Bölmelere doluşmuş, dış duvarlara dayanıp çömelmişlerdi. Dünya’da aşağıda neler olduğunu görmek için uğraşıyorlardı. Göksel gemisinde Ninmah doğum sancısı çeken bir kadın gibi haykırdı: Yarattıklarım sularla dolu bir gölette yusufçuklar misali boğuldular. Geçip giden deniz dalgası aldı tüm yaşamı! Böyle ağlayıp inliyordu Ninmah. Onun yanındaki İnanna da ağlayıp ağıt yaktı:
Aşağıdaki her şey, yaşayanların hepsi kile döndü! Böyle ağlıyorlardı Ninmah ve İnanna; ağladılar ve hislerini yatıştırdılar. Diğer göksel sandallardaki Anunnakiler bu azgın taşkınlık manzarası karşısında acizdiler. Kendilerinkinden çok daha büyük bir güce huşuyla tanık olmaktaydılar o günlerde. Dünya’nın meyvelerine açlık duydular, mayalanan iksire susadılar.