1714. Büsr b. Said
Hadramilerin mevlasıdır. Yezid b. Harun ondan rivayet etmiş olduğu bir hadiste “Muhammed b. İshaktan, o Salim b. Ebün-Nadrdan, o da Büsr b. Saidden” rivayet etmiş olduğunu söylemiş ve onun İbnül-Hadraminin mevlası olduğunu belirtmiştir. Büsr, Hudeyleoğullarındaki Hadramilere misafir olurdu. Büsr, Sad b. Ebu Vakkas, Abdullah b. Üneys, Zeyd b. Sabit, Ebu Hüreyre, Ebu Said el-Hudri ve Ubeydullah el-Havlaniden hadis rivayet etmiştir. Ubeydullah, Meymune bt. el-Harisin himayesinde idi. Büsr, abid ve zahid bir kişi idi. Sika, muttaki biri olup hadisleri çoktur. Basraya ihtiyacı için gitmiş; sonra Medineye dönmek istemişti. Ona, şair Ferazdak eşlik etmişti. Medineliler bunu ancak ikisini bir hevdecte gördüklerinde fark ettiler. Ferazdak şöyle derdi: “Ben Büsr b. Saidden daha hayırlı bir arkadaş görmedim.” Büsr de şöyle derdi: “Ben Ferazdaktan daha iyi bir arkadaş görmedim.” Muhammed b. Ömer şunu söylemiştir: “Büsr b. Said, Medinede Ömer b. Abdülazizin halifeliği döneminde vefat etmiştir. Vefatında 78 yaşında idi.” Bize Man b. İsa haber verdi. O da Malik b. Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Büsr b. Said vefat ettiğinde bir kefen bile bırakmamıştı. Diğer taraftan Abdullah b. Abdülmelik b. Mervan vefat ettiğinde 80 müd altın bırakmıştı. Ömer b. Abdülazize her ikisinin ölüm haberi ulaşınca, “Vallahi, her ikisinin de gideceği yer aynı ise Abdullah b. Abdülmelik b. Mervan gibi yaşamak bana daha sevimli gelmektedir.” dedi. Bunun üzerine Mesleme b. Abdülmelik ona, “Ey Müminlerin Emiri! Bu kurbanlık (kendisini kastediyor) senin ehl-i beytinin yanındadır.” dedi. O da, “Vallahi biz fazilet ehlini, faziletleriyle anmayı terk etmeyiz.” dedi.
1715. Ubeydullah b. Ebu Rafi
Peygamberin mevlasıdır. Ali b. Ebu Talibden hadis rivayet etmiş ve onun için hadis yazmıştır. Sika biri olup, çok hadis rivayet etmiştir.
1716. Muhammed b. Abdurrahman
[Muhammed b. Abdurrahman] b. Sevban. Ahnes b. Şerik es-Sekafi ailesinin mevlasıdır. Onlardan bazılarının soyu Yemene dayanmaktadır. Muhammed b. Abdurrahmanın künyesi Ebu Abdullahtır. Zeyd b. Sabit, Ebu Hüreyre, Ebu Said el-Hudri, İbn Abbas, İbn Amr, Muhammed b. İyas b. Ebül-Bükeyrden ve ayrıca annesi kanalıyla Ayşeden hadis rivayetinde bulunmuştur. Sika biri olup, çok hadis rivayet etmiştir.
1717. Humran b. Eban
Osman b. Affanın mevlasıdır. Osmandan rivayette bulunmuştur. Basraya gidip oraya yerleşmiştir. Oğlu, kendilerinin Nemir b. Kasıt b. Rebiadan olduklarını iddia etmiştir. Çok hadis rivayet eden biridir. Hadisi ile ihticac ettiklerini görmedim.
1718. Abdurrahman b. Hürmüz
[Abdurrahman b. Hürmüz] el-Arec. Künyesi, Ebu Davuddur. Muhammed b. Rebia b. el-Haris b. Abdülmuttalibin mevlasıdır. Abdullah b. Buhayne, Ebu Hüreyre ve Abdurrahman b. Abdulkariden rivayette bulunmuştur. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Bekir b. Abdullah b. Ebu Sebre anlattı. O da Osman b. Ubeydullah b. Ebu Rafiden şöyle dediğini rivayet etti: el-Arece, onun Ebu Hüreyreden rivayet ettiği hadisleri okuyan birini gördüm; şöyle diyordu: “Bu hadisi sen mi rivayet ettin ey Ebu Davud?” O da, “Evet, Abdurrahman bana anlattı; ben de sana okudum.” diyorum. O da “Evet, Abdurrahman b. Hürmüz bana anlattı, deyiver!” dedi. Muhammed b. Ömer bize haber verdi; dedi ki: Bize Abdurrahman b. Ebüz-Zinad anlattı. O da babasından ve Abdullah b. el-Fadldan şöyle dediklerini rivayet etti: Abdurrahman b. Hürmüz, İskenderiyyeye gitti ve 117 senesinde vefat edinceye kadar orada ikamet etti. Abdurrahman sika biri olup, çok hadisi vardır.
1719. Yezid b. Hürmüz
Devs kabilesinden Ebu Zübab ailesinin mevlasıdır. Künyesi Ebu Abdullahtır. Harre günü mevalinin komutanıydı. Daha sonraları vefat etmiştir. Oğlu Abdullah b. Yezid b. Hürmüz Medine fakihlerinden sayılmaktadır. Yezid, sika biri olup çok hadis rivayet etmiştir.
1720. Said b. Yesar
[Said b. Yesar] Ebül-Hubab. el-Hasan b. Ali b. Ebu Talibin mevlasıdır. Ebu Hüreyre ve İbn Ömerden hadis rivayetinde bulunmuştur. Medinede 117 senesinde vefat etmiştir. Said için Şemsenin mevlası olduğu da söylenmiştir. Şemse, Medinede Hristiyan bir kadındı ve Hasan b. Ali sayesinde Müslüman olmuştur. Said, sika biri olup çok hadis rivayet etmiştir.
1721. Selman Ebu Abdullah
[Selman Ebu Abdullah] el-Ağar. Cüheyne kabilesinin mevlasıdır. O, hikaye anlatan bir kimseydi. Ebu Said el-Hudri ve Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuştur. Muhammed b. Ömer şunu söylemiştir: Ben çocuklarından onun Ömer b. el-Hattab ile karşılaştığını söylediklerini duydum. Ancak onun dışında bunu kimseden doğrulatamadım. Sika biri olup az hadis rivayet etmiştir.
1722. Ebu Abdullah el-Karraz
Ebu Abdullah el-Karraz eskilerden biri idi. Sad b. Ebu Vakkas ve Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuştur. Sika biri olup az rivayet etmiştir.
1723. Ubeydullah b. Abdullah
[Ubeydullah b. Abdullah] b. Ebu Sevr. Nevfel b. Abdümenafoğullarının mevlasıdır.
1724. Said b. Mercane
Künyesi, Ebu Osmandır. Faziletli bir kişi idi, rivayetleri vardır. Said b. Mercane, bütün vaktini Hüseynin oğlu Aliye hasretmişti. 97 senesinde Medinede 77 yaşında iken vefat etmiştir. Sika biri olup hadisler rivayet etmiştir.
