Bize Muhammed b. Yezid el-Vasıti haber verdi. O İsmail b. Ebu Halidden, o da eş-Şabiden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah döneminde altı kişi Kuranı topladı: Übey b. Kab, Muaz b. Cebel, Ebüd- Derda, Zeyd b. Sabit, Sad ve Ebu Zeyd. [Ravi dedi ki:] Mücemmi b. Cariye iki veya üç sure hariç Kuranı toplayanlardandı. İbn Mesud da doksan kusur sureyi almış; Kuranın kalan kısmını Mücemmiden öğrenmişti. Bize Abdullah b. Nümeyr, Muhammed b. Ubeyd et Tanafisi, el-Fadl b. Dükeyn ve İshak b. Yusuf el-Ezrak haber verdiler. Onlar Zekeriya b. Ebu Zaideden rivayet ettiler. Ayrıca bize Muhammed b. Ubeyd haber verdi. O İsmail b. Ebu Halidden, hepsi amir eş-Şabiden şöyle dediğini rivayet ettiler: Resulallah döneminde Ensardan Kuranı toplayanlar altı kişiydi. Muaz b. Cebel, Übey b. Kab, Zeyd b. Sabit, Ebüd-Derda, Ebu Zeyd ve Sad b. Ubeyd. [Dedi ki:] Mücemmi b. Cariyenin Resulallah vefat ettiğinde Kuranı tamamlamak için bir veya iki suresi kalmıştı. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize Kurre b. Halid haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Sirin haber verdi; dedi ki: Resulallah döneminde Kuranı Übey b. Kab, Zeyd b. Sabit, Osman b. Affan ve Temim ed-Dari cemettiler. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize Kurre b. Halid haber verip dedi ki: Katadenin şöyle dediğini duydum: “Kuranı Resulallah döneminde okuyanlar Übey b. Kab, Muaz b. Cebel, Zeyd b. Sabit ve Ebu Zeyd.” Ona dedim ki “Ebu Zeyd kimdir?” o, “Enesin amcazadelerinden idi.” dedi. Bize Hevze b. Halife haber verdi; dedi ki: Bize Avf haber verdi. O da Muhammedden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah vefat ettiğinde ashabından Kuranı -hepsi Ensardan olmak üzere- sadece dört kişi cemetmişti. Beşincisinde ihtilaf edilmektedir. Kuranı cemeden Ensardan olanlar, Zeyd b. Sabit, Ebu Zeyd, Muaz b. Cebel ve Übey b. Kabdır. İhtilaf edilen kişi ise Temim ed-Daridir. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hemmam haber verdi. O da Katadeden şöyle dediğini rivayet etti: Enese “Resulallah döneminde kim Kuranı cemetti?” diye sordum. “Hepsi Ensardan olan dört kişi: Übey b. Kab, Muaz b. Cebel, Zeyd b. Sabit ve Ensardan Ebu Zeyd adında biri. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Mamer haber verdi. O Katadeden, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah döneminde Kuranı cemedenler dört kişiydi: Übey b. Kab, Muaz b. Cebel, Zeyd b. Sabit ve Ebu Zeyd adında biri. Bize Ahmed b. Muhammed el-Ezraki haber verdi; dedi ki: Bize Müslim b. Halid haber verdi. O Abdurrahman b. Ömerden, o da Muhammed b. Kab el-Kuraziden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah zamanında Kuranı Ensardan beş kişi cemettiler: Muaz b. Cebel, Ubade b. es-Samit, Übey b. Kab, Ebu Eyyub ve Ebüd-Derda. Bize arim b. el-Fadl, haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi. O Eyyub ve Hişamdan, onlar da Muhammedden şöyle dediğini rivayet ettiler: Resulallah döneminde dört kişi Kuranı cemetti: Übey b. Kab, Muaz b. Cebel, Zeyd b. Sabit ve Ebu Zeyd. [Dedi ki:] İki kişide ihtilaf ettiler: Bazıları, “Osman ve Temim ed-Dari” dedi; bazıları ise “Osman ve Ebüd-Derda” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Bekir b. Abdullah b. Ebu Sebre haber verdi. O Müslim b. Yesardan, o da Kureyşin mevlası İbn Mersadan şöyle dediğini rivayet etti: Osman b. Affan Ömerin hilafeti döneminde Kuranı cemetti. Bize Ebu Bekir b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Bana