2678 Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Rifâa el-Kurazî’nin karısı Peygamber’e geldi ve:
— Ben Rifâa’nın nikâhında idim. O beni boşadı ve boşanmamı kesinleştirdi. Ben de sonra Abdurrahmân ibnu’z-Zubeyr ile evlendim. Fakat Abdurrahmân’da bulunan erkeklik organı, ancak elbisenin saçağı gibi gevşek bir şeyden ibarettir, dedi.
Peygamber, kadına:
— “Sen tekrar eski kocan Rifâa’ya dönmek mi istiyorsun? Hayır, dönemezsin. Kocan Abdurrahmân senin balcağızından, sen de onun balcağızından tadıncaya kadar dönemezsin (yani cinsel birleşmeden lezzet hasıl olan kadar. Zaten bu hasıl olunca, şikayetin de kalmayacaktır.)” buyurdu.
Ebû Bekr, Peygamberin yanında oturmakta idi. Hâlid ibn Saîd ibni’l-Âs da kendisine izin verilmesini bekler hâlde kapıda (oturmakta) bulunuyordu. Hâlid hemen Ebû Bekr’e hitaben:
— Şu kadının Peygamber’in yanında açıktan söylemekte olduğu şeyleri işitmiyor musun? Dedi.