1725. Ubeyd b. Huneyn
Zeyd b. el-Hattab sülalesinin mevlasıdır. Künyesi, Ebu Abdullahtır. O, Ebu Füleyh b. Süleyman b. Ebül-Muğire b. Huneynin amcasıdır. Ebu Bekir es-Sıddık döneminde Halid b. el-Velidin Aynüttemrde esir alıp da Medineye gönderdiği kimselerden olduğu söylenmektedir. Ubeyd b. Huneyn, Zeyd b. Sabit, Ebu Hüreyre ve İbn Abbastan rivayette bulunmuştur. Sika biri olup, rivayet ettiği hadisler çok değildir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Bekir b. Abdullah b. Ebu Sebre anlattı. O da Süleym b. Yesardan şöyle dediğini rivayet etti: Bana Ubeyd b. Huneyn anlattı; dedi ki: Zeyd b. Sabite Osmanın öldürülmesini hatırlattım ve bana Araf suresini okumasını söyledim. O da “Ben ezberlemedim, sen bana oku.” dedi. Ona okudum. Ne bir elif ne de bir vav değiştirdi. Muhammed b. Ömer dedi ki: Ubeyd b. Huneyn, Medinede, 105 senesinde, 95 yaşında iken vefat etmiştir.
1726. Abdullah b. Huneyn
Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşimin mevlasıdır. Onun soyu, Medinede devam etmiştir. Oğlu İbrahim b. Abdullah b. Huneyn ilim nakleden ravilerdendir. Kendisinden ez-Zühri ve başkaları ilim almışlardır. Onlar, “Biz Abbas b. Abdülmuttalibin mevlasıyız.” derlerdi. Bu güne kadar da o soya bağlı olarak devam etmişlerdir. Huneyne Miskabın mevlası denirdi. Miskaba Mishalin mevlası, Mishala Şemmasın mevlası, Şemmasa da Abbasın mevlası denirdi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Üsame b. Zeyd el- Leysi anlatı; dedi ki: Ben, Yezid b. Abdülmelikin halifeliğe geldiği günlerde, geceleri Abdullah b. Huneynin yanına uğradım. Buna çok yakın bir zamanda da vefat etti. Az hadis rivayet etmiştir.
1727. Umeyr
Ümmül-Fadl bt. el-Haris el-Hilaliyyenin mevlasıdır. Ümmül-Fadl, Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşimin annesidir. Umeyrin künyesi Ebu Abdullahtır. Ümmül-Fadl ve İbn Abbastan rivayette bulunmuştur. Korku namazı ile ilgili rivayeti İbn Abbastan rivayet etmiştir. O, İbn Abbasın annesinin mevlasıdır. Bazı rivayetlerde “İbn Abbasın mevlası Umeyr” şeklinde geçmektedir. Bu, aslında İbn Abbasın annesinin mevlası demektir. Umeyr, 104 senesinde Medinede vefat etmiştir.
1728. Oğlu Abdullah b. Umeyr
Bazı kişiler rivayetlerinde İbn Abbasın kölesini, Ümmül-Fadlın kölesi olarak ifade ediyorlardı.
1729. İkrime
Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşimin mevlasıdır. Künyesi Ebu Abdullahtır. Bize amir b. Said Ebu Hafs haber verdi; dedi ki: Bize Sana kadısı Hişam b. Yusuf anlattı. O da Muhammed b. Raşidden şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbas vefat ettiğinde İkrime köle olarak kalmıştı. Halid b. Yezid b. Muaviye, onu Ali b. Abdullah b. Abbastan 4000 dinara satın aldı. Bu durum, İkrimeye ulaşınca, İkrime Aliye, “Sen beni 4000 dinara mı sattın?” dedi. O da, “Evet!” dedi. İkrime, “Bu, senin için hayırlı bir şey değildir. Babanın ilmini 4000 dinara satmışsın!” dedi. Ali, Halide gitti ve alışverişi bozmasını istedi. O da bozdu. Sonra da Ali, İkrimeyi azad etti. Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Şihab anlattı. O el-Ameşten, o Mücahidden, o da İbn Abbastan şunu rivayet etti: İbn Abbas kölelerini İkrime, Sümey ve Küreyb gibi Arap isimleri ile isimlendirirdi. Onlara şöyle de derdi: “Sizler evlenin. Çünkü bir köle zina ederse Allah ondan nurunu alır; sonra ya tutar ya da geri gönderir.” Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus ve arim b. el-Fadl haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Zübeyr b. el-Hırritten, o da İkrimeden şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbas ayaklarıma zincir takar; bana Kuran ve Sünneti öğretirdi. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı. O Davuddan, o da İkrimeden şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbas “Siz Allahın helak edeceği veya şiddetli bir azaba uğratacağı bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz?” ayeti okudu ve “O kavim kurtuldu mu yoksa helak mi oldu bilmiyorum?” dedi. Hadise üzerine İkrime, “Ben kavmin kurtulduğunu ona açıklamaya ve onu ikna etmeye devam ettim. İbn Abbas bana [mükafat olarak] bir elbise giydirdi.” demiştir. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize Sellam b. Miskin anlattı; dedi ki: İkrime, insanlar içinde tefsiri en iyi bilendir. Bize el-Fadl b. Dükeyn, Muhammed b. Abdullah el-Esedi ve Kabisa b. Ukbe haber verdiler; dediler ki: Bize Süfyan es-Sevri haber verdi. O Abdülmelik b. Ebu Beşirden, o da İkrimeden şöyle dediğini rivayet etti: Biz Minadan Arafata giderken İbn Abbas bana, “Bugün senin [binme] günündür.” dedi. Ben bineğe bindim; o da bana yol açtı. Bize İsmail b. İbrahim haber verdi. O Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime dedi ki: Çarşıya çıkardım, bir kelime konuşan bir adamı işitirdim. Bu, bana ilimden elli bab açardı. Bize İsmail b. İbrahim haber verdi. O Eyyubden, o da Amr b. Dinardan şöyle dediğini rivayet etti: Cabir b. Yezid bana İkrimeye sormam için sorular gönderirdi ve şöyle derdi. “İşte bu adam İkrimedir. O, İbn Abbasın mevlası olup bir ilim denizidir. Ona sorular sorunuz.” Bize İsmail b. İbrahim haber verdi. O da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: Said b. Cübeyrin şöyle dediğinden haberdar edildim: “Eğer İkrime hadisini gizleseydi, ona [hadise] ulaşmak için çok yorucu yolculuklar yapılırdı.” Bize Ubeydullah b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize Şeyban haber verdi. O da Ebu İshaktan şöyle dediğini rivayet etti: Said b. Cübeyri şöyle söylerken işittim: “İkrimeden bazı hadisler aktarıyorsunuz. Ben onun yanında