dininden başka bir dinde ise?” dedi. Bunun üzerine Ömer eniştesinin üzerine atıldı ve [onu ayaklarının altına alıp] feci şekilde tekmeledi. Kız kardeşi gelip onu eşinden uzaklaştırmak isteyince eliyle onun yüzüne bir şamar indirdi ve yüzünü kanattı. Bunun üzerine kız kardeşi öfkeyle şöyle dedi: “Ey Ömer! Ya hak senin dininden başka bir dinde ise? Allahtan başka hiçbir ilah olmadığına ve Muhammedin onun elçisi olduğuna şehadet ederim!” Ömer [onları kendince yola getirmekten] ümit kesince “Yanınızda olan şu Kitabı bana verin, onu okuyayım.” dedi. Ömer kitapları okuyordu. [Kitap okumayı biliyordu.] Kız kardeşi ona, “Sen pissin, ona sadece temiz olanlar dokunabilir. Kalk guslet veya abdest al” dedi. Bunun üzerine Ömer kalkıp abdest aldı ve sonra Kitabı [Kuran metninin yazılı olduğu sayfayı] aldı ve “Ta Ha” suresini “Muhakkak ki gerçek İlah benim. Benden başka ilah yoktur. O halde sen de yalnız Bana ibadet et! Beni anmak için namazı hakkıyla eda et!” ayetine kadar okudu. Akabinde Ömer, “Beni Muhammede götürün!” dedi. Habbab, Ömerin sözünü duyunca evde [gizlendiği yerden] çıktı ve şöyle dedi: “Müjdeler olsun ey Ömer! Gerçekten ben Allah Resulünün Perşembe gecesi senin için yaptığı şu duaya mazhar olduğunu ümit ediyorum: “Ey Allahım! “Ey Allahım! İslam dinini Ömer b. el-Hattab ya da Amr b. Hişam ile yücelt.” Allah Resulü o sırada Safa dağının eteğindeki evdeydi. Ömer oraya gitti ve nihayet eve vardı. Evin kapısında Hamza, Talha ve Allah Resulünün sahabelerinden bir kısım insanlar vardı. Hamza oradaki topluluğun Ömerden korkusunu görünce şöyle dedi: “Evet, bu Ömerdir. Şayet Allah, Ömer için hayır murad etmişse o Müslüman olur ve Peygambere tabi olur. Şayet Allah bundan başka bir şey murad etmişse onu öldürmek bizim için kolay olur.” Peygamber içeride kendisine vahiy gelmesi üzerine çıktı ve Ömerin yanına geldi. Onun yakasından ve kılıcının bağlarından tuttu ve şöyle buyurdu: “Ey Ömer! Allahın Velid b. Muğirenin başına getirdiği rezillik ve şiddetli azabı sana indirmeden, [içinde bulunduğun duruma] bir son vermez misin? Ey Allahım! Bu Ömer b. el-Hattabtır. Ey Allahım, dini Ömer b. el-Hattab ile yücelt!” Bunun üzerine Ömer, “Ben senin Allahın Resulü olduğuna şahadet ederim.” diyerek Müslüman oldu ve “Çık, ey Allahın Resulü!” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana İbrahim b. İsmail b. Ebu Habibe, Davud b. el- Husaynın şöyle dediğini anlattı. Yine bana Mamer, ez-Zühriden nakletti. Davud ve ez-Zühri şöyle dedi: Ömer b. el-Hattab Allah Resulünün Darul-Erkama girmesinden sonra Müslüman oldu. Kendisinden önce erkek-kadın [toplam] kırk ya da kırk küsur kişi Müslüman olmuştu. Bir önceki gün Allah Resulü , “Ey Allahım! İslam dinini şu iki kişiden sana en sevimli olanıyla güçlü kıl: Ömer b. el-Hattab ya da Amr b. Hişam.” buyurmuştu. Ömer Müslüman olduğu zaman Cebrail indi ve şöyle dedi: “Ey Muhammed! Sema ehli Ömerin Müslüman olmasıyla sevindi.