"Enter"a basıp içeriğe geçin

İncelemelerin Üçüncü Aşaması – Avesta

Chr. Bartholomae (1855-1925)’un eserleri, 19. ve 20. yüz­yılların sınırında beliren Avesta incelemelerinin üçüncü aşamasının baş­langıcında her iki araştırma hattının bilimsel kazanımlarından yararlanmayı başardı.

Büyük öneme sahip eserler az önce sözü edilen M. Haug’un eserleri, K. Geldner tarafından yapılan metnin en iyi baskısı ve onun Avesta araştırma­ları, West’in Pehlevice araştırmaları ve bilhassa J. Darmesteter’in eserleridir.

Maks Muller tarafından yapılan ve Doğu halklarına ait orijinal kutsal kitap metinlerini içeren 49 ciltlik “Doğu’nun Kutsal Kitapları” dizisinin (1879-1904)27 baskısında Avestaca metinler I, IV, XXIII ve XXXI ciltlerde yayımlandılar. Birinci ciltte Pehlevice metinler West’in bilinen çevirisiyle yayımlandı.

“Zend Avesta” adını taşıyan dördüncü cildin L bölümünde, 1880, Vendi­dat verilmiş (metin ve J. Darmesteter tarafından yapılan İngilizce tercüme­si), XXIII. cildin II. bölümünde “Zend-Avesta”, Yeştleri ve Darmesteter’in Avesta’dan tercüme ettiği diğer bazı bölümleri kapsıyor. Ve, son olarak, XXXI. Cilt (“Zend-Avesta”, HI. bölüm) Mills’in Avesta’nm diğer kitaplarının tercümesini kapsıyor: Yasna, Vispered, Afrinagan, Gah ve muhtelif parçalar.

19. yüzyılda tüm 70-80 yıllık süre boyunca önde gelen iki İranist J. Darmesteter ile onun muhalifi Sh. D’Arle’nin polemik eserleri yayımladı.

Videvdat, örneğin Gathalardan çok daha sık tercüme edildi. Videvdat’ın Du Perron tarafından yapılan tercümesinden sonra F. Spiegel ve 1910 yılında F. Wolff tarafından Almancaya tercüme edildi. Fransızca tercüme 1877 yı­lında Sh. D’Arle tarafından yapıldı. Avesta’nın bu bölümü İngilizcede 1880 ve 1894 yıllarında J. Darmesteter’in çevirisiyle Oxford’un “Sacred Books of the East” serisi içinde yayımlandı. Son İngiliz tercüme bugün hala araştır­macılar tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca bu kitaptaki Avesta çevirisi de J. Darmesteter’in İngilizce çevirisinden yapılmıştır.

1892-93 yılında Avesta’nın Fransızca tercümesi Parsi rahiplerin anlatıla­rını da dikkate alarak pek çok yorumu birlikte J. Darmesteter tarafından ya­yımlandı. J. Darmesteter’in Avesta’ya adanmış eserleri bilimsel literatürde önemli bir yere sahiptir. Avesta metninin eleştirel baskısı ve onun İngilizce ve Fransızcaya tercümeleri dışında, “Etudes Iraniennes” (İran Araştırmala­rı) olarak kaydedilmesi gereken Avesta ile ilgili çok sayıda eser Darmeste­ter’e aittir.
Darmesteter’in fikirlerinin genel yönelimine gelince bunlar Maks Muller ve Bürnuff’e yakındırlar.

Yirminci yüzyılın yaklaşık 30 yılma kadar devam eden Avesta inceleme­lerinin üçüncü aşaması büyük ölçüde iki farklı yöndeki tartışmalarla dolu­dur: Chr. Bartholomae’nin (“Heidelberg ekolü” denilen) ardılları ile Andre­as ile Wackernagel’in (“Göttingen ekolü”) ardılları.

Bir süre sonra Chr. Bartholomae (1855-1925) tarafından yapılan esas­lı külliyat ortaya çıktı. Bartholomae, yaygın kabul gören ve onyıllarca Avesta araştırmaları için temel ders kitabı olarak kabul edilen “Eski-İran sözlüğü”nü (Altiranisches Wörterbuch) hazırladı ve 1878 yılında yayımladı. Bartholomae’nin kendisi Gathaların yeni bir çevirisini yaptı. Bartholo­mae’nin sözlüğü temelinde Avesta’nın tam çevirisini (Bundahişn dışında) F. Wolff28 yaptı ve 1924 yılında yayımladı ki şimdiye kadar Avesta’nın son eksiksiz çevirisi olmaya devam etmektedir ( Chr. Bartholomae tarafından yapılan Gathaların çevirisi dışında). Chr. Bartholomae’nin sözlüğü sonraki tüm Avesta araştırmaları için temel kaynak olmuştur.

Heidelberg ile Goettingen ekolleri arasında (Chr. Bartholomae ile And­reas ekolleri arasında) büyük bir karşıtlık vardı. Ne var ki, araştırmaların­da vardıkları sonuçlar sadece ayrıntılarda farklılaşıyordu. A. Meillet, bir yandan Bartholomae ile Wolff’un Avesta çevirilerine işaret ederken, diğer yandan da Andreas ile Wackernagel çok az birbirlerinden farkhlaşıyorlardı. Andreas ile Wackernagel’in çalışmalarım Lommel ettirdi.

