6758- Süleyman ibn Mihrân kendi hadîsinde şöyle dedi: el-Eş’as ibn Kays meclise uğradı da:
— Ebû Abdirrahmân size ne tahdîs ediyor? diye sordu. Oradakiler ona:
— Şöyle şöyle olan hadîsi söyledi, dediler.
Bunun üzerine el-Eş’as:
— Bu âyet benim hakkımda indi. Şöyle ki: Bir amca oğlumun arazisinde bana âid bir kuyu vardı. (Bu kuyuda ihtilâf ettik.) Ben Rasûlüllah’a gidip da’vâmı arzettim. Rasûlüllah: ” (Kuyunun sana âid olduğuna dâir) beyyinen hazır olsun yahut onun yemini olur” buyurdu. Ben: Yâ Rasûlallah! Bu takdirde o zât bu kuyunun kendisinin olduğuna yalan yere yemîn eder, dedim. Bunun üzerine Rasûlüllah: “Her kim müslümân bir kişinin malını koparıp almak için yalancı olduğu hâlde bir yemîni sabr üzerine (yani kendini yalana habseden bir yemîn üzerine) yemîn ederse, o kimse kıyâmet gününde Allah’a, Allah kendisine gadab etmiş olduğu hâlde kavuşacaktır” buyurdu.