Bu yıl içerisinde Hişam bin Abdülmelik, Halid bin Abdullah ve kardeşini Horasandan azletmiştir.
Sebebine gelince:
Esed taassuba saplanmış ve anarşiye sebep olmuştur. Nasr bin Seyyar ve beraberindeki bir kaç kişiye kırbaç vurdurmuştu. Bunlar arasında Abdurrahman bin Nuaym, Sevre bin Hürr, Bahteri bin Ebi Dirhem, Amir bin Malik Hımmani gibi isimler vardı. Bunları tıraş ettirerek kardeşi Halide göndermiş ve: “Bunlar bana saldırmak istediler” diye yazmıştır. Bunlar Halide gelince Esedi kınamış ve: “Bana bunların başını gönderseydi ya!” demiştir.
Esed bir gün hutbe okumuş ve “Allah şu yüzleri; nifak, şikak ve fesat ehlinin yüzlerini takbih etsin. Allahım! Benimle onların arasını ayır, beni vatanıma çıkar.” demiştir. Onun bu hutbesi Hişam bin Abdülmelike ulaştırılmış, Hişam Halide haber göndererek kardeşini azletmesini istemiş, Halid de Esedi azletmişti. Esed 109 senesinin Ramazan ayında Iraka dönmüş ve vekil olarak Hakem bin Avane Kelbiyi bırakmıştı. Hakem bir yazlıkta vakit geçirerek hiç savaş yapmamıştı. Daha sonra Hişam, Eşres bin Abdullah Sülemiyi Horasana tayin etmiş ve Halid ile yazışmasını emretmiştir. Eşreş salih ve faziletli bir insan idi. Fazlından dolayı kendisine kamil denilmiştir. Eşres, Horasana gelince Horasanlılar buna çok sevinmişlerdir. Eşres önce Ebu Münazil Kindiyi, daha sonra Muhammed bin Zeydi kadı yapmıştır.