olsam anlatmazdı.” İkrime geldi ve ona hadislerin hepsini anlattı. Dedi ki: Oradakiler sessiz kaldı. Said de konuşmadı. Dedi ki: Sonra İkrime kalktı ve oradakiler ona, “Ey Ebu Abdullah ne oldu?” dediler. Dedi ki: Otuz meseleyi çözdü, hadiste de isabet etti. Bize Süleyman b. Harb haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime, “Şu benim arkamdan beni yalanlayanları gördün mü? Yüzüme niye yalanlamazlar? Yüzüme karşı yalanladıklarında vallahi işte o zaman gerçekten beni yalanlamış olurlar.” dedi. Bize Süleyman b. Harb haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı; dedi ki: Bir adam Eyyuba, “Ey Ebu Bekir! İkrime itham edilir miydi?” dedi. Eyyub sustu; sonra da, “Bana gelince ben onu itham etmem.” dedi. Bize Abdullah b. İdris b. Harb haber verdi. O el-Ameşten, o da Habibden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime, Ata ve Saidin yanına uğradı. Onlara hadis anlattı. Kalktığında ben onlara, “Onun rivayet ettikleri herhangi bir şeyi reddediyor musunuz?” diye sordum. İkisi de “Hayır!” dediler. Muhammed b. Sad dedi ki: Abdürrezzak b. Hemmamdan bana haber verildi; dedi ki: Bize Mamer haber verdi; dedi ki: Eyyubden duydum; şöyle diyordu: Nerede olursa olsun İkrimeye gitmek istiyordum. Basra çarşısında idim; baktım; eşek üzerinde biri var. Onun İkrime olduğu bana söylendi. İnsanlar etrafına toplandı. Yanına gidip birkaç soru sorma imkanım oldu. Bendeki sorular bitti, eşeğinin yanına durdum. İnsanlar soruyorlardı, ben de hıfz ediyordum. Abdürrezzak dedi ki: Babamın şunu anlattığını işittim: İkrime, askerin yanına gelince Tavus ona değerli bir deve verdi. Kendisine, “Ona bir deve verdin, bu çok oldu; daha azı da ona kafi idi.” dediler. Tavus da, “Ben bu kölenin ilmini bir deveye satın aldım.” dedi. Muhammed b. Sad dedi ki: İbrahim b. Halid söyledi. O Ümeyye b. Şiblden, o da Amr b. Müslimden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime, Tavusun yanına gelince ona fiatı 60 dinar olan bir deve verdi ve “Bu kölenin ilmini 60 dinara satın almayacak mıyız?” dedi. Bize İbrahim b. Halid söyledi. O Ümeyye b. Şiblden, o Mamerden, o da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime gelince insanlar etrafında toplandı. Öyle ki, onu görmek için evin damına çıkıldı. Bize Süfyan b. Uyeyne söyledi; dedi ki: Eyyub şöyle dedi: İkrime ile ilk defa ilim meclisinde oturduğumuz zaman, bir şeyi cevaplandırdığında şöyle derdi: “Sizin Hasanınız da böyle güzel cevap veriyor mu?” Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Eyyubden, o İbrahim b. Meysereden, o da Tavustan şöyle dediğini rivayet etti: Şayet İbn Abbasın bu kölesi takvalı davranıp da hadisini gizleseydi, ona [hadise] çok yorucu yolculuklar yapılırdı. Bize Süleyman b. Harb haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi. O da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: Günah işlemeyi nezreden bir adam hakkında Said b. el-Müseyyeb ile İkrime arasında soru sormak için gidip gelen bir adam bana şunu anlattı: Said, “Böyle bir kişinin nezrini yerine getirmesi gerekir.” dedi. İkrime ise, “Yerine getirmesine gerek yoktur.” dedi. Adam Saide gitti ve İkrimenin söylediğini anlattı. Bunun üzerine Said, “İbn Abbasın kölesi, boynuna ip bağlanıp dolaştırılmadıkça bu işe son vermez.” dedi. Adam İkrimeye geldi ve bu sözü haber verdi. İkrime ona, “Sen kötü bir adamsın.” dedi. Adam ise, “Niçin kötü biriyim?” dedi. İkrime, “Bana ulaştırdığın gibi ona ulaştır. Ona, Bu nezir şeytan için mi? Yoksa Allah için mi? diye sor. Şayet Allah içindir. diye iddia ederse yalan söylemiş olur. Eğer “Şeytan içindir” derse o zaman hatasından dolayı kefaret ödemesi gerekir.” dedi. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı; dedi ki: Bize Eyyub anlattı; dedi ki: Bana bir arkadaşımız anlattı; dedi ki: Ben, Said, İkrime ve Tavus ile -zannederim Ata da dedi- birkaç kişi içinde oturuyordum. O gün söz İkrimede idi. Sanki başlarında kuş vardı; öyle dinliyorlardı. Sözünü bitirince, kimisi eliyle, “Tamam öyledir.”, kimisi de başıyla, “Tamam öyledir.” diyordu. Böylece otuz meseleyi bitirdi. Balık meselesini anlatana kadar kimse ona muhalefet etmedi. İkrime [Musa ve arkadaşının azığı olan] balığın suyun dibinde onlarla birlikte yüzdüğünü söyledi. Said b. Cübeyr ise, “Ben şehadet ederim ki, İbn Abbas, [Musa ve arkadaşının] balığı bir sepet içerisinde taşıdıklarını söylediğini işittim.” dedi. Bize Süleyman b. Harb haber verdi; dedi ki: Bize Cerir b. Hazim anlattı; dedi ki: Bize Halid b. Safvan haber verdi; dedi ki: Hasana, “Duymadın mı, İbn Abbasın kölesi Peygamberin küplerde nebiz yapmayı yasakladığını söylemektedir.” dedim. Hasan, “Vallahi! İbn Abbasın kölesi doğru söylemiştir. Peygamber, küplerdeki nebizi haram saymıştır.” dedi. Bize Şebabe b. Sevvar haber verdi. O da el-Muğire b. Müslimden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime, Horasana gelince Ebu Miclez, “Ona Celacilül-Hac ne demektir? diye sorunuz.” dedi. İkrimeye soruldu. O da, “O neresi, bu topraklar neresi? Celacilul-Hac, hacıların Arafattan Minaya yönelmesi demektir.” dedi. Ebu Miclez, onun doğru söylediğini ifade etti. Bize Şebabe b. Sevvar haber verdi; dedi ki: Bize Ebüt-Tayyib Musa b. Yesar haber verdi; dedi ki: İkrimeyi Semerkanddan gelirken gördüm. Bir eşek üzerinde idi; altında iki tane heybe veya hurç vardı. İçlerinde de ipek bulunmaktaydı. Bunları Semerkand valisi kendisine hediye etmişti. Yanında da bir hizmetçisi vardı. Yine ravi diyor ki, İkrimeden Semerkandda şunu da işittim: Kendisine, “Seni bu beldeye getiren nedir?” diye soruldu. O da, “İhtiyaç!” diye