"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Insan-ı Kamil kimdir, kime denir?

Ham ervahlıktan olgunluğa, erdemliğe, kamilliğe ulaşmak için belli aşamalardan, evrelerden geçmek gerekir. Bu aşama ve evreler Dört Kapı Kırk Makamdır. Bu konuda, Pir Hünkar; „Kul Tanrıya Kırk Makamda erer, ulaşır, dost olur“der. Ulaşmak ve Dost olmak manası: Kendi benliğinden siyrilip Allahın benliğinde erimek, Onunla beraber olmak demektir.
İlahi Mustafa Murteza hakkı,
Insan-ı kamilden ayırma bizi
Yüz-i yirmidörtbin Enbiya hakkı,
Insan-ı Kamilden ayırma bizi.
Sıdkı Baba
Kamil-i Insan; Sırr-ı Hakikat mertebesine erişmiş, Ledün ilmine nail olmuş; Bütün kötülüklerden, körtü alışkanlıklardan arınmış, tamamen nefsine hakim yani eline beline diline sahip, ilim irfaniyle ideal ve örnek insan olandır.
Desti-girimizdir Imam-ı Hasan,
Hüseyn-i Kerbela Şah-ı şehidan,
Imam Zeynel, İmam Bakır el aman,
Insan-ı Kamilden ayırma bizi.
Sıdkı Baba
Öz ile özleştiği, Hakkın sırlariyle buluşmasıdır. Gönül gözü açılır, Mürşid-i Kamil olur. Dolayısıyla kendi benliğinden siyrilip Allahın benliğinde erimek, Onunla beraber olmak demektir. Mertebesi ise, Sırr-ı Hakikat kapısıdır.
Cafer Sadık cümlemizin serveri,
Musa Kazım, Rıza yolun rehberi,
Medet mürvet Taki, Naki, Askeri,
Insan-ı Kamilden ayırma bizi.
Sıdkı Baba
Dört Kapı Kırk Makam; Allaha giden manevi yolda, bir yol evladının geçmek zorunda olduğu manevi evrelerin bir bütünüdür. Bu evreler; Nefsine, hiddetine yani eline, beline, diline sahip olmayı diğer bir deyimle ilim irfan yoluyla eksiksiz ve noksansız Kamil-i Insan olmayı emreder.
Birinci, ikinci ve üçüncü kapılarda; Tövbe, yalvarış, rica ve bağışlama vardır. Bu belirli sınav mertebelerini aşarak hamı, olgunlaştırmak ve ruha, huzur kazandırdıktan sonra “velilik” makamının yolu açılır. Buna da “Hakikat kapısı” denir.
Hakikat kapısı en son aşamadır. Insanın geldiği öz ile özleştiği, Hakkın sırlariyle buluşmasıdır; Gönül gözü açılır, Mürşid-i Kamil olur. Buna da “velilik” mertebesi denir. Pir Hünkarın diliyle; „Allahı kendi özünde bulma“ makamıdır. Işte Şahı Merdan Ali de bu erdemliğe kavuşup, Allah ile beraber olmasıdır. Dolayısıyla de Şahı Merdan Ali, Allahın zahiride tecelli etmesi ve Mükkemel insan „Kamil Insan“ sıfatıdır. Dünyevi alemde; İlmiyle, irfaniyle, edep erkaniyle en olgun ve yetkin insandır.
Muhammed Mehdidir şah-ı velayet,
Işitir cihani nuru hidayet,
Niyazımız budur her dem her saat,
Insan-ı Kamilden ayırma bizi.
Sıdkı Baba
Kamil ve erdemliğin bütün faziletlerine sahip olan Şahı Merdan Ali, Alevilerin ibadet ve inancının mıhenk taşı olmuştur. Tanrısal görünüşün onda tecelli etmesi; Bu insan üstü yetkinlik ve özelikleri nedeniyledir.
Insan merkezli olan Alevi inancı, üç önemli kavram üzerine yapılanmıştır. Bu üç kavram, özden gelip yine aynı öze geri dönme, özüyle bir olma evreleridir.
Özü, öze ulaştıran bu üç evreler;
1- Erdemliğe ulaşma evresi,
2- Varlıkların birliğine ulaşma evresi ve
3- Allahın birliğine ulaşma evresidir.
Sıdkıya dünyaya eyleme heves,
Ruh pervaz edip de kalır bu kafes,
Ya ilahi evvel ahir son nefes,
Insan-ı Kamilden ayırma bizi.
Sıdkı Baba
Ham ervahlıktan erdemliğe; Erdemlikten, varlıklar birliğine ve Varlıklar birliğinden de Allahın birliğine ulaştıran yeğane ilahi güç, sevgidir. Ve Şahı Merdan Ali bu evrelerin bir bütünüdür, irşad kapısıdır.