Muhammed Ali yolunda, o kadar bedel ödenmiş ki insanlık tarihinin her gününde mazlumun kanı akmıştır. Dolayısıyla Aleviler, senenin 365 günü matem çeker. Acaba bu bedeller ne için ödenmiştir diye sorulusa, insanların onurlu yaşaması içindir. Doğruluk, dürüstlük, hoşgörü, birlik beraberlik, temiz ahlak, barış, huzur, iyi bir toplum, vs. içindir.Ve ağzınızdan, kocaman bir EVET kelimesini duyar gibiyim.
Madem ki, bu değerler için bunca bedel ödenmiştir, o zaman; Alevi Aleviye çamur atmaz, tehdit etmez, zan altında bırakmaz, kötü niyet taşımaz, hoşuna gitmeyeni başkasına yapmaz, nefsine uyup yolunu peşkeş çekmez, dolaylı veya üstü kapalı düşünüp ince siyaset yapmaz çünkü Muhammed Ali yolunda; ‚Eline Diline Beline sahip ol ilkesi vardır.
Allah, insana konuşma özelliğini vermiş ve bu özellik, büyük bir nimmettir. Sorunlar, problemler paylaşılır, konuşulur ve beraberce aşılır. Diğer bir anlamda söylenmeyen bir derde, derman bulunmaz.
Alevilikte, kapalı kutu olmak yerine
* Sorunları konuşarak, çözmektir,
* Yanlışın yerine, doğruyu koymaktır,
* Düşenin sırtına tekme vurmak yerine, elinde tutup kaldırmaktır,
* Çamur at izi kalsın yerine, atılan pisliklerden korumaktır.
Çünkü Muhammed Ali yolunda, „SAHİPLENME“ vardır
Dolayısıyla kine, kibire, nefrete, cebire, benliğe, haksızlığa, çamur atmaya, iftiraya, tehdite, çekememezliğe yer yoktur. Sevgi, hoşgörü, koruma, değer verme, sahiplenme yani can içinde can olmak vardır.
Sahiplenen, sahip çıkan, yardım elini uzatan, doğrulara sahip çıkıp yaşatan, ve can içinde cana can olan yüreklere selam olsun…