cevap verir. Bize Şebabe b. Sevvar haber verdi; dedi ki: Bize Şube haber verdi. O da İmran b. Hudeyrden şöyle dediğini rivayet etti: İkrimenin sarığını eskimiş, yırtık olarak gördüm. Ona, “Sarığımı sana vereyim mi?” diye sordum. İkrime, “Biz ancak emirlerden [hediye] kabul ederiz.” dedi. Bize Abdülvehhab b. Ata el-İcli haber verdi; dedi ki: Bize İmran b. Hudeyr haber verdi; dedi ki: Ben bir adamla birlikte İkrimeye gitmiştim. Sarığının yırtılmış olduğunu gördük. Arkadaşım ona, “Bu sarık da nedir? Bizim yanımızda sarıklar vardır.” dedi. İkrime de ona, “Biz insanlardan bir şey almayız. Biz ancak emirlerden alırız.” dedi. Ben de “Artık insan, kendisi hakkında şahit olur.” ayetini okudum. Bunun üzerine sustu. Ben, Hasanın “Ey insanoğlu! Amelin senin için daha gerçek olandır.” dediğini söyledim. O da, “Hasan doğru söylemiştir.” dedi. Muhammed b. Sad şunu söylemiştir: Ümeyye b. Halid tarafından bana haber verildi; dedi ki: Şubeden işittim; dedi ki: Halid el-Hazza şöyle dedi: Muhammedin “Bana İbn Abbastan haber verildi” dediği her şey, İkrimeden işitmiş olduklarıdır. Kendisi, el-Muhtarın Kufede bulunduğu zamanda onunla karşılaşmıştı. Bize Musa b. İsmail haber verdi; dedi ki: Bize Gassan b. Mudar Ebu Mudar anlattı. O da Said b. Yezidden şöyle dediğini rivayet etti: Biz İkrimenin yanında idik. Bize, “Size ne olmuş iflas etmişsiniz?” [Soru sormuyorsunuz!?] dedi. Haccac b. Muhammed söyledi; dedi ki: Ben Şubenin Halid el- Hazzadan şunu naklettiğini duydum; dedi ki: İkrime kendisine soru soran bir adama şöyle dedi: “Sorularını bitiren nedir?” Şube dedi ki: Sonra Eyyub bana anlattı; dedi ki: Halid el-Hazza, İkrimeye soru sormaktaydı. Bir ara sustu. İkrime ona, [Az soru soruyorsun; yanındaki sorular bitmiş] anlamında “Seni susturan nedir?” dedi. Bize Man b. İsa haber verdi; dedi ki: Bize Said b. Müslim b. Banek anlattı; dedi ki: İkrimenin kına ile boyandığını gördüm. Bize Ubeydullah b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize Hasan b. Salih haber verdi. O da Simaktan şöyle dediğini rivayet etti: İkrimenin elinde altın yüzük gördüm. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi; dedi ki: Bize Fıtr anlattı; dedi ki: İkrimenin üzerinde Züneybi bir elbise gördüm. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi; dedi ki: Bize Isam b. Kudame anlattı; dedi ki: İkrime bize, üzerinde herhangi bir izar, gömlek ve rida olmaksızın sadece tek bir cübbe ile namaz kıldırırdı. Bize Süleyman b. Harb ve arim b. el-Fadl haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: Bir adam İkrimeye, “Ey Ebu Abdullah! Nasıl sabahladın?” diye sordu. arim rivayetinde “Basura yakalanmış uyuzlu bir şekilde, şerle sabahladım.” dedi. Süleyman rivayetinde “Şerle sabahladım.” dedi. Sonra Eyyub onun hem basur, hem de uyuz olduğunu zikretti. Bize Musa b. İsmail haber verdi; dedi ki: Bize Harun el-Aver anlattı; dedi ki: Yala b. Hakimden işittim; şöyle dedi: İkrimeye, “Nasıl sabahladın?” diye soruldu. “Şerle sabahladım.” dedi. Ona, “Ey Ebu Abdullah! Niçin böyle konuşuyorsun?” diye soruldu. Dedi ki: Allah şöyle söylemiştir: “Biz sizi hayır ve şerle imtihan edeceğiz.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana İkrimenin kızı şunu anlattı: İkrime 105 senesinde, 80 yaşında iken vefat etmiştir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Halid b. el-Kasım el-Beyadi anlatı; dedi ki: İkrime ve şair Küsseyr Azze 105 senesinde aynı günde vefat ettiler. Cenaze mevkiinde her ikisinin namazı da öğle namazından sonra birlikte kılındı. İnsanlar da ,“Bugün insanların en fakihi ve en iyi şairi ölmüştür.” diyorlardı. Halid b. el-Kasımın dışındaki biri de şöyle dedi: İnsanlar görüşleri muhtelif, ölümleri bir olan bu ikisinin birleşmelerinde hayret ettiler. İkrimenin Harici olduğu zannediliyor. Allahın görülmesini [nazra görüşünü] inkar ediyordu. Küsseyr de Şii olup ricate inanmaktaydı. İkrime, İbn Abbas, Ebu Hüreyre, el-Hüseyn b. Ali ve Ayşeden hadis rivayet etmiştir. Ebu Nuaym b. el-Fadl b. Dükeyn şunu söylemiştir: İkrime 107 senesinde vefat etmiştir. el-Fadl b. Dükeynin dışındaki kimselerden İkrimenin 106 senesinde vefat ettiği de söylenmiştir. Bize Musab b. Abdullah b. Musab b. Sabit ez-Zübeyri haber verdi; dedi ki: İkrime Harici görüşünü benimsemişti. Medine valilerinden biri onu tutuklamak istedi; o da Davud b. e-Husaynın yanında saklandı; hatta orada öldü. Dediler ki: İkrime çok hadis rivayet etmiş, ilim denizlerinden bir deniz gibidir. Hadisi delil olarak kabul edilmemiştir. İnsanlar onu cerhetmişlerdir.
1730. Küreyb b. Ebu Müslim
Künyesi Ebu Rişdindir. Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalibin mevlasıdır. Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus haber verdi; dedi ki: Bize Züheyr anlattı; dedi ki: Bize Musa b. Ukbe anlattı; dedi ki: Küreyb, İbn Abbasın bir deve yükü kitaplarını bizim yanımıza koydu. Dedi ki: Ali b. Abdullah b. Abbas kitap istediğinde ona “Bana falan sahifeyi gönder.” diye yazardı. O da onu istinsah eder ve onlardan birisini ona gönderirdi. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi; dedi ki: Bize Züheyr haber verdi. O da Ebu İshaktan şunu rivayet etti: Kendisi, Küreyb ve arkadaşlarını uzun taylasanlar [boydan elbiseler] giymiş olarak ve düğmeleri de ipek brokar işlemeli olduğu halde görmüştür. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Abdurrahman b. Ebüz-Zinad anlattı. O da Musa b. Ukbeden şöyle dediğini rivayet etti: Küreyb, Medinede Süleyman b. Abdülmelik b. Mervanın hilafetinin son döneminde vefat etmiştir. Sika biri olup hasenül-hadistir.
