Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Malik b. Ebür-Ricale, “Resulallahın eşlerinin evleri neredeydi?” diye sordum. Bana babasından, o da annesinden rivayetle şunu haber verdi: Bütün o evler, imam minberdeyken namaza kalkıp da minberi karşısına aldığın zaman sol tarafa düşüyordu. İşte bu en uzaktakiydi. Avf b. Malikin zikrettiği o hanımlar, tümüyle Resulallahın yanında bir arada olmadılar. Ümmü Selemeden önce Zeynep bt. Huzeyme vardı. Zeynep ölünce onun evine Ümmü Seleme girdi. O sene Resulallah Zeynep bt. Cahş ile evlendi. Sevde, nikahta hem Ayşe, hem de diğer bütün hanımlarından önce geliyordu. Her ikisi de Resulallahın gelişinden sonra Medineye geldiler. Ümmü Habibe bt. Ebu Süfyan Habeşistandan, hicri 7. senede gelen iki gemiyle geldi. Safiyye ile de bu senede evlendi. Hafsa ile Ümmü Seleme ve Zeynep bt. Huzeymeden önce evlenmişti. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana İbn Ebu Sebre anlattı. O Muhammed b. Abdullah el-Absiden, o da Muhammed b. Amr b. Ata el-amiriden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallahın eşi Sevde bt. Zema evini Ayşeye vasiyet etti. Safiyye bt. Huyeyin velileleri ise evlerini 180.000 dirheme Muaviye b. Ebu Süfyana sattılar. İbn Ebu Sebre dedi ki: Şamlı biri bana şunu haber verdi: Muaviye, Ayşeye “Şufa [komşuluk hakkı] konusunda sen daha önceliklisin.” haberini gönderdi ve ona satın almayı teklif etti. Neticede Ayşeden evi satın aldı. Onu 180.000 dirheme satın aldığını söylediler. Onu 200.000 dirheme satın aldığı da söylenmiştir. Ona hayatta olduğu müddetçe oturacağı şartını koşmuştu. Muaviye ona parayı gönderince, oturduğu meclisten ayrılmadan Ayşenin eline ulaşır ulaşmaz onu dağıtmıştı. Bu evi İbnüz-Zübeyrin satın aldığı da rivayet edilmiştir. Buna göre ona beş deve yükü mal göndermiş ve hayatta olduğu müddetçe oturacağı şartını koşmuştu. Bu mallar Ayşeye ulaşır ulaşmaz onu dağıtmıştı. Ona “Bize bir dirhem saklasaydın ya?” denildiğinde “Bana hatırlatmış olsaydınız yapardım.” cevabını vemiştir. Muhammed b. Ömer İbn Ebu Sebreden, o da Ebu Bekir b. Amr ve Salimden rivayetle dedi ki: Hafsadan geriye kalan eve İbn Ömer varis olmuştu. Bu ev için İbn Ömer herhangi bir karşılık almadı ve ev Mescid-i Nebeviye katıldı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O da İbn Ebu Sebreden, o Sevr b. Zeydden, o da İkrimeden şunu rivayet etti: Ümmü Selemenin varisleri evini mal karşılığında satmışlardı. Muhammed b. Ömer, “Onun satılmadığı da söylenmektedir.” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Abdullah anlattı. O ez-Zühriden ve Muhammed b. Salih de asım b. Ömer b. Katadeden şöyle dediklerini rivayet etti: Resulallah Medineye gelince Ebu Eyyubun evine yerleşti. Daha sonra Ebu Rafi ve Zeyd b. Hariseyi çağırıp onlara iki deve ve 500 dirhem verdi. Resulallah bunları Ebu Bekirden almıştı. Bunları yolculuk sırasında ihtiyaçları olan şeyler satın alabilmeleri için onlara vermişti. Onlara ailesini getirmeleri için emir verdi. Ebu Bekir de onlarla beraber Abdullah b. Uraykıt ed-Diliyi de iki ya da üç deveyle gönderdi. Oğlu