Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Mamer anlattı. O da ez-Zühriden şöyle dediğini rivayet etti: ez-Zühriye, “Peygamberin eşlerinin yanına kimler girebilirdi?” diye soruldu. “Nesep veya süt sebebiyle mahrem olan her yakınları girebilirdi.” dedi. “Ya diğer insanlar?” diye sorulunca, “Diğer insanlardan saklanırlardı. Hatta onlarla perde arkasından konuşurlardı. Aralarında bazen tek bir perde bulunurdu. Köle ve mükateb kölelerden ise saklanmazlardı.” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize İbrahim b. Zeyd el-Mekki ve Süfyan b. Uyeyne anlattılar. Onlar Amr b. Dinardan, o da Ebu Caferden şöyle dediğini rivayet etti: Hasan ve Hüseyn, müminlerin annelerine bakmazlardı. İbn Abbas dedi ki: Onlara bakmaları Hasan ve Hüseyne helaldi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O İbn Ebu Sebreden, o Abdülmecid b. Süheylden, o da İkrimeden şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbası şöyle derken işittim: -İbn Abbasa ulaşan habere göre- Ayşe, el-Hasan b. Aliden saklandı. İbn Abbas dedi ki: Hasanın Ayşeyi görmesi helaldi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O Mamer, Abdurrahman b. Abdülaziz ve Muhammed b. Abdullahtan, onlar ez-Zühriden, o da Ümmü Selemenin mevlası Nebhandan şunu rivayet etti: Nebhan, Ümmü Selemenin mükateb kölesi idi. Ümmü Seleme ona şöyle dedi: “Ey Ebu Yahya! Sende mükatebe anlaşmasından arta kalan fazla para var mı?” Nebhan, “Evet!” dedi. Ümmü Seleme, “Öyleyse onu kardeşimin oğluna ver. Böylece evlenmesinde ona yardım etmiş olurum.” dedi. Nebhan ağladı ve şöyle dedi: “O parayı ona asla vermem.” dedi. Ümmü Seleme, “Eğer bana bakma ruhsatı sebebiyle vermek istemiyorsan, zaten yine bakamayacaksın. Zira Resulallah şöyle buyurmuştur: “[Ey Müminlerin anneleri!] Sizden birinin mükateb kölesi olur da o köle üzerinde anlaşmadan doğan borç kalırsa, o köleden saklanınız.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O Üsame b. Zeyd, Useym b. Nistas ve Said b. Müslim b. Banekten rivayet ettiğine göre Salim Sebelan, onlara şunu haber vermiştir: Salim Sebelan, Beni Nasrdan bir adamın mükateb kölesi idi. [Bir yere gidecekleri zaman] Peygamberin eşlerini götürüp getirirdi. Onlar Salimden gizlenmezlerdi. Peygamberin eşleri zaten köle ve mükateb kölelerden saklanmazlardı. Ancak köleleri ve mükateb köleleri azat ettiklerinde onlardan saklanırlardı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Mamer ve Muhammed b. Abdullah anlattılar. Onlar ez- Zühriden, o Nebhandan, o da Ümmü Selemeden rivayet ettiğine göre: Ümmü Seleme ve Meymune Peygamberin yanında idiler. Ümmü Seleme şöyle dedi: Biz Resulallahın yanında iken İbn Ümmü Mektum geldi ve Peygamberin yanına girdi. Bu, hicab [perde arkasından konuşma] emrinden sonra idi. Peygamber, “Ondan saklanın.” dedi. Biz, “Ya Resulallah! O amadır, görmez.” dedik. “Sizler de ama mısınız, sizler onu görmüyor musunuz?” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize es- Sevri anlattı. O Firastan, o eş-Şabiden, o Mesruktan, o da Ayşeden “Peygamber, müminlere kendi canlarından daha önce gelir. Onun eşleri de müminlerin analarıdır.” ayeti hakkında şöyle dediğini rivayet etti: Bir kadın Ayşeye, “Ey Anneciğim!” dedi. Ayşe de, “Ben erkeklerinizin annesiyim, kadınlarınızın annesi değilim.” dedi. Mesruk şöyle devam etti: Bu hadisi Abdullah b. Musa el- Mahzumiye anlattım. O şöyle dedi: Bana Musab b. Abdullah b. Ebu Ümeyye haber verdi. O da Ümmü Selemeden şöyle dediğini rivayet etti: “Ben sizden hem erkeklerin hem de kadınların annesiyim.”