Yirminci yüzyılın başında Avesta araştırmalarına yapılan büyük bir katkı İngilizce eserler idi: Zerdüşt’ün ayrıntılı tarihini inceleme başarısı gösteren Amerikalı rahip E. Jackson; J.H. Moulton’un monografileri (1911, 1913 ve 1917) ve L. Grey’in eserleri.
J.H. Moulton tarafından “Early Zoroastrianism”in (Erken Dönem Zer­düştlük) yayımlanmasından sonra bir yıl içinde Avesta Araştırmalarına dair eserlerin analiz edildiği özel bir eser Ed. Lemann tarafından 1900-1910 yıl­larında yayımlandı.

Batı Avrupalı biliminsanları tarafından Avesta’ya hasredilmiş araştır­maların yanısıra, Parsi bilimciler tarafından yazılan eserler ortaya çıkmaya başladı. Tipik bir örnek Pars Kapadia’mn kitabıdır: “Doctrine of Zoroaster and philosophy of religion of Pars is” (ı913) (Zerdüşt’ün Öğretisi ve Parsilerin felsefesi ve dini). Zerdüştlüğün dualist olmadığım monotheist olduğunu öne sürdü. Kapadia, Parsi geleneğini destekleyerek, Zerdüşt’ün ebeveynle­rinin Medya’da Raga kentinde yaşadıklarını iddia eder.

1917 yılına kadar Rusya’ da Eski İrani yazıları üzerinde çalışan istikrarlı bir gelenek mevcuttu ve üniversitelerde Eski İrani diller öğretiliyordu. Bu gelenek esas olarak K.A. Kossovich, K.G. Zaleman, K. Inostrantsev (Avesta, Eski Farsça, Orta Farsça ve Sogdia dili metinleri) tarafından yara­tılmıştı.

Kossovich “Zend Avesta’dan dört makale …. “yi (“Trudy vostochnogo otdeleniya Imperatorskogo arkheologicheskogo obshestva”, 1861, Bölüm VHI, Sankt-Peterburgskaya Biblioteka) ve Zend Avesta’dan başka bölümleri ya­yımladı: “Decem Sendavestae excerpta” H., 1865), “Gata Ahunavaiti” (Saint Petersburg Kütüphanesi, 1867), “Gatha Ustavaiti” (Saint Petersburg Kütüp­hanesi, 1869) ve “Saratustricae Gatae posteriores tres” (St.-Petersburg, 1371). Kossovich’in son büyük eseri, Latince transkripsiyonu ve bir sözlükçe ile beraber Farsça çivi yazısı kitabelerinin ihtişamlı baskısıydı: “Inscriptiones Palaeo-Persicae Achaemenidarum” (Saint Petersburg Kütüphanesi, 1372).
K.G. Zaleman, ünlü bir Rus İranist bilim adamıdır. K.G. Zaleman, St.­Petersburg Üniversitesi Doğu Dilleri Fakültesini bitirdikten sonra VA. Zhukovskiy ile beraber Farsça gramer üzerinde “Porta linguarum orienta­lium” (“Persische Grammatik”, Bedin, 1889) için çalıştı; 1890 yılında Rusça yayımlandı. K. Zaleman bir transkripsiyon sistemi geliştirdi ve Pehlevice metinleri transkribe etti.

Yirminci yüzyılın başlangıcına kadar Parsilerin dinlerinin araştırılma­sında, bilhassa Pehle-vice metinlerin derlenmesi ve yayımlanmasında bü­yük katkıları oldu, ancak teolojik araştırmalar hala yetersizdi. Sonra, Bom­bay’daki bir grup reformist genç rahip pantkh Bhagaria M. Dhalla’vı Ame­rikan İranist Willam Jackson’la çalışması için New York’a gönderm:y: karar verdiler. M. Dhalla, geri döndükten sonra teoloji [Dhalla M. N. Zoroastrian Theology. N. Y., 1914.] ve Zerdüştlük tarihi [Dhalla M. N. History of Zoroas­trianism. N.Y., 1938.] üzerine bir dizi kitap yazdı. Ayrıca “Homage to Ahura Mazda” (Ahura Mazda’ya Saygı) [Dhalla M. N. Homage unto Ahura Mazda. Karaçi, 1943] gibi dini eserlerin de yazarıdır.

Üçüncü aşamanın ilk dönemi olan yirminci yüzyılı, Avesta araştırmala­rında en büyük ölçekli eserlerden biri, Encyclopedia of Hasting’de bir araya getirilen din ve etik konulu bir grup makale ile anmak gerekir. İlk Edinburg baskısı ı908’den 1921’e dek olan dönemde yayımlandı ve ardından diğer bir baskı ABD’de yapıldı. Burada, en iyi nitelikte 50’den fazla makale yayım­landı.