1731. Ebu Mabed
İsmi Nafizdir. Abdullah b. el-Abbasın mevlasıdır. Bana Süfyan b. Uyeyneden haber verildi. O da Amrdan rivayet etti; dedi ki: Ebu Mabed, İbn Abbasın en istikametli mevlası idi. Muhammed b. Ömer şunu söylemiştir: Ebu Mabed, Medinede Yezid b. Abdülmelikin hilafetinin son döneminde 104 senesinde vefat etmiştir. Sika biri olup hasenül-hadistir.
1732. Şube
Abdullah b. el-Abbasın mevlasıdır. Künyesi Ebu Abdullahtır. Kendisinden İbn Ebu Zib, Medineli birkaç kişi ve başkaları rivayette bulunmuşlardır. Malik b. Enes ondan rivayet etmemiştir. Yahya b. Said el-Kattan şunu söylemiştir: Malik b. Enese, “Abdullah b. Abbasın mevlası hakkında ne düşünüyorsun?” diye sordum. Malik, “O, kurra kimselere benzememektedir. Çokça hadis rivayet etmiştir; ancak hadisi ile ihticac edilmez. İbn Ebu Zib ve diğerleri ondan hadis rivayetinde bulunmuşlardır.” dedi. Muhammed b. Ömer şunu söyledi: İbn Abbasın mevlası Şube, Hişam b. Abdülmelikin hilafeti döneminin ortalarında vefat etmiştir.
1733. Zefif
Abdullah b. el-Abbasın mevlasıdır. Hişam b. Abdülmelikin hilafeti döneminde 109 senesinde vefat etmiştir. Kendisinden Humeyd el-Arec ve başkaları rivayette bulunmuştur. Az hadis rivayet eden biridir.
1734. Ebu Ubeydullah
Abdullah b. el-Abbasın mevlasıdır. Dedi ki: Bize Veki b. el-Cerrah haber verdi. O Ali b. Salihten, o Ebu Musa et-Tahhandan, o İbn Abbasın mevlası Ebu Ubeydullahtan, o da İbn Abbastan şunu rivayet etti: İbn Abbas namazda elleri çatırdatmayı men etti.
1735. Ebu Ubeyd
Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalibin mevlasıdır.
1736. Miksem
el-Haris b. Nevfel b. el-Haris b. Abdülmuttalibin mevlasıdır. Ona, İbn Abbasın mevlası denmektedir. Çünkü devamlı onunla beraberdi, ondan rivayette bulunmuştur. Velayeti Haşimoğullarında idi. Miksemin künyesi Ebül-Kasımdır. Ümmü Selemeden sema yoluyla hadis rivayet etmiştir.
1737. Zekvan
[Zekvan] Ebu Amr. Peygamberin hanımı Ayşenin mevlasıdır. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize Ali b. el-Mübarek anlattı; dedi ki: Bize Hişam b. Urve haber verdi. O da babasından şöyle dediğini rivayet etti: Ayşenin mevlası olan Zekvan, Kureyşe imamlık yapıyordu. Arkasında da Abdurrahman b. Ebu Bekir namaz kılıyordu. Çünkü o Kuran-ı Kerimi en iyi okuyanlardandı. Bize Süleyman b. Harb ve arim b. el-Fadl haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Eyyubden, o da Abdullah b. Ebu Müleykeden şöyle dediğini rivayet etti: Ayşe, Hira ve Sebir arasında bulunuyordu. Oraya Kureyşliler gelirdi; namaz vakti geldiğinde Abdurrahman b. Ebu Bekir onlara namaz kıldırırdı. Abdurrahman olmazsa Ayşenin mevlası Zekvan namaz kıldırırdı. Muhammed b. Ömer ve başkası şunu söylemiştir: Ayşe onunla anlaşma yapmış ve “Beni defnettiğinde artık sen hürsün” demişti. Hadisleri azdır. Harre gecelerinde vefat etmiştir. 63 senesi Zilhicce ayında Yezid b. Muaviyenin hilafetinde Harre gününde öldürüldüğü kabul edilmiştir.
1738. Ebu Yunus
Peygamberin hanımı Ayşenin mevlasıdır. Ondan rivayette bulunmuştur. Kendisinden ise el-Kaka b. Hakim ve diğerleri rivayette bulunmuşlardır.
1739. Ebu Lübabe
Peygamberin hanımı Ayşenin öğrencisidir. İsmi Mervandır.
1740. Nebhan
Peygamberin zevcesi Ümmü Selemenin mevlasıdır. Onunla mükatebe yapmış; borcunu ödeyince hür olmuştur. ez-Zühri ondan iki hadis rivayet etmiştir. Nebhanın künyesi Ebu Yahyadır.
1741. Sabit
Peygamberin zevcesi Ümmü Selemenin mevlasıdır. Bize Ebu Ubeyd haber verdi; dedi ki: Bana Musa b. Ubeyde er-Rebezi anlattı; dedi ki: Ümmü Selemenin mevlası Sabit, Ömer b. Abdülazizin halifeliği döneminde, Medinede ölmüştür. Az hadis rivayet eden biridir.
1742. Nisah b. Sercis
[Nisah b. Sercis] b. Yakub. Peygamberin zevcesi ümmü Selemenin mükatebe yoluyla mevlasıdır. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O Abdurrahman b. Vessabdan, o Şeybe b. Nisahtan, o da babasından şöyle dediğini rivayet etti: Ümmü Seleme taksit taksit ödemem için benimle anlaşma yaptı. Ben, bu anlaşması silmesini, altın ve gümüş para üzerine anlaşma yapmasını arzu ettim. Öyle yaptı. Borcumu çabuk ödedim; beni serbest bıraktı. Muhammed b. Ömer şunu ifade etmiştir: Nisahtan oğlu Şeybe b. Nisahın rivayetinden başka rivayet bilmiyoruz. Oğlu Şeybe ve İbn Abbasın mevlası Ebu Cafer Yezid b. el-Kaka zamanında kıraatte Medine ehlinin imamı idiler.
1743. Abdullah b. Rafi
Peygamberin zevcesi Ümmü Selemenin azatlı mevlasıdır. Ümmü Selemeden rivayette bulunmuştur. Kendisinden Abdullah b. Ebu Yahya, Musa b. Ubeyde, Kudame b. Musa ve Cariye b. Ebu İmranın hadis dinleyecekleri zamana kadar yaşamıştır. Sika biri olup, çok hadis rivayet etmiştir.
1744. Naim b. Üceyl
Peygamberin zevcesi Ümmü Selemenin mevlasıdır. Abdullah b. Amr b. el-astan hadis rivayetinde bulunmuştur. Hadis rivayeti azdır.
1745. Kays
Peygamberin zevcesi Ümmü Selemenin mevlasıdır. Künyesi Ebu Kudamedir. Ümmü Selemeden onun oruçlu iken hacamat yaptığını rivayet etmiştir.
1746. Ebu Meymune
Peygamberin zevcesi Ümmü Selemenin mevlasıdır. Künyesi Ebu Kudamedir. Kendisinden de Devs kabilesinin mevlası Salim b. Yesar rivayette bulunmuştur. Zamanında Medinelilerin kurrası idi. Nafi b. Ebu Nuaymdan okumuştur.