Süleyman b. Bilal anlattı. O Sad b. İshak b. Kab b. Ucreden, o Muhammed b. Kab el-Kuraziden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah döneminde Ensardan beş kişi Kuranı cemetti: Bunlar Muaz b. Cebel, Ubade b. es-Samit, Übey b. Kab, Ebu Eyyub ve Ebüd- Derda idi. Ömer İbn el-Hattabın dönemi olunca Yezid b. Ebu Süfyan, Ömere, “Şamlıların nesilleri çoğaldı. Fazlaca arttılar ve şehirleri doldurdular. Onlara Kuran öğretecek ve fıkıh bilgisi verecek kimselere ihtiyaçları var. Ey müminlerin emiri! Bana onlara Kuranı öğretecek adamlarla yardımcı ol.” diye yazdı. Bunun üzerine Ömer bu beş kişiyi yanına çağırarak, “Şamlı kardeşleriniz kendilerine Kuranı öğretecek ve dini konularda onları aydınlatacak kimselerden yardım bekliyorlar. İçinizden üç kişi bana yardım etsin. Hepiniz gitmek isterseniz aranızdan üç kişiyi kura ile belirleyin. Yoksa sizden üç kişiyi görevlendireceğim.” dedi. “Kura atacak halimiz yok. (Ebu Eyyubu işaret ederek) Şu yaşlı bir adamdır. (Übey b. Kabı kasd ederek) Şu da hastadır.” dediler. Böylece Muaz, Ubade ve Ebüd-Derda bu görev için çıktılar. Ömer onlara, “Hımstan başlayın. Orada farklı insanlar göreceksiniz. Aralarında tekrarlayıcı olanlar vardır. Bunu kimde görürseniz ona insanlardan bir grubu yönlendirin. Durumlarını iyi görürseniz, biriniz orada kalsın, biriniz Dımaşka, diğeri ise Filistine gitsin.” dedi. Hımsa geldiler. İnsanların eğitim durumları düzelinceye kadar orada kaldılar. Ardından Ubade Hımsta kaldı, Ebüd-Derda Dımaşka, Muaz ise Filistine geçti. Muaz Filistinde Amvas vebasında vefat etti. Ebüd-Derda ise vefat edinceye kadar Dımaşkta kaldı. Bize Ravh b. Ubade ve Abdülvehhab b. Ata haber verdiler; dediler ki: Bize Hişam b. Ebu Abdullah haber verdi. O Bürd Ebül-Aladan, o da Süleyman b. Musadan rivayet etti. Ayrıca bize Kesir b. Hişam haber verdi. O Cafer b. Burkandan, Ebüd-Derdanın şöyle dediğini rivayet etti: Kişi öğrenci olmadıkça alim olamaz. İlmiyle amil olmadıkça da alim olunmaz. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi. Ayrıca bize el-Mualla b. Esed haber verdi. O Vüheybden, ikisi Eyyubden, o da Ebu Kılabeden şöyle rivayet ettiler: Ebüd-Derda şöyle derdi: “Kuranda çeşitli vecihler görmedikçe dinde derin anlayış sahibi olamazsın.” Bize Yakup b. İshak el-Hadrami haber verdi; dedi ki: Bize Şüca b. Ebu Şüca haber verdi; dedi ki: Bize Muaviye b. Kurrenın şöyle diyerek haber verdi: Ebüd-Derda dedi ki: “İlmi talep edin. Eğer aciz kalırsanız ilim ehlini sevin. Eğer onları sevmezseniz, onlara buğz etmeyin.” Bize Yahya b. Abbad ve Müslim b. İbrahim haber verdiler; dediler ki: Bize el-Haris b. Ubeyd haber verdi. O da Malik b. Dinardan şöyle dediğini rivayet etti: Ebüd-Derda dedi ki: “Kimin ilmi artarsa onun derdi de artar.” [Yahya b. Abbad hadisinde dedi ki:] Ayrıca dedi ki: “Korktuğum şeylerin en korkuncu Kıyamet gününde bana, “Bildin mi?” diye sorulması, benim de “Evet!” demem, bunun üzerine bana, “Bildiklerinle amel ettin mi” diye sorulmasıdır. Bana Misar b. Kidamdan haber verildi. O da el-Kasım b. Abdurrahmandan şöyle dediğini rivayet etti: “Ebüd-Derda, kendilerine ilim verilenlerdendi.” Bana Muaviye b. Salih el-Hadramiden haber verildi. O da Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyrden şöyle dediğini rivayet etti: Muaviye dedi ki: Bilmiş olun ki, Ebüd-Derda hakimlerden biridir. Bilmiş olun ki, Amr b. el-as hakimlerden biridir. Bilmiş olun ki, Kab b. el-Ahbar alimlerden biridir. Onda meyveler gibi ilim vardı. Biz de ona düşkündük.