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Abdullah, ona da ez-Zühri, Said b. el-Müseyyebin şöyle dediğini haber verdi: Ömer kırk erkek ve on kadından sonra Müslüman oldu. Ömer Müslüman olur olmaz İslam dini Mekkede [açıkça ilan edilip] yaygınlaştı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Ali b. Muhammed, ona Ubeydullah b. Selman el- Eğar, ona da babası, Suheyb b. Sinanın şöyle dediğini anlattı: Ömer Müslüman olduğu zaman İslam dini açığa vuruldu ve alenen davet başladı. Halkalar halinde Kabenin etrafında oturduk, Kabeyi tavaf ettik, bize sert davranan bazı kişilerden intikam aldık ve onların bazı yaptıklarına karşılık verdik. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Abdullah babasının şöyle dediğini anlattı: Ona Ömerin [nasıl Müslüman olduğunu analatan] hadisini zikrettim. Bunun üzerine o şöyle dedi: Bana Abdullah b. Salebe b. Suayr haber verdi; dedi ki: Ömer kırkbeş erkek ve onbir kadından sonra Müslüman oldu. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Üsame b. Zeyd b. Eslem, ona da babası, [Üsamenin] dedesinin şöyle dediğini anlattı: Ömer b. el-Hattabı şöyle derken duydum: “Ben en büyük son Ficar savaşından dört sene önce doğdum.” Ömer nübüvvetin altıncı yılında Zilhicce ayında yirmi altı yaşındayken Müslüman oldu. Abdullah b. Ömer şöyle diyordu: “Ömer, ben altı yaşındayken Müslüman oldu.” Bize Abdullah b. Nümeyr ile Ubeydin iki oğlu Yala ve Muhammed haber verdiler; dediler ki: Bize İsmail b. Ebu Halid, Kays b. Ebu Hazimin şöyle dediğini haber verdi: Abdullah b. Mesudu şöyle derken duydum: Ömerin Müslüman olmasından itibaren izzetli ve güçlü olduk. Muhammed b. Ubeyd hadisinde dedi ki: “Ömer Müslüman oluncaya kadar Kabede namaz kılamadığımızı görmüştüm. Ömer Müslüman olduğu zaman onlarla savaştı. Nihayet onlar da namaz kılmamıza karışmadılar.” Bize Ubeydin iki oğlu Yala ve Muhammed ile Ubeydullah b. Musa, el-Fadl b. Dükeyn ve Muhammed b. Abdullah el-Esedi haber verdiler; dediler ki: Bize Misar, el-Kasım b. Abdurrahmanın şöyle dediğini haber verdi: Abdullah b. Mesud şunları söyledi: “Ömerin Müslüman olması fetih, hicreti zafer ve hilafeti rahmet oldu. Ömer Müslüman oluncaya kadar Kabede namaz kılamadığımızı görmüştüm. Ömer Müslüman olduğu zaman onlarla savaştı. Sonunda bizi bıraktılar, biz de namaz kıldık.” Bize Yakup b. İbrahim b. Sad, ona da babası, Salih b. Keysanın şöyle dediğini haber verdi: İbn Şihab dedi ki: Ömere ilk defa Faruk diyen kimselerin Ehl-i Kitap olduğu bilgisi bize ulaştı. Müslümanlar bu lakabı onların sözünden almışlardı. Bu konuda Allah Resulünün bir şey söylediği bilgisi bize ulaşmadı. Yine İbn Ömerin bunu sadece Ömer için söylediği bilgisi de bize ulaşmadı. O, bu lakabı Ömer hakkındaki doğru menkıbelerde ve ona yaptığı övgülerde zikrediyordu. Abdullah b. Ömerin şöyle dediği bize ulaştı: Allah Resulü şöyle buyurdu: “Ey Allahım! Dinini Ömer b. el-Hattab ile güçlü kıl!” Bize Ahmed b. Muhammed el-Ezraki el-Mekki haber verdi; dedi ki: Bize Abdurrahman b. Hasan, Eyyub b. Musanın şöyle dediğini haber verdi: Allah Resulü şöyle buyurdu: “Allah, hakkı Ömerin diline ve kalbine koydu. O, Faruktur. Allah onunla hak ile batılın arasını ayırdı.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Hazre Yakup b. Mücahid, ona da Muhammed b. İbrahim, Ebu Amr Zekvanın şöyle dediğini haber verdi: Ayşeye, “Ömere Faruk adını kim verdi?” dedim. O da cevaben, “ Peygamber .” dedi.