1747. Kesir b. Eflah
Ebu Eyyub el-Ensarinin mevlasıdır. Bize Said b. amir haber verdi; dedi ki: Bize Hişam anlattı; dedi ki: Muhammed şöyle dedi: Uyurken rüyada Kesir b. Eflahın Harre vakasında yaralandığını gördüm. Onun öldüğünü bildim. Ben uyuyordum ve bu gördüğüm bir rüya idi. Onu, künyesi ile çağırmaktan hoşlanmadım. el-Hüzeyl b. Hafsa b. Sirin evde idi. İkisinin de künyesi aynı olduğundan el-Hüzeyli uyandırmaktan korktum. Ona ismi ile seslendim; bana cevap verdi. Ben, “Sen öldürülmüş değil misin?” diye sordum. O da, “Evet, ben öldürüldüm.” dedi. Ben, “Ne yaptınız?” dedim. O da “Hayır yaptık.” dedi. Ben, “Sizler şehidler misiniz?” dedim. O da “Hayır! Müslümanlar karşılaşıp birbirleri ile savaştıklarında, öldürülenler şehid değillerdir. Ancak bizler nüdeba [manevi şehid] oluruz.” dedi. Said dedi ki: Bana bu şekilde arkadaşlarımdan biri anlattı; ancak onu Hişamdan almadım.
1748. Kardeşi Abdurrahman b. Eflah
Ebu Eyyub el-Ensarinin mevlasıdır. Aynı zamanda Harice bt. Zeyd b. Sabit el-Ensarinin süt kardeşidir. Abdullah b. Ömer b. el-Hattabdan hadis rivayetinde bulunmuştur. 1749. Kardeşleri Muhammed b. Eflah Ebu Eyyub el-Ensarinin mevlasıdır. Aynı zamanda ondan hadis rivayetinde bulunmuştur.
1750. Amr b. Rafi
Hafsadan kendisine bir Mushaf yazdığını rivayet etmiştir. [Babası] Rafi, Ömer b. el-Hattabın mevlasıdır. Onun hakkında şöyle bir şiir söylenirdi: İnsanlara hizmet et ki, sana hizmet edilsin. O zaman Rafi ve Eslemin ortağı olursun. Onun soyu devam etmiştir. Lahm bölgesine yerleşmişlerdir. Şair, asım el- Mübersem onun çocuklarındandır.
1751. Nafi
Zübeyr b. el-Avvamın mevlasıdır. Kendisinden Musab b. Sabit b. Abdullah b. ez-Zübeyr hadis rivayet etmiştir. O döneme kadar yaşamıştır. Az hadis rivayet eden biridir.
1752. Ebu Habibe
Zübeyr b. el-Avvamın mevlasıdır. O, Zübeyrin mevlası Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaşın ve Ümmü Musa b. Ukbe bt. Ebu Habibenin dedesidir
1753. el-Cerrah
Peygamberin zevcesi Ümmü Habibe bt. Ebu Süfyan b. Harb b. Ümeyyenin mevlasıdır. Ümmü Habibeden rivayette bulunmuştur. Kendisinden Salim b. Abdullah b. Ömer ve Nafi rivayette bulunmuşlardır.
1754. Salim b. Şevval
O, Peygamberin zevcesi Ümmü Habibe bt. Ebu Süfyan b. Harb b. Ümeyyenin mevlasıdır.
1755. Salim el-Berrad
1756. Salim Ebu Abdullah
Şeddadın mevlasıdır. Salim ed-Devsi olarak tanınmaktadır. Saddan rivayette bulunmuştur.
1757. Salim b. Seleme
Sebre el-Hüzelinin babasıdır.
1758. Salim b. Serc
O, Ümmü Subeyye el-Cüheniyyeden rivayette bulunan Salim b. el- Harrabuz Ebün-Numan olarak bilinmektedir. Kendisinden Üsame b. Zeyd el-Leysi hadis rivayetinde bulunmuştur.
1759. Salim Ebül-Gays
Abdullah b. Muti el-Adevinin mevlasıdır. Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuştur. Sika olup az hadis rivayet etmiştir.
1760. Salim Sebelan
Hevazin kabilesinin Nasr b. Muaviyeoğulları boyunun mevlasıdır. Aslen Mısırlıdır. Peygamberin zevceleri ile yolculuk yapmıştır. Ayşeden hadis rivayetinde bulunmuştur.
1761. Ebu Salih es-Semman
İsmi Zekvan olup yağ satıcısıdır. Gatafan kabilesinin mevlasıdır. Kays kabilesinden Cüveyriye adında bir kadının mevlası olduğu da söylenmektedir. O, Ebu Süheyl b. Ebu Salih el-Medenidir. Kendisinden Medineli Abdullah b. Dinar, el-Kaka b. el-Hakim, Zeyd b. Eslem ve -Ebu Bekir b. Abdurrahman b. el-Haris b. Hişam el-Mahzuminin kölesi- Sümey rivayette bulunmuşlardır. Kufelilerden de el-Hakem, asım b. Ebül-Necud ve Süleyman el-Ameş kendisinden hadis rivayetinde bulunmuştur. Ebu Salih, sika biri olup çokça hadis rivayet etmiştir. Kufeye atlar ve develerle gelir, Esedoğullarına misafir olur, Kahiloğullarına imamlık yapardı. Bize Abdurrahman b. Yunus haber verdi; dedi ki: Bize Süfyan anlattı. O da Muhammed b. İshaktan şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Salih, “Ebu Hüreyreden hadis rivayet eden hiç kimse yoktur ki onların doğru mu söylüyor, yoksa yalan mı söylüyor olduğunu bilmeyeyim.” demiştir. Bize Abdurrahman b. Yunus haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Bekir b. Ayyaş haber verdi. O da asımdan şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Salihin sakalı çoktu. Onu hilallerdi. Ebu Salihin Medinede, 101 senesinde vefat ettiğini söylemişlerdir.
1762. Ebu Salih Bazam
Ümmü Hani bt. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşimin mevlasıdır. Kendisinden Simak, Muhammed b. es-Saib el-Kelbi ve İsmail b. Ebu Halid rivayette bulunmuşlardır.
1763. Ebu Salih Sumey
Abdullah b. Abbastan hadis rivayetinde bulunmuştur.
1764. Ebu Salih
Osman b. Affanın mevlasıdır, ondan hadis rivayetinde bulunmuştur.
1765. Ebu Salih el-Gifari
1766. Ebu Salih Meysere
1767. Ebu Salih
Dubaanın mevlasıdır.
1768. Ebu Salih
es-Seffahın mevlasıdır. İsmi Ubeyddir. Kendisinden Büsr b. Said rivayette bulunmuştur.
1769. Ebu Salih
Sadilerin mevlasıdır.
1770. Müslim b. Yesar
Ensarın mevlası olup, künyesi Ebu Osmandır. Kendisinden Yahya b. Said el-Ensari ve şehir ahalisinden başkaları rivayette bulunmuşlardır. Mekkeliler de kendisinden hadis rivayet etmişlerdir.
