Hürmüzün oğlu olan Behram son derece halim selim, temkinli hareket eden ve halkına iyi davranan bir hükümdardı. Bir zındık olan Maniyi öldürüp derisini yüzdükten sonra içine saman doldurarak Cündey-Sabur şehrinin kapılarından birinin üzerine astırmıştı. Bundan dolayı bu kapıya Mani Kapısı adı verildi.
Behramın hükümdarlığı üç yıl, üç ay, üç gün sürdü. Amr bin Adiyy öldükten sonra, Fars hükümdarlarından Sabur bin Erdeşir ile Hürmüz bin Şabur ve Behram bin Hürmüzün dönemlerinde, Rabia, Mudar, Irak çöllerindeki diğer kabileler, Hicaz ve el-Cezire valiliklerinde Amr bin Adiyyin İmruül-Kays el-Bed adındaki oğlu bulunuyordu. İmruül-Kays, Nasr bin Rabia sülalesinden ve Farsların Arap valilerinden ilk önce hristiyanlığı kabul eden kişi idi. Uzun yıllar valilik görevinde bulunan İmruül-Kays yüz on dört yıl yaşamıştı. Onun valilik görevinin yirmi üç yıl bir ayı Sabur bin Erdeşirin hükümdarlığı döneminde, bir yıl on günü Hürmüz bin Şaburun döneminde, üç yıl üç ay üç günü Behram bin Hürmüzün döneminde ve on sekiz yılı da Behram bin Behram bin Hürmüzün hükümdarlığı döneminde geçmişti.