[ez-Zübeyr b. el-Avvam] İbn Huveylid b. Esed b. Abdüluzza b. Kusay. Annesi Safiyye bt. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf b. Kusaydır. Bana Veki b. el-Cerrah haber verdi; dedi ki: Bize Hişam b. Urve, kardeşi Abdullah b. Urveden naklen el-Fürafisa el-Hanefinin rivayet ettiği bir hadiste “Zübeyr b. el-Avvamın künyesinin Ebu Abdullah olduğunu” haber verdi. [Dediler ki:] Zübeyr b. el-Avvamın on bir erkek, dokuz kız çocuğu vardı: 1-Abdullah 2-Urve 3- el-Münzir 4-asım Vefat etmiştir. 5-el-Muhacir Vefat etmiştir. 6-Haticetül-Kübra 7-Ümmül-Hasan 8-Ayşe Bunların annesi Ebu Bekir Sıddıkin kızı Esmadır. 9-Halid 10-Amr 11-Habibe 12-Sevde 13-Hind Bunların annesi Ümmü Haliddir. Yani Eme bt. Halid b. Said b. el-as b. Ümeyyedir. 14-Musab 15-Hamza 16-Remle Bunların annesi Kelb kabilesinden er-Rebab bt. Üneyf b. Ubeyd b. Musad b. Kab b. Uleym b. Cenabtır. 17-Ubeyde 18-Cafer Bu son ikisinin annesi Zeynebtir. Yani Ümmü Cafer bt. Mersed b. Amr b. Abduamr b. Bişr b. Amr b. Mersed b. Sad b. Malik b. Dubeya b. Kays b. Salebedir. 19-Zeyneb Bunun annesi Ümmü Külsum bt. Ukbe b. Ebu Muayttır. 20-Haticetüs-Suğra Bunun annesi Esedoğullarından el-Helal bt. Kays b. Nevfel b. Cabir b. Şecne b. Üsame b. Malik b. Nasr b. Kuayndır. Bana Hişam b. Urveden, [Hişamın] babasının şöyle dediği haber verildi: Zübeyr b. el-Avvam dedi ki: “Talha b. Ubeydullah et-Teymi çocuklarına peygamberlerin isimlerini koyuyordu. Muhammedden sonra peygamber olmayacağını bildi. Ben ise şehit olurlar ümidiyle çocuklarıma şehitlerin isimlerini verdim.” Bu sebeple o (Zübeyr b. el-Avvam) Abdullaha, Abdullah b. Cahş; el-Münzire, el-Münzir b. Amr; Urveye, Urve b. Mesud; Hamzaya, Hamza b. Abdülmuttalib; Cafere, Cafer b. Ebu Talib; Musaba, Musab b. Umeyr; Amra, Amr b. Said b. el-as – ki Yermuk günü öldürülmüştü- adını vermişti. Bize Ebu Üsame Hammad b. Üsame haber verdi; dedi ki: Bana Hişam b. Urve, babasının şöyle dediğini anlattı: Zübeyr delikanlı iken Mekkede bir adamla kavga etti. Onu feci şekilde dövdü ve elini kırdı. Adam taşınırken Safiyyenin yanından geçildi. Safiyye “Ona ne oldu?” dedi. “Zübeyr ile kavga etti.” dediler. Bunun üzerine Safiyye dedi ki: Kuvvetliyinasıl gördün? İktmiyoksa kuru hurma mı? Yoksa uçan bir doğan mı? Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme, Hişam b. Urveden; o da Urveden şunu nakletti: Zübeyr, yetim iken Safiyye onu feci şekilde dövüyordu. Ona “Onu öldürdün, kalbini söküp çıkardın, bu delikanlıyı mahvettin! “ denildi. O da şöyle dedi: Onu sadece şunun için dövüyorum: Akıllı olsun! Orduyu mağlup etsin ve yağma ile gelsin! O, bir gün bir delikanlının elini kırdı. Delikanlı Safiyyeye getirildi. Olay ona anlatıldı. Bunun üzerine Safiyye şöyle dedi: Kuvvetliyi nasıl buldun? İkt mi yoksa kuru hurma mı? Yoksa uçan bir doğan mı? Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Musab b. Sabit haber verdi; dedi ki: Bana Ebül- Esved Muhammed b. Abdurrahman b. Nevfel anlattı; dedi ki: Zübeyrin Müslüman oluşu dördüncü veya beşinci [kişi] olarak Ebu Bekirden sonra idi. Bana Hammad b. Üsameden naklen, Hişam b. Urvenin [şöyle dediği] haberi geldi: Zübeyr, on altı yaşında Müslüman oldu. O, Allah Resulünün çıktığı hiçbir gazveden geri kalmadı. [Dediler ki:] Zübeyr [hicret için çıkılan] her iki seferde de Habeşistana hicret etti. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Salih, asım b. Ömer b. Katadenin şöyle dediğini haber verdi: Zübeyr b. el-Avvam, Medineye hicret ettiği zaman el-Münzir b. Muhammed b. Ukbe b. Uhayha b. el- Cülaha konuk oldu. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Musa b. Muhammed b. İbrahim, babasının şöyle dediğini anlattı: Allah Resulü Zübeyr ile İbn Mesudu kardeş ilan etti. Bize Muhammed b. İsmail b. Ebu Füdeyk el-Medeni haber verdi; dedi ki: Bize Abdullah b. Muhammed b. Ömer b. Ali b. Ebu Talib, babasının şöyle dediğini haber verdi: Peygamber sahabelerini birbirleriyle kardeş ilan ettiği zaman Zübeyr ile Talhayı kardeş ilan etti. Bize Yezid b. Harun haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme haber verdi; dedi ki: Bize Hişam b. Urve, babasının şöyle dediğini haber verdi. Yine bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Abdurrahman b. Ebüz-Zinad haber verdi; dedi ki: Bize Hişam b. Urve, babasının şöyle dediğini haber verdi. Yine bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Abdullah, ez-Zühriden naklen Urvenin şöyle dediğini haber verdi: Allah Resulü Zübeyr b. el-Avvam ile Kab b. Maliki kardeş ilan etti. Bize Abdullah b. Nümeyr haber verdi; dedi ki: Bize Hişam b. Urve, Beşir b. Abdurrahman b. Kab b. Malikin şöyle dediğini haber verdi: Peygamber Zübeyr ile Kab b. Maliki kardeş ilan etti. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Musa b. Muhammed b. İbrahim, babasının şöyle dediğini haber verdi: Zübeyr b. el-Avvam, kendisine sarı bir sarığı alamet olarak seçmişti ve Bedir günü Meleklerin siyahbeyaz alacalı atlar üzerinde, başlarında sarı sarıklar olduğu halde indiklerini anlatıyordu. O gün Zübeyrin başında da sarı bir sarık vardı. Bize Veki, Hişam b. Urveden naklen Zübeyrin neslinden bir adamın şöyle dediğini haber verdi: [Bu adam] bir defasında Yahya b. Abbad b. Abdullah b. Zübeyrin; başka bir sefer ise [Yahyanın değil de] Hamza b. Abdullahın şöyle dediğini haber verdi: Zübeyrin başında Bedir günü başına sardığı ve ucunu yüzüne doğru sarkıttığı sarı bir sarık vardı. O gün Meleklerin başlarında da sarı sarıklar vardı. Bize Amr b. asım el-Kilabi haber verdi; dedi ki: Bize Hemmam, Hişam b. Urveden naklen [Hişamın] babasının şöyle dediğini haber verdi: Zübeyrin başında Bedir günü başına sardığı tek desen ve tek parçadan ibaret sarı bir sarık vardı. Peygamber , “Melekler Zübeyrin alameti üzere [alamet-i farikası olan sarığıyla göründüğü tarzda] indi.” buyurdu. Bize Ebu Üsame haber verdi; dedi ki: Bize Hişam b. Urve haber verdi; dedi ki: Bedir günü Allah Resulünün yanında, birinin üzerinde Zübeyrin olduğu iki attan başkası yoktu. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Said b. Zeyd haber verdi; dedi ki: Bize Ali b. Zeyd haber verdi; dedi ki: Bize Said b. el-Müseyyeb haber verdi; dedi ki: Zübeyr b. el-Avvamın ipek [elbise] giymesine ruhsat verildi. Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi; dedi ki: Said b. Ebu Arubeye ipek giyme konusu soruldu. O da bize, Katade-Enes b. Malik tarikiyle Peygamberin Zübeyrin ipek gömlek giymesine ruhsat verdiğini haber verdi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Abdullah, ez-Zühriden naklen Ubeydullah b. Abdullah b. Utbenin [şöyle dediğini] anlattı: Allah Resulü ev planlarını çizdiği zaman Zübeyre geniş bir arazi tahsis etti. Bize Ali b. Abdullah b. Cafer el-Medeni haber verdi; dedi ki: Bize Yahya b. adem haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Bekir b. Ayyaş, Hişam b. Urveden; o da babasından naklen Ebu Bekirin kızı Esmanın [şöyle dediğini] haber verdi: Peygamber , Zübeyre bir hurma bahçesi verdi. Bize Enes b. İyad ile Abdullah b. Nümeyr el-Hemdani haber verdiler; dediler ki: Bize Hişam b. Urve, babasından şunu nakletti: Peygamber , Nadiroğullarının mallarından içinde hurma ağaçları bulunan bir araziyi Zübeyre tahsis etti. Ebu Bekir de Zübeyre bir vadinin yamacını tahsis etti. Enes b. İyad, rivayetinde [bu arazi hakkında] “ölü [çorak, imara elverişsiz ve sahipsiz] arazi” ifadesini kullandı. Ömer ise Zübeyre daha önce selin yardığı bir vadinin tümünü tahsis etti. [Dediler ki:] Zübeyr b. el-Avvam, Bedire, Uhuda ve bütün seferlere Allah Resulü ile beraber katıldı. Onunla beraber Uhudda sebat etti. Ona ölüm üzerine biat etti. Fetih gazvesinde Zübeyrin yanında, Muhacirlerin üç bayrağından biri vardı. Bize Abdullah b. Nümeyr, Hişam b. Urveden naklen [Urvenin] babasının şöyle dediğini haber verdi: Ayşe bana dedi ki: Vallahi senin iki atan, Müminlere acı isabet ettikten sonra Allaha ve Resulüne icabet edenlerdendir. Bize el-Mualla b. Esed haber verdi; dedi ki: Muhammed b. Humran haber verdi. [Dedi ki:] Bana Ebu Said Abdullah b. Büsr, Ebu Kebşe el-Enmarinin şöyle dediğini anlattı: Allah Resulü Mekkeyi fethettiği zaman Zübeyr b. el-Avvam [ordunun] sol kanadında, Mikdad b. el- Esved ise [ordunun] sağ kanadında idi. Allah Resulü Mekkeye girdiğinde ve insanlar sakinleşince bunlar atlarıyla beraber geldiler. Allah Resulü o ikisinin yüzündeki tozu elbisesi ile silmeye başladı ve buyurdu ki: “Ben ata iki hisse, süvariye bir hisse tayin ettim. Kim bu iki hisseyi eksiltirse Allah da onu eksiltsin.”