"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Er-ravendiyyenin isyanı

Bu yılda er-Ravendiyye Mansüra karşı isyan etmiştir. er-Ravendiyye, Ebu Müslim tarafını tutan Horasanlı bir kavimdir. Bunlar tenasüh inancını benimsemişlerdi. Bu yüzden de Ademin ruhunun Osman b. Nehikde olduğunu iddia ediyorlardı. Bunların inancına göre tanrıları kendilerini yedirip içiren Mansürdur, Heysem b. zi ise Cebraildir. er-Ravendiyye ortaya çıkınca Mansürun sarayına gelerek: «İşte rabbımızın sarayı!» dediler. Mansür bunların elebaşlarını yakalayarak iki yüz kadarını hapsetti. Taraftarları buna çok kızdılar ve bir tabut alarak yola çıktılar. Tabutta hiç bir kimse yoktu. Bunlar önce Mansürun yanına vardılar, daha sonra da hapishanenin kapısına gidip ellerindeki boş tabutu halkın üzerine attılar ve hemen hapishaneye girerek taraftarlarını buradan çıkardılar. Arkasından da Mansüra gitmek için yola çıktılar. Bunların sayısı o anda altı yüz idi. Halk bağırıp çağırdı. Şehrin kapısı kapatılarak buraya hiç bir kimse sokulmadı. Mansür saraydan yürüyerek çıktı, o anda sarayda hiç bir binek hayvanı yoktu. Mansür bu tarihten sonra devamlı olarak sarayında bir binek hayvanı bulundurmuştur. Mansür saraydan çıkınca kendisine bir hayvan getirildi, bu hayvana binerek isyancıların üzerine doğru gitmek istedi. İsyancılar da ona doğru yürüdüler ve neredeyse Mansüru öldüreceklerdi. Man b. Zaide eş-Şeybani, Mansürun yanına bu esnada çıkıp geldi. Man daha önce zikrettiğimiz gibi İbn Hübeyre ile birlikte olup Mansürla savaş halinde olduğu için ondan gizleniyordu. Mansür da bu yüzden Manı şiddetli bir şekilde arıyordu ve onu yakalamak için çok para harcamıştı. Man söz konusu isyanda Mansürun yanında kılık değiştirerek yer aldı ve çok şiddetli muharebelerde bulundu. Man bu isyanda bütün cesaretini ortaya koydu. Mansür yuları hizmetçisi Rabianın elinde olan bir deve nin üzerinde iken Man geldi Man hizmetçiye: «Sen çekil, ben bu esnada yuları tutmağa daha layığım.» dedi. Mansür da hizmetçisine: «Adamı doğru söyledi, yuları ona ver.» dedi. Man, galip gelinceye kadar bu şekilde savaşa devam etti. er-Ravendiyyeye üstünlük sağlaması üzerine Mansür ona: «Sen kimsin?» dedi. Man cevaben: «Ben, senin aradığın Man b. Zaideyim.» dedi. Bunun üzerine Mansür, Mana: «Allah seni, malını ve aileni korusun, senin gibisi dost edinilir.» dedi. Ebü Nasr Malik b. Heysem gelerek kapının önüne durdu ve: «Ben bu gün kapıcıyım.» dedi. Pazar halkı çağrıldı, bunlar isyancı grup üzerine hücum ederek onlarla savaştılar. Şehir kapısı halka açıldı. Halk buradan içeri girdi. Hazim b. Huzeyme gelerek onlara hücum etti ve onları duvara doğru zorladı. Daha sonra onlar üzerine hücum ederek iki defa bozguna uğrattılar. Hazim, Heysem b. Şubeye: «Bize hücum ettiklerinde onlardan önce duvara var, geri dönünce de onları öldür.» dedi. İsyancılar Hazime “hücum ettiler, ancak o bunları geri püsküttü. Heysem de arkadan gelerek bunların hepsi öldürüldü. İsyan esnasında Osman b. Nehak gelerek