1771. Büşeyr b. Yesar
Ensardan el-Evs kabilesinin bir boyu olan Harise b. el-Harisoğullarının mevlası idi. Büyük bir şeyh ve fakih idi. Peygamberin bütün sahabilerine yetişmiştir. Mensup olduğu hane halkından olan Hariseoğullarından olan sahabilere de yetişmiştir. Onlar arasında Rafi b. Hadic, Süveyd b. en- Numan ve Sehl b. Ebu Hasme bulunmaktadır. Peygamberin Kasame hadisini onlardan rivayet etmiştir. Kendisinden Yahya b. Said el-Ensari rivayette bulunmuştur. Az hadis rivayet etmiş biridir.
1772. Nafi
Ebu Katade el-Ensarinin mevlasıdır. Salih b. Keysanın kendisinden rivayette bulunmuş olduğu Ebu Muhammeddir. Az hadis rivayet etmiş biridir.
1773. Vüheyb
Zeyd b. Sabit el-Ensarinin azatlık yoluyla mevlasıdır. Zeyd b. Sabitin katibi de olup ondan hadis rivayet etmiştir.
1774. Harmele
Zeyd b. Sabitin mevlasıdır. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Abdurrahman b. Ebüz-Zinad haber verdi; dedi ki: Harmele, Üsame b. Zeyd b. Harise el-Kelbinin mevlası idi; ancak Zeyd b. Sabit ile beraberliği çok olduğu için kendisine Zeydin mevlası denmesi daha ağır basmış oldu. ez-Zühri, ondan hadis rivayet etmiştir. Rivayeti az olan bir kişidir.
1775. Zeyd Ebu Ayyaş
Sad b. Ebu Vakkasa, beyaz buğday mukabilinde kabuksuz arpa satın almanın hükmünü soran kişidir.
1776. Humeyd b. Nafi
Safvan b. Halid el-Ensarinin mevlasıdır. Yezid b. Harun, Yahya b. Said el-Ensariden bu şekilde aktarmıştır. Safvan b. Halid el-Ensarinin Ebu Eyyub el-Ensarinin mevlası olduğunu söyleyeni de işittim. Ebu Eyyubden hadis rivayet etmiş, onunla birlikte haccetmiştir. İbn Ömerden hadis rivayetinde bulunmuştur. O, kendisinden es-Sevri, Medineli bazı kimselerin ve başkalarının hadis rivayetinde bulunduğu Eflahın babası olan Humeyddir. Haccac b. Muhammed dedi ki: Şube şöyle demiştir: Ben asım el-Ahvele had cezası uygulanan kadını sordum. Bana, Hafsa bt. Sirin olduğunu söyledi. Humeyd b. Nafi, Humeyd el-Himyeriye yazarak Zeynep bt. Ebu Selemenin hadisini zikretti. Şube, “Ben, bunu Humeyd b. Nafiden işittiğimi asım el-Ahvele söyledim. O da bana, “Sen mi işittin?” diye sordu. Ben de, “Evet, o şurda, henüz hayattadır.” dedim. Şube, “asım, onun 100 sene önce öldüğünü düşünüyordu.” dedi.
1777. Rafi b. İshak
eş-Şifa ailesinin mevlasıdır. Ebu Talhanın mevlası olduğu da söylenmektedir. Ebu Eyyubden hadis işitmiştir. Kendisinden İshak b. Abdullah b. Ebu Talha rivayette bulunmuştur.
1778. Ziyad b. Ebu Ziyad
Abdullah b. Ayyaş b. Ebu Ayyaş b. Ebu Rebia b. el-Muğire el- Mahzuminin mevlasıdır. Bize İsmail b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Malik b. Enes şöyle dedi: İbn Ayyaşın kölesi Ziyad, uzlete çekilmiş; tek başına devamlı Allahı zikreden abid bir kimse idi. Dilinde bir tutukluk vardı. Yün giyer, et yemezdi. Birkaç dirhemi vardı; onunla tedavi oluyordu. Ömer b. Abdülazizin arkadaşı idi. Halife olduğunda ona gelir ve vaz ederdi. Halife onu kendine yakın tutar, yalnız kalırlar ve aralarında çok sohbetler olurdu. Ziyadın soyu Şamda devam etmiştir. İsmail b. Ebu Halid ve başkaları ondan rivayette bulunmuşlardır.
1779. İshak
Zaidenin mevlasıdır. Sad b. Ebu Vakkas ve Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuştur. Kendisinden Ebu Salih es-Semman, Ebu Süheyl ve Bükeyr b. Abdullah el-Eşec hadis rivayetinde bulunmuşlardır.
1780. Aclan
el-Müşmailin mevlasıdır. Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuştur.
1781. Aclan
Fatıma bt. Utbe b. Rebia b. Abdüşemsin mevlasıdır. O, Ebu Muhammed b. Aclandır. Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuş; kendisinden de oğlu Muhammed ve Bükeyr b. Abdullah el-Eşec rivayette bulunmuşlardır.
1782. Cümhan
Eslem kabilesinin mevlasıdır. Ebu Hüreyreden hadis rivayet etmiş, kendisinden de Urve b. ez-Zübeyr ve Musa b. Ubeyde er-Rebezi rivayette bulunmuştur.
1783. el-Behi
İsmi, Abdullah b. Yesardır. Zübeyr b. el-Avvamın mevlasıdır. Künyesi Ebu Muhammeddir. Sonradan Kufeye gitmiş, Kufeliler kendisinden rivayette bulunmuştur. Onun ismini ve künyesini oğullarından Muhammed b. Yahya b. Muhammed b. Abdullah el-Behi haber vermiştir.
1784. Ebüs- Saib
Hişam b. Zührenin mevlasıdır. Ebu Hüreyreden hadis rivayet etmiş; kendisinden de el-Ala b. Abdurrahman b. Yakup rivayette bulunmuştur.
1785. Ebu Süfyan
Abdullah b. Ebu Ahmed b. Cahşın mevlasıdır. Ebu Said el-Hudriden hadis rivayetinde bulunmuştur. Sika bir kimse olup az hadis rivayet etmiştir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize İbn Ebu Habibe anlattı; dedi ki: Ebu Süfyan, Abdüleşheloğullarının kölesiydi. Ravi dedi ki: Ebu Süfyanın İbn Ebu Ahmed b. Cahş ile birlikteliğinin çok olmasından dolayı artık ona nispet edilmiştir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize İbn Ebu Habibe ve Harice b. Abdullah b. Süleyman b. Zeyd b. Sabit anlattılar. Onlar Davud b. el-Husayndan, o da İbn Ebu Ahmedin kölesi Ebu Süfyandan şöyle dediğini rivayet etti: Ben Ramazanda Abdüleşheloğularına namaz kıldırıyordum. Muhammed b. Mesleme ve Seleme b. Selame b. Vakş okumamı işittiler ve dinlemeye durdular. Ben o zaman bir köle idim. Onlar, “Böyle bir imamda beis yoktur.” dediler. Bize Halid b. Mahled el-Beceli haber verdi; dedi ki: Bana İbrahim b. İsmail b. Ebu Habibe anlattı. O da Davud b. el-Husayndan şunu rivayet etti: Ebu Süfyan, Ramazanda, Abdüleşheloğullarına mescidlerinde anlaşmalı köle olduğu zaman namaz kıldırıyordu. Onların arasında da Bedir gazvesine ve Akabe biatine katılan sahabiler vardı. Bize Muhammed b. Harb el-Mekki haber verdi; dedi ki: Bize İbn Ebu Habibe anlattı. O da Davud b. el-Husayndan şunu rivayet etti: İbn Ebu Ahmedin kölesi Ebu Süfyan Abdüleşheloğullarına imamlık yapıyordu. Aralarında da Peygamberin sahabilerinden Muhammed b. Mesleme ve Seleme b. Selame b. Vakş gibi insanlar vardı. Ebu Süfyan onlara imamlık yapıyordu ve kendisi anlaşmalı bir köle idi. Bize İsmail b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Bize İbrahim b. Ebu Habibe haber verdi. O da Zeyd b. Sad b. Zeyd b. Sad el-Eşheli ve Abdurrahman b. Abdurrahman b. Sabit el-Ensariden şunu rivayet etti: Ebu Süfyan, anlaşmalı bir köle olduğu halde Ramazan ayında Peygamberin sahabilerine imamlık yaptı. Ebu Süfyan sika bir kimse olup az hadis rivayet etmiştir.
