7304 Abdullah ibn Omer (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Babam Omer (vurulup vaziyeti ağırlaşınca, dostları tarafından):
— Yerine bir halîfe ta’yîn etmez misin? diye sorulmuştu. Omer:
— Eğer yerime halîfe ta’yîn ve tavsiye edersem (aykırı bir iş yapmış olmam). Çünkü benden hayırlı olan Ebû Bekr, yerine halîfe ta’yîn ve tavsiye etti. Eğer ta’yin etmez de (bu işi ümmete) bırakırsam, şübhesiz benden hayırlı olan Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) da (muayyen bir zâtı açıkça söylemeyip bu işi ümmete) bırakmıştır, dedi.
İbn Omer şöyle dedi: Halîfe ta’yîni teklifine karşı Omer’in verdiği cevâbı, mecliste hazır bulunan sahâbîler Omer’e karşı takdirle karşılayıp, onu övdüler. Bunun üzerine Omer de:
— Ben bir halef ta’yîn etmek ve ta’yîninde isabet ederek medholunmak isterim. Fakat isabet olunamamasından da korkarım. Ben bu hilâfet işinden ne kârlı, ne de zararlı olmayarak; başa-baş kurtuldum. Artık şimdi muayyen bir zâtı yerime halef ederek hayâtımda, ölümümde mes’ûliyetini yüklenmek istemem! Dedi.