isyancılarla konuştu. Bunlar Osman geri dönüp giderken arkasından ok attılar. Osman iki omuzunun arasından yaralandı. Osman bu yüzden günlerce hasta yattı, sonunda da öldü. Osmanın cenaze namazını Mansür kıldırdı. Mansür, Osman b. Nehikden sonra muhafızlarının başına İsa b. Nehiki getirdi. İsa b. Nehik ölünceye kadar bu görevde kaldı. Daha sonra da bu göreve Ebül-Abböas et-Tüsi getirildi. Bunların hepsi Haşimilerin şehri Küfe de vuku buldu. Mansür öğle namazını kıldırdıktan sonra akşam yemeği hazırlanmasını emretti ve Manın da bulunmasını isteyip ona iltifatta bulunarak kadrini yüceltti. Mansür, amcası İsa b. Abdullah b. Abbasa: «Ey Ebu Abbas! Sen cesur ve kuvvetli kişi nasıl olur, duydun mu?» diye sordu. Amcasının: «Evet duydum.» diye cevap vermesi üzerine Mansür: «Eğer Manı o gün görseydin onun bu gibi kişilerden biri olduğunu anlardın.» dedi. Bunun üzerine Man: «Ey Müminlerin emiri! Ben senin yanına gelirken korkak idim, senin onları küçümseyerek üzerlerine atıldığını görünce, hiç bir savaşta görmediğim şeyi görmüş oldum. Bu durum bana güç verdi ve bundan sonra gördüklerini yaptım.» dedi. Bir rivayete göre Man, İbn Hübeyre ile birlikte olup Mansüra kar. Şı yukarıda zikrettiğimiz gibi savaştıktan sonra ondan gizlenmişti. Man bu gizlenme işini Mansürun hizmetçisi Ebül-Hasibin yanında gerçekleştirmişti. Man, Ebül-Hasibden kendisi için Mansürdan eman dilemesini istemişti. er-Ravendiyye isyan edince, Man gelerek Mansürun kapısına durdu. Mansür, Ebül-Hasibe kapıda kimin bulunduğunu sordu. Ebul-Hasib: «Man b. Zaide» dedi. Bunun üzerine Mansür: «O, Araplardan cesur, harbi bilen, nesebi güzel bir adamdır, kendisini içeri al.» dedi. Man içeri girince, Mansür ona: «Demek sen Mansın, isyan konusunda fikrin nedir.» dedi. Man: «Halka mal dağıtılmasını emret.» dedi. Mansür: «Mal nerede, halk nerede, bu kaba adamlara kim üstün gelebilir, sen bu adamlara hiç bir şey yapamazsın ey Man, doğru olanı benim dışarı çıkarak halkın içinde durmamdır. Onlar beni görünce birbirleri ile savaşırlar ve sonunda bana geri dönerler. Şayet ben halkın içine çıkmayıp da burada kalacak olursam beni hafife alıp yardımı keserler.» dedi. Bunun üzerine Man, Mansürun elini tutarak: «Böyle olmaz, sen o vakit öldürülürsün, Allah seni korusun.» dedi. Eb0i-Hasib de Mansüra benzer şeyler söyledi. Bunun üzerine Mansür, hayvanına bindi ve dışarı çıktı. Man hayvanm yularını tutuyordu, Ebül-Hasib de develerin yanında idi. Man Mansür üzerine gelen kişileri öldürdü. Bu sayı dörde yükseldi. Daha sonra Mansür üzerine bir çok kişi toplu halde hücum etti. Man bunların hepsini de öldürdü. Bundan sonra Man ortadan kayboldu. Mansür, Ebül-Hasibden Manın nerede olduğunu sordu. EbülHasib onun yerini bilmediğini söyledi. Mansür: «Benim kendisini affetmeyeceğimi mi zannediyor? Ona eman ver ve yanıma gelmesini sağla.» dedi. Bunun üzerine Ebůl- Hasib, Manı Mansürun yanına aldı. Mansür Mana on bin dirhem verilmesini emretti ve daha sonra da Yemene vali tayin etti.