Zu-Neceb vakası şu şekilde meydana gelmişti: Amiroğulları, Cebele günü Temim Kabilesini hezimete uğratıp yapacaklarını yapınca onların köklerini kazımayı düşündüler. Bunun üzerine Kinde hükümdarlarından Hassan bin Kebşe el-Kindiye, yani Hassan bin Muaviye bin Hucra bir mektup yazarak kendileriyle beraber Temim Kabilesinden Hanzalaoğullarına karşı savaşmağa çağırdılar ve Hanzalaoğullarının kendi süvarilerini ve ileri gelen reisIerini öldürdüklerini bildirdiler. Kinde Hükümdarı Hassan onların bu çağrısını kabul etti ve beraberindekiler ile birlikte yurtlarından ayrı olarak hükümdarla beraber kalan azınlık halindeki Arapları yanına alıp onlara doğru yola çıktı. Hanzalaoğulları, Kinde Hükümdarı Hassanın gelmekte olduğu haberini alınca, Amr bin Amr onlara: “Ey Malikoğulları! Bu hükümdara ve beraberinde getirdiği kalabalığa sizin gücünüz yetmez; derhal bulunduğunuz yerden ayrılın.” dedi. Bu sırada Hanzalaoğulları hükümdarın güzergahında bulunan bir vadinin (yani Zu-Necebin) üst kısımlarında kalıyorlardı. Bu vadinin alt kısmında ise Yerbuoğulları oturuyordu. Bunun üzerine Malikoğulları yerlerini değiştirip YerbuoğullarıNIn arka kısmına geçtiler. Bu defa Yerbuoğulları hükümdarın geçeceği güzergahta kalmış oldu.
Yerbu oğulları Malikoğullarının yer değiştirme hareketlerini görünce hemen hazırlanıp hükümdar Hassan bin Kebşenin geleceği yola çıktılar. Sabahın erken saatlerinde yanındakilerle birlikte hükümdar Hassan bin Kebşe onların yanına geldi. Zaten Yerbuoğulları savaş için hazırlanmışlardı. Neticede Hassan bin Kebşe ile Yerbuoğulları savaşa tutuştular. Malikoğulları Yerbu oğullarının savaştıklarını ve onların savaş esnasındaki direnme güçlerini görünce, hemen yanlarına gelip onların saflarında savaşa katıldılar ve uzun müddet savaştılar. Huşeyş bin Nimran er-Riyahı, savaş esnasında hükümdar Hassan bin Kebşenin başına vurup onu yere düşürdü ve bu darbenin tesiriyle hükümdar öldü. Bu arada Ubeyde bin Malik bin Cafer de öldürüldü. Tufeyl bin Malik ise atı Kurzül üzerinde olmasına rağmen yenildi. Diğer taraftan Amiroğullarının reisi olan Amr bin Ahvas bin Cafer de öldürüldü. Böylece AmirOğulları ve hükümdar Hassan bin Kebşenin taraftarları hezimete uğramış oldu. İslam döneminde şair Cerır, Zu-Neceb gününü anarak şu mealdeki mısraları söylemiştir:
“Zu-Neceb günü biz kendimizi savunduk, fakat Malik iyi mızrak sallayanların yanında kendisine itimat edilmeyecek birisine güvenip sarıldı. ” Zu-Neceb vakası Cebele Savaşından bir yıl sonra meydana gelmişti. Ahvas bin Cafer, oğlu Amrın ölümünden sonra bir miktar daha yaşadı, fakat oğlunun üzüntüsüne dayanamayıp öldü.