Baki vakası da Hatıb Savaşının bir devamıdır. Evs ve Hazrec kabileleri Rabi vakasından sonra Bakiul-Gargad denilen yerde tekrar karşılaştılar ve çok şiddetli bir şekilde savaştılar. Neticede savaşı Evs Kabilesi kazandı.
Bunun üzerine Evs Kabilesinden Ubeyd bin Nakıd şu mealdeki mısraları söyledi:
“Avfoğulları ile topluluklarının geldiklerini ve Neccaroğulları Topluluğu nun hazırlanıp toplandıklarını görünce, kavmimi çağırdım ve onlara adamlarının bulundukları yere giden yolu gösterip kılavuzluk yaptım. Malikoğulları ndan nice topluluklar karşılaşma sırasında canlarını cömertçe feda ettiler; fakat karşılaşma esnasında ne korktular ve ne de gevşeklik gösterip dağıldılar. Onlar öğle vaktinden akşamın gurubuna kadar meydanda kaldılar ve size ölüm kadehleri sundular. Uzun müddet kendileriyle uğraşılmasına rağmen dengelerini korudular ve kendilerine karşı gelen kavmin kanlarını kana kana içtiler (intikam aldılar). Öldürülmüş olan yakınların üzerinden savaşın şiddeti kalktı; eğer aramızda sulh anlaşması olanlar ile yakın akrabalar olmasaydı, onların cesetlerinin nakline gerek kalmazdı. Hamilerini yitiren her genç kız: Acaba kavmimizden arkamızda kalanların hepsi öldürüldü mü? diyorlardı. Siz, kendisine cariyelerin ve kıymetli hüllelerin eşlik ettiği, çevresini koruyan kerim birisini öldürdünüz. Halbuki onun ihsanı bol, huyu ve eşkali güzeldi; meclisine sonradan katılanlar içkiye kanardı, kendisinin varlığı ise develer için bir bahtsızlıktı. ”
Hazrec Kabilesinden ve Harisoğullarından Abdullah bin Revaha, Ubeyd bin Nakıda şu mealdeki mısralarla cevap verdi:
“Avfoğulları ile onların kardeşi olan Kaabın ve Neccaroğulları Topluluğu nun geldiklerini gördüm. Daha önce de onlar sizin koruluklarınızı kılıçlarıyla ihlal etmişlerdi ve onların size yaptıklarını hiç bir kimse yapmamıştı. ”
Hatıb Savaşında Evs Kabilesinin başında reis olarak Vailoğullarından Ebu Kays bin Eslet bulunuyordu. Ebu Kays Hazrec Kabilesine karşı bütün gücüyle kendisini savaşa vermişti ve rahatını terk etmişti, bu yüzden de zayıflayıp rengi değişmişti. Bir gün karısının yanına geldiği zaman karısı kendisini tanıyamamış, onu ancak konuşmasından tanıyabilmiş ve: “Konuşuncaya kadar seni tanıyamadım.” demişti.
Bunun üzerine Ebu Kays bin Eslet şu mealdeki mısralarda başlayan uzun bir şir söyledi:
“Karım bana: Niçin kötü söz söylemeğe niyet ediyorsun? Yavaş ol, sözlerini kulaklarıma kadar ulaştırıp duyurdun. dedi. Rengim değiştiği için karım beni tanıyamadı ve yadırgadı; halbuki savaş, acıları kendisine toplayan bir gulyabani idi. Kim savaşın tadını tadarsa, savaşın tadını acı ve kendisini savaş meydanında bulur. Miğfer başımdaki saçları döktü; hafif bir uykudan başka uyku uyumuyorum. Artık ben gayretimi MalikoğullarInın büyükleri üzerine teksif ediyorum, çünkü herkes şanına layık olanı yapar. Ben, düşmanlara karşı düz yerdeki havuzcuklar gibi, halkalar şeklinde örülmüş geniş bir zırh hazırladım. Düşmanlarımı Hint yapısı parlak, keskin, sert, ucu eğri bir kılıçla enselerinden kakarak kendimden bertaraf edip uzaklaştırdım. ”
Sonra Ebu Kays bin Eslet, Evs Kabilesi mensuplarını topladı ve onlara: “Ben, hangi kabilenin başına geçtimse, onlar mutlaka hezimete uğradılar. Siz hoşlandığınız birisini başınıza başkan tayin edin.” dedi; bunun üzerine Evs Kabilesi mensupları, Eşheloğullarından Üseydin babası Hudayr bin Simaki kendilerine başkan seçtiler. Hudayrın oğlu Üseyd ise Nebi ile sohbette bulunmak suretiyle sahabe arasına girmiş ve Bedr Savaşına katılmıştı. İşte bundan sonra Evs Kabilesinin savaşla ilgili bütün işlerini Hudayr üstlenip yürüttü. Neticede Evs ve Hazrec kabileleri Gars denilen yerde karşılaşıp savaşa tutuştular. Bu karşılaşmada zaferi Evs Kabilesi kazandı. Bundan sonra her iki kabile sulh talebiyle birbirlerine karşılıklı olarak elçiler gönderdiler ve savaşta öldürülen kişilerin sayısı hesap edilip fazla can zayiatı verdiren kabilenin diyeti ödemesi hususunda sulh anlaşmasına vardılar. Nihayet hesap neticesinde Evs Kabilesinden Hazrec Kabilesine göre üç kişi daha fazla öldürüldüğü anlaşıldı. Bunun üzerine Hazrec Kabilesi diyet yerine rehin olarak kendilerinden üç genç uşağı Evs Kabilesine teslim etti, fakat Evsliler gaddarlık edip bu üç genci öldürdüler.