"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Kuran-ın ilk ayeti, namaz kılmak değil OKUMAKtır

Zattın biri soruyor; “Kuran-ı okumak, sünnet mi yoksa farz mı?”
Şu cehalete bakar mısınız! 21ci asırda halen okumanın sünnet mi yoksa farz mı olduğu soruluyor ve okumak için birilerinden talimat bekleniliyor.
Kainata ki mevcudatı anlamak, Namaz kılmakla değil okumakla mümkündür. Hepimizin malumudur ki Muhammed Mustafaya verilen ilk ilahi mesaj, OKUMAKtır. Çünkü Kuran-ın da ilk ayeti, okumaktır.
Eğer Allah, okumayı neden emretmiş diye soracak olursanız?
Çünkü okumak, araştırmak, incelemek insanın ufkunu açar, bakış açısı genişletir. Dolayısıyla olgun, erdemli, Kamil-i Insan yapan yeğane araç OKUMAKtır.
Altını çizerek söyliyelim ki Namaz, ibadetin ritüellerinden biridir. Fakat okumak ise, ibadetin temeli ve özüdür.
Namaz konusunda, Türk Islam Felsefesi Profesörü Yaşar Nuri Öztürkün bir beyanını buraya aktarmakta faydar vardır.
“Emevilerin Namaz şekli, bu ümmetin başına bela edilmiştir.
Çünkü Bu ümmete yapılan bütün kötülükler de Namaz ve camii kullanıldı, alet ettiler.
Muaviye, hadisleri uydurttu…
Bunu muaviye başlattı. Uydurttuğu hadis adlı yalanlarla dini bütün insan hakları, zulme karşı mücadele, çalışkanlık, dürüstlük, okumak gibi bütün değerlerinden tecrit ederek, sadece namaz kılma dini haline getirdi. Bela burdadır.
Muaviye, devre dışı tuttu…
O günden beri islam dünyası bir türlü kendisini toparlayamadı. Kuran diyor ki Benim temel ibadetim okumak, 7-8 tane ayet var, okumayı temel yapan şimdi bunu hemen, muaviye aldı, tamamen devre dışı tuttu, onun yerine temel ibadet olarak namazı koydu.
Kuran-ın Temel Ibadeti, Namaz değildir…
Vallahi ve billahi Kuran-ın, dininin temel ibadeti namaz değildir okumaktır. Okumayı temel ibadet yapan gelişmiş batı ülkelerine bakın, namazı temel ibadet yapan Ortadoğuya bakın. Ve özellikle Türkiyeye bakın.
Yaşar Nuri Öztürk
Özetlersek namaz kılmamanın zararı sadece kişiyedir fakat okumamanın zararını ise, insan alemine ve insanlığadır.
Dolayısıyla yüreğinizde sevgi, gönlünüzde muhabbetin yeşermesini istiyorsanız okumak için kimseden müsade istemeyin ve Kuran-ı okumaktan korkmayın. Çünkü okumak, aydınlıktır ve okumamak karanlıktır. Okumanın, kimseye zararı olmamıştır. Fakat okumamanın, insan alemine zararı olmuş ve olmaya devam etmektedir.
Ingiliz Şairi, Lord Byron; “Bir damla mürekkep, bir milyon kişiyi düşündürebilir” diyor.
Bu anlamlı mesajdan yola çıkarak düşünme, sorgulama, çalışma, üretmenin yolu, yazmak ve okumaktan geçer.
Önemli bir noktaya dikkat çekmekte fayda vardır şöyle ki okumak, sadece okula gitmek veya ilk okul, orta okul, lise, üniversite, vs. okumak değildir. Bunlar insanların belli mertebelere veya makamlara gelmesine vesiledir. Fakat okumadaki maksat insanların sosyal hayatında huzurlu, rahat ve güvende olabilması için bir bütün olarak hayatı okuyup anlamaktır. Daha önemlisi marifet, okumak değildir okuduğunu anlamaktır.
Gönül rahatlığıyla diyebiliriz ki bu nedenlerden dolayı Allah, okumayı ilk ayet olarak göndermiștir. Allahı tanımak, yarattığı sonsuz kainatı ve inçindeki mevcudatı anlamak ancak aklın özgür düșünme gücüyle mümkündür.
Bilgisiz insanlar, birilerinin akıl cantasını tașırlar yani kula kulluk ederler. Fakat bilgili insan ise, bir bütün olarak özgür ve hürdür. Özgür ve hür olmanız dileğiyle.