Abdullah b. Ebu Bekire ailesini getirmesi emrini içeren bir mektup yazdı. Zeyd b. Harise, Resulallahın ailesini; iki kızı Fatıma ve Ümmü Külsum ile Sevde bt. Zemayı yanına alarak yola koyuldu. Resulallahın kızı Zeynebi de almak istedi; fakat eşi Ebül-as b. Rebi buna mani oldu. Rukayye daha önce eşi Osman b. Affan ile beraber Medineye hicret etmişti. Zeyd b. Harise eşi Ümmü Eymen ve oğlu Üsame b. Zeydi Resulallahın ailesiyle beraber yanına aldı. Abdullah b. Ebu Bekir, Ümmü Ruman ve kız kardeşleri Ayşe ve Esmayı alarak Mekkeden çıktı. Topluca Medineye ulaştılar. O sırada Resulallah Mescid-i Nebeviyi ve etrafına da evleri inşa ediyordu. Onları Harise b. en-Numana ait bir eve yerleştirdi. Resulallah Ayşe için bir ev inşa etti ve vefatından sonra bu eve defnedildi. Mescidden bu eve bir kapı açtı. Resulallah bu kapıdan namaza giderdi. Resulallah itikafa girdiği zaman başını mescitten Ayşenin kapı eşiğine uzatır; Ayşe de hayızlı olduğu halde başını yıkardı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana İbrahim b. Şuayb anlattı. O Yahya b. Şiblden, o da Ebu Caferden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah Medineye gelince Ali, Fatıma ile evlendi. Onunla gerdeğe girmek isteyince Resulallah ona bir ev edinmesini söyledi. Ali bir ev buldu; fakat bu ev Resulallahın evine biraz uzak idi. Ali bu evde gerdeğe girdi. Resulallah Fatımanın evine gidip onu yanına almayı istediğini söyledi. Fatıma, Resulallaha şunu söyledi: “Harise b. en- Numana söylesen bizim için oradan taşınsa, onun benim için evinden taşınmasını ister misin?” Resulallah “Harise bizim için taşındı, hatta bundan dolayı utandım.” dedi. Bu bilgi Hariseye ulaştığında taşındı ve Resulallaha gelip, “Ya Resulallah! Aldığım habere göre Fatımayı yanına almak istiyorsun. İşte evlerim, bunlar Neccaroğularına ait evlerden sana daha yakındır. Şüphesiz ki ben ve malım Allah ve Resulüne fedayız. Allaha yemin olsun ki, ya Resulallah! Benden aldığın bana bıraktığından daha sevimli gelecektir.” deyince Resulallah “Doğru söyledin, Allah onu sana mübarek kılsın.” dedi ve Fatımayı Harisenin evine nakletti. Muhammed b. Ömer şunu demiştir: Harise b. en-Numanın Mescid-i Nebevi ve civarında evleri vardı. Resulallah her evlendiğinde en-Numan bir evini boşaltıp ona veriyordu ve bu şekilde bütün evleri Resulallah ve eşlerinin oldu. Muhammed b. Ömer dedi ki: Harise b. Numanın Resulallahın Mescidine yakın evleri vardı. Mesicdin çevresinde yer alıyordu. Resulallah (yeni) bir aile edindiğinde Harise b. Numan bir evini boşaltıp taşınıyordu. Neticede bütün evleri Resulallahın ve eşlerinin oldu. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Abdullah b. Yezid el-Hüzeli anlattı; dedi ki: Ben, Ömer b. Abdülazizi, el-Velid b. Abdülmelik zamanında Medinenin valisiyken Resulallahın eşlerine ait evleri yıkarken gördüm. Bunları Mescid-i Nebeviye kattı. Bunlar kerpiçten evlerdi. Odaları vardı ve tavanları da hurma dalları ve çamurla örtülüydü. Bu şekilde odalarıyla dokuz ev saydım. Bunlar, Ayşenin, kapısı Mescide açılan eviyle Esma bt. Hasan