Halka ibadeti
Alevilerin ibadet erkanı, üç bölümden oluşur;
1- Bilgilendirme bölümü,
2- Sorgu-sual(Rızalık) bölümü ve
3- Dua-yalvarış bölümü.
Farsça olan namaz, Arapçada salattır yani duadır. Dua, Allahın huzurunda; Saygı ve hürmet içinde eğilmek, teslimiyetini ifade etmektir.
Alaviler cem erkanında duasını-yalvarışlarını yaparken; Hakk meydanında, Pir huzurunda her can bir birinin yüzünü görebilecek şekilde bir halka-daire halinde saf tutarlar. Bunun amacı cemalin cemale, gönülün gönüle karşı olmasıdır. Çünkü Canab-ı Hakk, insan gönlünü mekan edinmiş ve cemalinde ise görünüş alanına çıkmıştır.
Pir dua ederken duaya katılarak, Allah Allah deyip ele niyaz(öpmek) olunur ve sonrasında niyaz olunan el; Kalbin üzerine konulur yani niyazımız sanadır ya Canab-ı Hakk, sen kabul eyle ifadesidir.
Pir secde duası okuduğu zaman canlar, yere kapanırlar. Bunun anlamı ise, teslimiyettir. Bizi var eden sensin; Sana inanır, sana dua eder ve senden medet dileriz.
Dolayısıyla Allahın, cemalinde görünüş alanına çıkmış olan insana secde edilir. Insana secde ise, onun yüzünde tecelli etmiş, kalbini mekan edinmiş Allaha-dır.
Halka biçiminde saf tutarak yapılan dua, yalvarış-yakarış, secde haline halka ibadeti denir.
Semah rituelinin konumu
Sema, ibadet değildir fakat ibadetin bir ritüelidir. Cem ibadet erkanında 12 Hizmetten biri olan ve Bağlama eşliğinde kadın erkek olarak yapılan figürlerle çeşitli anlamlar ifade eder. Bu anlamlar eşitliği, turnalar gibi özgürce uçmayı, dünayanın döndüğünü, Allahtan alıp Allaha vermeyi, paylaşmayı, evrende her şeyin hareket halinde olduğunu ifade eder. Etrafında dönülen özdür. Bu öz ise , ilahi kudretin kendisidir. Onun içinde ibadetimizde önemli bir yere sahiptir.
Semah; Alevi inancının temel ibadeti olan Cem erkanında, On Iki hizmetten biri de Semahtır. Allaha ve ilahi aleme yaklaşmaktır. Yani insanoğlunun kendi maneviyetiyle baş başa kalarak, maddi alemden uzaklaşıp mana alemine yapılan yolculuktur.
Semah ibadeti Tevhid, Duaz-ı İmam ve deyiş eşliğinde yapılan inançsal ibadet erkanının adıdır.
Semah ibadetinde çalınan müzik aleti, bağlamadır. Semahın kaynağı ise „Kırklar Cemi“ne dayanır. Miracdan sonra Kırklar Meclisine uğrayan Muhammed Mustafaya, Selman-i Farisi tarafından bir engür yani üzüm tanesi tanesi verilir ve bu engür tanesinin, Muhammed Mustafa tarafından paylaştırılması istenilir.
Selman şeydullahtan geldi,
Hü deyip içeri girdi,
Bir üzüm tanesini koydu,
Selmanın keşkullahına.
Kudretten bir el geldi,
Ezdi bir engür eyledi,
Hatemi parmakta gördü,
Uğradı bir müşkül hale.
Ol şerbetten biri içti,
Cümlesi de oldu hayran,
Mümin müslüm üryan büryan,
Hep girdiler semaha.
Cümlesi de el çırpıben,
Dediler ki Allah Allah,
Muhammed bile girdi,
Kırklar ile semaha.
Muhammedim coşa geldi,
Tacı başından düştü,
Kemeri kırk pare oldu,
Hepsi Sardı Kırklara.
Muhabbetler galip oldu,
Yol erkan yerini aldı,
Muhammede yol göründü,
Hatırları oldu sefa.
Hz.Muhammed Mustafa, bu engür tanesini Cebrailin getirdiği tabağın içinde ezerek. elde ettiği engür suyundan içen gayb erenleri yani Kırklar „ya Allah“ deyip dönmeye başlamalarıyla, semah ibadetinin temeli de atılmıştır. Dikkat edilmesi gereken bir husus şudur ki burdaki engür suyu, Allahın ilmini sembolize eder. Çünkü Ruhlar aleminde, yiyecek ve içecek söz konusu değildir.
Dikkat edilmesi gereken diğer bir husu ise; „Semah“ ile „sema“ ibadetlerinin birbirine karıştırılmamasıdır. Sema, mevlevilerde yapılan bir ibadettir ve Müzik aleti ise, neydir. Alevi inancındaki semah ibadeti ile bir alakası yoktur.
Semah ritueli muhabbetle başlayıp aşka dönüşür, aşkın kudretiyle transa yükselir, transın hikmetiyle ilahi aşka dönüşür ve ilahi aşkla Vech olur yani kendi kendisiyle yüzleşmesi veya kendi özüyle bütünleşmesidir.
Dolayısıyla semahta muhabbetin aşka, aşkın transa, transın ilahi aşka ve ilahi aşkın veche dönüşmesidir.