1786. Sabit el-Ahnef
[Sabit el-Ahnef] b. İyad. Abdurrahman b. Zeyd b. el-Hattabın mevlasıdır. Bize Yahya b. Abbad haber verdi; dedi ki: Bize Süleyman b. Fuleyh anlattı; dedi ki: Bana Abdurrahman b. Zeyd b. el-Hattabın mevlası Sabit el-Arec b. İyad anlattı; dedi ki: Abdurrahman b. Zeydin annesi Zeynep ile evlenmiştim. Abdullah b. Abdurrahman da yoktu. Abdullah gelince beni çağırdı. Beni dövmek için kamçı ve ip hazırlamıştı. Bana, “Niçin babamın ümmü veledi ile benim bilgim ve rızamın dışında evlendin?” dedi. Ben de ona, “Onu, nikah akdine yetkisi olan kimse nikahladı. Ayrıca ben onunla gizli değil, açık bir şekilde nikahlandım.” dedim. Dedi ki: Emredildi ve adam bağlandı. Peşinden “Onu ölünceye ya da ondan ayrılıncaya kadar döveceğim.” dedi. Dedi ki: Ben de, “Onu üç talak ile boşadım; sen de buna şahit ol!” dedim. Sonra ben, bu konuda fetva sormak için Abdullah b. Ömerin yanına gittim. O bana, “Sen boşamış olmazsın.” dedi. Sonra o günlerde Mekkede bulunan İbnüz- Zübeyrin yanına fetva için gittim. Kendisine durumumu aktarınca, boşamış sayılmayacağımı ve kadınla birlikte olmamı emretti. Ben de gittim hanımı aldım ve düğün yaptım. İbn Ömer de davet ettiğim kimseler arasında gelmişti. Fuleyh dedi ki: Ben, o kadını onun yanında gördüm. Daha sonra çocukları da olmuştu. Bize Ali b. Abdullah b. Cafer anlattı; dedi ki: Bize Süfyan anlattı. O da Ziyad b. Saddan şöyle dediğini rivayet etti: Ben Sabit el-Arece Ebu Hüreyreden nerede hadis işittiğini sorduğumda bana şunu söyledi: “Benim efendim beni Cuma günü Mescidde bir yer tutmak için gönderirdi. Ebu Hüreyre de o sırada oraya gelir ve namazdan önce insanlara hadis rivayet ederdi.” Muhammed b. Ömer şunu söylemiştir: Abdullah b. Abdurrahmanın Sabit el-Ahnefin hanımını boşaması için zorladığı gün Medine valisi, Abdullah b. ez-Zübeyrin valilerinden Cabir b. el-Esved idi. Malik b. Enes, bu hadisi Sabit el-Ahneften işitmiştir.
1787. Abdurrahman b. Yakub
O, Ebül-Ala b. Abdurrahmandır. Hurakanın mevlasıdır. Ebu Hüreyreden hadis rivayetinde bulunmuştur.
1788. Nuaym b. Abdullah
[Nuaym b. Abdullah] el-Mücmir. Ömer b. el-Hattabın azatlı mevlasıdır. Ebu Hüreyre, Muhammed b. Abdullah b. Zeyd b. Abdürabbih el-Ensari ve Ali b. Yahya ez-Zürakiden hadis rivayet etmiştir. Sika bir ravi olup pek çok rivayeti bulunmaktadır.
1789. Şürahbil b. Sad
Ensarın mevlasıdır, künyesi Ebu Saiddir. Yaşlı biri idi. Zeyd b. Sabit, Ebu Hüreyre, Ebu Said el-Hudri ve Peygamberin ashabının genelinden hadis rivayet etmiştir. Çok uzun yaşamış; ihtilata uğrayıp epeyce muhtaç bir duruma düşmüştür. Pek çok hadisi var olup, hadisleri ile ihticac edilmemektedir.
1790. Davud b. Ferahic
Kureyş kabilesinin mevlasıdır. Muhammed b. Ömer şunu söylemiştir: Ben onun Mahzum kabilesinin mevlası olduğunu düşünüyorum. Ebu Hüreyre ve Ebu Said el-Hudriden hadis rivayetinde bulunmuştur. Çok önceleri vefat etmiştir. Rivayet ettiği hadisler bulunmaktadır. Bize Abdülmelik b. Ömer Ebu amir el-Akadi haber verdi; dedi ki: Bize Şube anlattı. O da Davud b. Ferahicden şöyle dediğini rivayet etti: “Bana Efendim Süfyan hadis anlattı.”
1791. Ebül-Velid
Amr b. Hıdaşın mevlasıdır. Ebu Hüreyreden rivayeti vardır.
1792. Ebül-Hasan el-Berrad
Nevfeloğullarının mevlasıdır. Kendisinden ez-Zühri rivayette bulunmuştur.
1793. Abdullah b. Dare
Osman b. Affan ailesinin mevlasıdır. Kendisinden ez-Zühri rivayette bulunmuştur.
1794. Ata
İbn Sibaın mevlası olup künyesi Ebu Mansurdur. Kendisinden ez-Zühri rivayette bulunmuştur.
1795. el-Hakem b. Mina
Ebu amir er-Rahib ailesinin mevlasıdır. Oğlu şunu anlatıyordu: Ebu amir onu, Ebu Süyfan b. Harba hibe etmişti. Ebu Süfyan onu Abbas b. Abdülmuttalibe sattı. Abbas da onu azat etti. Onun soyundan kalanlar, Abbasın velayetinde devam etmektedirler. [el-Hakemin babası] Mina, Peygamber ile birlikte Tebuk savaşına katılmıştır.
1796. Ziyad b. Mina
Eşcaın mevlasıdır. Abdülhamid b. Cafer kendisinden rivayette bulunmuştur.
1797. Kardeşi Said b. Mina