Rivayet edildiğine göre kırk sene, diğer bir rivayete göre doksan sene devam eden kıtlıktan sonra, kavim perişan oldu. Bu kıtlık müddetinde hiç çocukları olmadı. Allah Nuha, kavminin erkeklerinin sulblerinde ve kadınlarının rahimlerinde mümin olacak kimsenin bulunmadığını vahyetti. Yani onların hiç birinin iman etmeyecekleri gibi, iman edecek çocukları da olmayacağını haber verdi. Bundan sonra Nuh, kavminin helaki için dua etti.
Nuh suresinin 24. ayet-i kerimesinde Nuhun mealen şöyle dua ettiği bildirilmektedir: “Ya Rabbi! Bu zalimlerin helak ve azabını ziyade eyle!”
Yine Nuh suresinin 26, 27 ve 28. ayet-i kerimelerinde mealen buyruldu ki: “Nuh dedi ki, “Ey (beni hidayet ve doğru yol üzere gitmek yaratılışı ile terbiye eden) Rabbim! Yeryüzünde, hareket eden (gidip gelen) hiç bir kafiri bırakma! Eğer sen, onları (içinde bulundukları hal üzere) bırakırsan kullarını dalalete sürüklerler. (Senin vahdaniyetini, bir olduğunu tasdik etmiş olan kullarını doğru yoldan ayırır, tevhidden küfre döndürmek isterler) Hem bundan sonra onların çoluk-çocuğu olmaz. Olsa bile çocukları facir ve küfürde pek ileri (giden batıla meylederek, revaç göstererek, hakkı, doğruyu gizleyen, örten, kapatan) kimseler olurlar.
Ey Rabbim! Beni, anamı (Şemha binti Enuşu), babamı (Lamek bin Metuşalhı), mümin olarak evime girenleri, (geçmiş ve kıyamete kadar gelecek ümmetler içindeki) erkek, kadın, bütün müminleri mağfiret eyle. Zalimlerin (kafirlerin) ise ancak helak ve hüsranlarını arttır.”
Nuhun anne ve babası onun dinine girmiş mümin kimselerdi. Tefsir alimleri ayet-i kerimede geçen “evim” kelimesini, Nuhun evi, mescidi, gemisi ve onun dini olarak tefsir etmişlerdir.
Müminun suresinin 26. ayet-i kerimesinde Nuhun , kavminin iman etmesinden ümid kesince, Allaha yönelerek şöyle dua ettiği bildirilmektedir: “Ey Rabbim! Kavmimden olanlar beni yalanladıkları için (vadettiğin azabı göndermek, onlardan intikamımı almak suretiyle) onlara karşı bana yardım et!”
Şuara suresinin 117 ve 118. ayet-i kerimelerinde mealen buyruldu ki: (Nuh dua edip) dedi ki: “Ya Rabbi Gerçekten kavmim beni tekzip etti. Beni yalanladılar. Artık benimle onların arasındaki hükmü sen ver. Beni ve beraberimdeki müminleri kurtar.”
Tefsir alimleri buyuruyorlar ki, burada; “Ya Rabbi! Kavmim beni tekzip etti” demekle Nuhun maksadı; kavminin kendisini yalanladığını haber vermek değil, bilakis, onlara beddua etmesinin sebebini izhar etmek içindir. Zira, Allaha hiç bir şey gizli değildir ve kavminin onu yalanladığını elbette bilir.
Kamer suresinin 10. ayet-i kerimesinde mealen buyruldu ki: “Nuh Rabbine dua edip; (Ya Rabbi!) Ben (kavmin arasında) mağlub oldum. Artık sen onlardan benim intikamımı al! dedi.”