"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Züalak vakası

Bu vaka, Amir bin Sasaaoğulları ile Esedoğulları arasında cereyan etmiştir. Her iki taraf Zü Alak denilen yerde karşılaştılar ve şiddetli bir şekilde savaştılar. Neticede Amiroğulları ndan şair Lebid in babası Rabia bin Malik bin Cafer bin Kilab savaş meydanında öldürüldü ve Amiroğulları hezimete uğradı. Esedoğullarından Halid bin Nadle, oğlu Habib ve Haris bin Halid bin Mudallel onların peşlerine düşerek çok sıkı bir şekilde takibata koyuldular, fakat Ebu Bed Amir bin Malik ansızın bir grup adamıyla birlikte onların arkasından üzerlerine çıkageldi ve Halide: “Ey Ebu Makil! İsterseniz siz bizim geçmemize müsaade edin, biz de sizin geçmenize müsaade edelim; böylece yaralılarımızı taşıyalım ve ölülerimizi defnedelim.” dedi. Halid onun bu teklifini kabul etti ve her iki taraf bu hususta anlaştılar. Sonra Ebu Bed, Halide: “Rabia bin Malikin ne durumda olduğunu biliyor musun?” diye sordu. Halid: “Evet biliyorum, onu öldürülmüş olarak bıraktım.” diye cevap verdi; bunun üzerine Ebu Bed: “Onu kim öldürdü?” diye sordu, Halid: “Ona ilk darbeyi ben vurdum, sonra Samit bin Efkanı üzerine çullanıp öldürdü.” diye karşılık verdi. Ebu Bera, Rabia bin Malikin öldürülmüş olduğunu duyunca kendisi ve yanındakiler hemen Halid in üzerine saldırdılar, fakat Halid ve beraberindeki oğlu Habib ile Haris bin Halid onlara karşı koyarak kendilerini savundular. Ne var ki Habibin silahını elinden aldılar, fakat daha sonra Esedoğulları onlara yetiştiler ve adamlarını müdafaa edip korudular.
Şair Cümeyh bu hususta şu mealdeki mısraları söylemiştir:
“Sen süvarilerin halini Maad Kabilesi nden soruştur; zira onlar, ne komşularını haklayabildiler ve ne de kurtuldular. Kurzül onlarla birlikte koşuyor, halk onların geliş seslerini dinliyor, süvarilerin kulaklarının hizasına sarkan saçları ile saçılıp savruluyordu. Can solukları yaklaşınca, Rabiaya gadr edip kendilerinden alınacak olan intikama onu kurban ettiler. Göğsündeki mızrağı, hür iki kişi (Halid ve Samit) kin ve öfke ile yüzlerini ekşiterek onun göğsünden çekip çıkardılar. ”
Kurzül, Amirin babası Tufeylin atının ismidir.
Şair Lebid, babası Rabiadan bahsettiği bir kasidesinde onun hakkında şu mealde iki mısra söylemiştir: “Artık ben, Zü Alakta kaybettiğim babamın kabilesi cimri Rabioğullarından değilim; sen de hayana sarıl ve sabır göster. “