b. Abdullah b. Ubeydullahın evi arasındaydı. Ben Ümmü Selemenin kerpiçten evini de gördüm. Ümmü Selemenin oğlunun oğluna şunu sordum: “Resulallah Dumetülcendele gazaya çıkınca Ümmü Seleme kerpiçten odasını inşa etti. Resulallah gelip de eve bakınca -ki o sırada uğradığı ilk eşi o oldu- “Bu yapı da nedir?” diye sordu. Ümmü Seleme, “İnsanların bakışlarını bastırmak istedim.” dedi. Bunun üzerine Resulallah “Ey Ümmü Seleme! Müslümanın malından yaptığı kötü harcama, binalara yapılan harcamadır.” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O İsrailden, o Cabirden, o da Ömerden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah eşlerine ait evler ve geride sadaka olarak bıraktığı bir arazi dışında herhangi bir şey için vasiyette bulunmadı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muaz b. Muhammed el-Ensari anlattı; dedi ki: İçinde İmran b. Ebu Enesin de bulunduğu bir mecliste, -ki o sırada Peygamberin kabri ve minberi arasında bulunuyordu- Ata el-Horasaniden şunu söylediğini işittim: Ben Resulallahın eşlerinin hurma dallarından yapılı evlerine, siyah kılla örtülü kapılarının olduğu zamana yetiştim. el-Velid b. Abdülmelikin bu evlerin yıkılıp da Mescide dahil edilmesini bildiren mektubunu da dinledim. İnsanların o günkü kadar çok ağladıklarını daha görmedim. Ata dedi ki: “O gün Said b. el-Müseyyebin şöyle dediğini işittim: “Allaha yemin olsun ki, o evleri olduğu gibi bırakmalarını isterdim. Medinede oturan ya da dışardan gelen biri Resulallahın hayatında dünyalık olarak ne ile yetindiğini görür ve bu da insanların uğruna yarışa girdikleri dünya malı hususunda kendilerini zühde götürürdü.” Muaz dedi ki: Ata el-Horasani hadisini bitirince İmran b. Ebu Enes dedi ki: Onlardan dört ev kerpiçten olup odaları hurma dallarıyla birbirinden ayrılmıştı. Beş ev de üstü çamurla sıvanmış hurma dallarından yapılmış olup odasızdı. Kapılarında kıl perde vardı. Perdeyi ölçtüğümde boyunun üç zira, eninin ise bir buçuk zira veya daha az olduğunu gördüm. İnsanların çok ağlaması hususuna gelince, ben kendimi, içinde Resulallahın ashabının olduğu bir mecliste gördüm. Bunlar içinde Ebu Seleme b. Abdurrahman, Ebu Ümame b. Sehl b. Huneyf ve Harice b. Zeyd vardı. Öyle ağladılar ki, gözyaşlarından sakalları ıslandı. O esnada Ebu Ümame şunu demişti: “Keşke bunlar yıkılmayıp bırakılsaydı da insanlar bina yapımında ileri gitmeselerdi ve yeryüzünün hazineleri kendisinin elindeyken Allahın, elçisi için bu hususta neye razı olduğunu görselerdi.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O da Abdullah b. amir el-Eslemiden şöyle dediğini rivayet etti: Bana Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr b. Hazm Resulallahın evine giden yol ile kabrin bulunduğu yerdeki direkler arasındaki namazgahındayken şunu söyledi: “İşte bu, Zeynep bt. Cahşın evidir. Resulallah burada namaz kılardı. Bu saf, Esma bt. Hasan b. Abdullah b. Ubeydullah b. Abbasın evinin kapısından Mescidin önüne kadar uzanırdı. İşte hurma dalıyla ve çamurla örülmüş, üzerinden de kıl örtüler bulunan şu yapılar da Resulallahın evleriydi.”