Nibiru’dan kaçıp ayrılman için hiç sebep yoktu, Anu’nun yüreğinden husumet geçmiyordu. Kurtuluş altınını gerçekten keşfettiysen eğer, Nibiru kurtulsun, izin ver. Anu’nun sözleri Alalu’nun arabasına ulaştı; Alalu derhal bunları cevapladı: sizi selamete çıkaracak, yaşamlarınızı kurtaracaksam, soyumun en üstün olduğunu ilan edecek bir mecliste toplansın prensler. Komutanların başına geçeyim, emirlerime boyun eğsinler. Meclis kral ilan etsin beni, Anu’nun yerine tahta geçeyim.
Alalu’nun sözleri Nibiru’ya ulaşıp işitildiğinde, şaşkınlık çok büyüktü. Anu nasıl azledilebilirdi ki, diyerek birbirlerine sordular danışmanlar. Ya Alalu numara yapıp gerçeği söylemiyor duysa? Nereye sığınmıştı? Gerçekten bulmuş muydu altını? Bilgeleri çağırdılar, eğitimlilere sorup danıştılar. En yaşlıları şöyle dedi: Alalu’nun ustasıydım ben. Başlangıca ilişkin hikayeleri işitmişti; göksel savaşı öğrenmişti o; sulak canavar Tiamat’ı (Dünya’nın atası) ve onun altın damarlarına dair bilgiler öğrenmişti.