Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Cafer b. Muhammed b. Halid b. ez-Zübeyr haber verdi. O Muhammed b. Abdurrahman b. Nevfelden, o ez-Zühriden, o Urve b. ez-Zübeyrden, o da Ayşeden şöyle dediğini rivayet etti: O gün Resulallah dönünce odama geldi. Kucağıma uzandı. Bu sırada Ebu Bekir ailesinden bir adam elinde yeşil bir misvakla içeri girdi. Resulallah onun elindeki misvaka dikkatle baktı. Misvakı istediğini anladım. Ona, “Ey Allahın Resulü! Sana misvakı vereyim mi?” dedim. “Evet!” dedi. Ben de misvakı alıp çiğneyerek yumuşattım; sonra ona verdim. Daha önce görmediğim şekilde güzelce dişlerini fırçaladı. Sonra bir kenara bıraktı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Abdülaziz b. Muhammed haber verdi. O Alkame b. Ebu Alkameden, o annesinden, o da Ayşeden şöyle dediğini rivayet etti: Abdurrahman b. Ebu Bekir, Resulallahın yanına geldi. Ben onu göğsüme yaslamıştım. Abdurrahmanın elinde bir misvak vardı. Resulallah Ayşeye, misvakı alıp diş uçlarıyla yumuşatmasını emretti. Alıp yumuşattıktan sonra Peygambere verdi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Abdurrahman b. Ebu Bekir anlattı. O İbn Ebu Müleykeden, o da el-Kasım b. Muhammedden şöyle dediğini rivayet etti: Onu şöyle derken işittim: Ayşenin şöyle dediğini işittim: “Allahın bana güzel imtihanından ve nimetlerindendir ki Resulallah evimde benim günümde göğsümle boğazım arasında vefat etti ve ölüm esnasında benim tükürüğümle onun tükürüğünü birleştirdi!” el-Kasım ona “Dediğinin hepsini anladık ama senin tükürüğünle onun tükürüğünü nasıl birleştirdi?” diye sordu. Ayşe ona, “Kardeşim Abdurrahman b. Ümmü Ruman Resulallahın yanına ziyarete geldi. Elinde taze bir misvak vardı. Resulallah da misvaka çok düşkündü. Resulallahın misvaka dikkatlice baktığını fark ettim. Ona, “Ey Abdurrahman! Misvakı ikiye böl.” dedim. Bana, misvakı verdi. Ağzımda yumuşattım ve Resulallahın ağzına koydum. Resulallah da onu kullandı. İşte böylece benimle onun tükürüğü karıştı.” dedi.