Ömer bu yıl içinde Basra ve Küfe şehirleri arasında adaletli bir uygulama yapmıştı.
Ömer bin Süraka, Ömer bin el-Hattaba bir mektup yazıp Basra halkının kalabalık olduklarını ve geçimlerinde darlık çektiklerini, haraçlarının yetmediğini, Manan veya Sebezan şehirlerinden birisinin kendilerine verilmesini istemişti. Bu durum Küfe ehline intikal edince, Küfeliler bir küsur yıl Küfe valiliği yapmış olan Ammar bin Yasire, şöyle demişlerdi: “Ömere Ramahürmüz ve izecin kendilerine ait olduğunu, buraları fethedene kadar bunların dışında kalan yerlerin kendilerine pek yardım etmediğini yaz, söyle.” Fakat Ammar bin Yasir onların bu dediklerine kulak asmamış ve Ömere bu konuda bir şey yazmamıştı. Bunun üzerine Utarid Ammara: “Ey aç ve burnu kesik köle! Neden ganimet ve feylerimizi bizden alıkoyuyorsun?” diye hakaretamiz bir söz söylemiş Ammar da Ona: “Benim hoşuma en çok giden bir tabirle bana hitab ettin” diye karşılık vermişti. Müslümanlar Utaride bu sözünden dolayı buğz etmişlerdi. Fakat bu hadiselerden sonra Kufelilerle Basralılar arasında bir murakabe ve çekişme meydana gelmişti. Basralılar isfahan hariç, Ebu Musanın fethetmiş olduğu köylerin kendilerine ait olduğunu iddia etmişlerdi. Bunun üzerine Küfeliler de Basralıların bu iddialarına karşı şöyle demişlerdi: “Siz bize buraların fethi sırasında yardımcı kuvvet olarak katılmıştınız ve biz de sizleri ganimetIerde ortak kılmıştık. Halbuki bu bölgeler bizim zimmetimizde ve araziler de bize aittir.” Ömer de Küfelilerin bu dediklerini tasdik etmiş bulunuyordu. ileri gelenlerle, Kadisiyye ahalisinden Basrada ikamet edenler de şöyle söylemişlerdi: “Sizinle ortak olduğumuz bölgelerden ve Sevad arazilerinden hiç kimseye bir şey vermeyiniz.” Ömer de Küfelilerin rızasıyla Kadisiye ve diğer yerlerin fethinde bulunmuş kimselere yüzer dinar vermişti.
Muaviye yönetimi ele aldığı zaman. Ali döneminde Irakeynden gelen ganimetlerle Kınnesrin halkını donatmıştı. Kınnesrin, Humus bölgesine bağlı bir yer idi. Muaviye Irak, Azerbaycan, Musul ve Babul-Ebvabın ganimetlerinden Kınnesrin halkına da hisselerini vermişti. Çünkü bu bölgeler Küfe fütuhatından idi. EI-Cezire ve Musul halkı göçebe olup, Muaviye, Hazreti Ali zamanında buralardan göç edip de Kınnesrine yerleşen kimselere düşen paylarını vermişti.
Muaviye zamanında Armenia halkı isyan etmiş bulunuyordu. aynı şekilde Muaviye, Babul-Ebvaba Habib bin Meslemeyi emir tayin etmişti. O günlerde de Habib Cürcanda bulunuyordu. Habib, Cürcan Dağlarında olan Tiflis halkına da gerekli mektuplar yazıp itaatlerini dilemiş, onlar da onun bu isteklerine cevap vermişlerdi.