"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Sad el-aşire b. Malik b. Üded b. Zeyd b. Yeşcüb b. Arib b. Zeyd b. Kehlan b. Sebe b. Yeşcüb b. Yarub b. Kahtandan olanlar

Sad, ömrü uzun ve çocukları çok olduğu için “Sad el-Aşire” diye isimlendirilmiştir. Çocukları ve torunları 300 kişiydi. Onlarla beraber bir yere gittiğinde “Bunlar kim?” diye kendisine sorulunca onlara nazar değer korkusuyla “Benim aşiretimdir.” diye cevap verirdi. Sad el-Aşirenin annesi Mudarın Cufi b. Sad el-Aşire boyundan Seleme bt. Mansur b. İkrime b. Hasafe b. Kays b. Aylandır. Müleykenin İki Oğlu: Cufi kabilesine mensupturlar. Allah Resulüne  elçi olarak gelmişlerdir. O iki oğul, şunlardır:

1288. Kays b. Seleme
[Kays b. Seleme] b. Şerahil b. eş-Şeytan b. el-Haris b. el-Asheb. Onun adı Avf b. Kab b. el-Haris b. Sad b. Amr b. Zühl b. Merran b. Cufidir.

1289. Seleme b. Yezid
[Seleme b. Yezid] b. Meşcea b. el-Mücemmi b. Malik b. Kab b. Sad b. Avf b. Harim b. Cufi. Anneleri Harim b. Cufioğullarından Müleyke bt. el-Hulv b. Maliktir. Bize Hişam b. Muhammed b. es-Saib b. el-Kelbi haber verdi. O babası ve Ebu Bekir b. Kays el-Cufiden şöyle dediklerini rivayet etti: Cufiler Cahiliye döneminde yürek yemeyi haram sayarlardı. Onlardan anne bir kardeş olan -ki anneleri Harim b. Cufioğullarından Müleyke bt. el-Hulv b. Maliktir- Merran b. Cufioğullarından Kays b. Seleme b. Şerahil ile el-Harim b. Cufioğullarından Seleme b. Yezid b. Meşcea b. Mecma Resulallaha  elçi olarak gelip Müslüman oldular. Allah Resulü  onlara şöyle dedi: “Sizin yürek yemediğinizi duydum.” Onlar “Evet!” dediler. Bunun üzerine Allah Resulü  “Onu yemeden Müslümanlığınız kemale ermez.” buyurdu ve onlara bir yürek getirilmesini istedi. Getirilen yürek kızartıldı. Sonra onu Yezid b. Selemeye uzattı. Onu alındığında eli titredi. Allah Resulü  ona “Onu ye!” demişti. O da yedi ve şöyle dedi: İstemeye istemeye yedim yüreği, Ona dokunduğunda parmaklarım titredi! Allah Resulü , Kays b. Selemeye şöyle yazılı bir belge verdi: “Muhammed Resulallahtan  Kays b. Seleme b. Şerahile… Ben, seni Merran ve mevalisinden, Harim ve mevalisinden, Külab ve mevalisinden namaz kılan, zekat veren, malının sadakasını verip temizleyen kimselere vali tayin ettim.”-Külab kabilesinin kolları Evd ve Zübeyddir. Harim kabilesinin kolları ise Sadul-Aşire, Zeydullah b. Sad, aizullah b. Sad, el- Haris b. Kaboğullarından Salaoğullarıdır.- Sonra bu iki kardeş şöyle dediler: “Ey Allahın Resulü! Annemiz Müleyke bt. el-Hulv sıkıntıda olan kişinin sıkıntısını giderir, çaresizi doyurur, fakire merhamet ederdi. Ancak kendisinin doğurduğu küçücük bir kız çocuğunu diri diri toprağa gömmüş birisi olarak öldü. Onun durumu ne olacak?” Allah Resulü  “Gömen de gömülen de ateştedir.” dedi. İkisi de kızarak kalktılar. Allah Resulü  “Bana geri dönün! Benim annem de sizin annenizle beraberdir.” dedi. Onlar Resulallahın  söylediklerini kabul etmekten kaçındılar ve şöyle söylenerek gittiler: “Vallahi bize yürek yediren ve annemizin ateşte olduğunu iddia eden bir adam tabi olunmaya layık değildir.” Derken bir müddet yol aldıklarında Allah Resulünün  bir sahabisiyle karşılaştılar. Onun yanında bir grup zekat devesi vardı. Onu bağladılar ve develeri sürüp götürdüler. Haber Allah Resulüne  ulaşınca şu sözüyle beddua ettiği kişilerle birlikte onları lanetledi: “Allah Rale, Zekvana, Asiyyeye, Lihyana, biri Harim diğeri Merran kabilesine mensup olan Müleykenin iki oğluna lanet etsin!”

1290. Ebu Sebre
İsmi, Yezidb. Malik b. Abdullah b. ez-Züeyb b. Seleme b. Amr b. Zühl b. Merran b. Cufidir. Allah Resulüne , iki oğlu Sebre ve Aziz ile birlikte heyet halinde geldi. Allah Resulü , Azize “İsmin ne?” diye sordu. O da “Aziz” dedi. Allah Resulü  “Allahtan başka Aziz yok, sen Abdurrahmansın!” dedi. Akabinde üçü birden Müslüman oldu. Ebu Sebre, “Ey Allahın Resulü! Ellerimde bineğimin yularını tutmamı engelleyen bir yara var.” dedi. Allah Resulü , bir kase getirilmesini istedi. Onunla yaranın üstüne vurup meshetmeye başladı. Böylece yara iyileşti. Allah Resulü , ona ve iki çocuğuna dua etti. Ebu Sebre, “Ey Allahın Resulü! Kavmimin Yemendeki vadisini bana tahsis et!” dedi. Oraya Cerdan deniyordu. Peygamber  onun istediğini yaptı. Ebu Sebre, kendisine 2.500 [dirhem] atiyye tahsis edilenlerdendi. Haccac b. Yusuf, Ebu Sebrenin oğlu Abdurrahmanı Isbahana vali tayin etti. O, el-Ameşin arkadaşı olan fakih Ebu Hayseme b. Abdurrahmandır. Bize Ubeydullah b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize İsrail haber verdi. O Ebu İshaktan, o da Haysemeden şöyle dediğini rivayet etti: Dedem Ebu Sebre Medineye gelmiş. Akabinde babam doğmuş. Dedem ona “Aziz” ismini vermiş. Bunu Allah Resulüne , bildirince Allah Resulü , “Hayır, o Abdurrahmandır.” buyurmuş. Bize Hişam Ebül-Velid et-Tayalisi haber verdi; dedi ki: Bize Şube haber verdi. O da Ebu İshaktan şöyle dediğini rivayet etti: Haysemeyi duydum, şöyle diyordu: “Babam doğduğunda dedem ona Aziz ismini vermiş. Dedem Allah Resulüne  gelip bunu ona bildirmiş. Bunun üzerine Allah Resulü , “Ona Abdurrahman ismini ver!” demiş.