"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Beni huzeyme b. Müdrike b. İlyas b. Mudarın kolu olan beni esedden olanlar

1134. Tuleyha b. Huveylid
[Tuleyha b. Huveylid] b. Nevfel b. Nadle b. el-Eşter b. Hacvan] b. Fakas b. Tarif b. Amr b. Kuayn b. el-Haris b. Salebe b. Dudan b. Esed b. Huzeyme b. Müdrike b. İlyas b. Mudar. Tuleyha gücü, cesareti ve savaş konusundaki yetenekleriyle 1.000 süvariye denk sayılıyordu. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Hişam b. Sad anlattı. O da Muhammed b. Kab el-Kuraziden şöyle dediğini rivayet etti: 9. yılda Esedoğullarından bir grup Resulallaha  geldi. Onların arasında Tuleyha b. Huveylid de vardı. Resulallah  arkadaşlarıyla Mescidde oturuyordu. Selam verdiler, sözcüleri dedi ki: “Ey Allahın Resulü! Bizler Allahın birliğine ve ortağının olmadığına; senin de onun kulu ve elçisi olduğuna şehadet ederiz. Bize kimseyi göndermediğin halde biz kendiliğimizden sana geldik. Kavmimizden geride kalanlara kefiliz.” Bunun üzerine Allah şu ayeti indirdi: “Onlar İslama girdikleri için seni minnet altına sokuyorlar. De ki: Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın. Eğer doğru kimselerseniz bilesiniz ki, sizi imana erdirdiği için asıl Allah size lütufta bulunmuştur.”] Dediler ki: Taşra halkından bazıları dinden döndüklerinde Tuleyha ve kardeşi Seleme de Esedoğullarıyla birlikte dinden döndü. Tuleyha peygamberlik iddiasında bulundu. Halid b. el-Velid, Buzahada] onlarla karşılaştı ve onları yendi. Tuleyha Şama kaçtı. Gassanilerden Cefne ailesine sığındı. Ebu Bekirin vefatından sonra ihramlı bir şekilde Mekkeye hac için geldi. Ömer onu gördüğünde “Ey Tuleyha! Ukkaşe b. Mıhsan ve Sabit b. Akram gibi iki salih insanın ölümünden sonra seni sevmiyorum.” O ikisi Halid b. el-Velidin öncüleriydi. Tuleyha b. Huveylid ve kardeşi Seleme onlarla karşılaşmış ve öldürmüşlerdi. Bunun üzerine Tuleyha dedi ki: “Ey Müminlerin Emiri! İki adam ki, Allah benim elimle onlara ikram etmiştir; onların elleriyle beni aşağılamamıştır. Bütün evler sevgi üzerine bina edilmemiştir. Ancak temiz bir sayfa açılmıştır. İnsanlar kine rağmen el sıkışıyorlar.” Tuleyha gerçek anlamda Müslüman olmuştur. Kimse onun Müslümanlığına bir eleştiride bulunmamıştır. Müslümanlarla birlikte Kadisiyye ve Nehavend savaşlarına katılmıştır. Ömer onlara mektupta şöyle demiştir: “Savaş konusunda Tuleyhaya danışın; ama herhangi bir konuda ona yetki vermeyin!”

1135. Vabisa b. Mabed el-Esedi
Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Hişam b. Sad anlattı. O da Muhammed b. Kab el-Kuraziden şöyle dediğini rivayet etti: Esedoğullarından on kafile Resulallaha  geldi. Aralarında Vabisa b. Mabed el-Esedi de vardı. Hepsi Müslüman oldular. Bu olay hicretin 9. yılında oldu. Muhammed b. Ömer dedi ki: Vabisa, Resulallahın  sohbetinde bulundu. Ondan şu rivayet nakledilmiştir: “O, safların ardında tek başına namaz kıldı. Bunun üzerine Resulallah  namazını iade etmesini emretti.” Vabisa Müslüman olup kavminin topraklarına dönenlerdendi. Daha sonra Cezire bölgesine gitti ve oraya yerleşti. Ölene dek orada yaşadı. Orada onun soyundan gelenler mevcuttur. Halife Harun er-Reşid zamanında Rakka kadılığı yapan Abdurrahman b. Sahr onun soyundandır.

1136. Hadrami b. amir
[Hadrami b. amir] b. Mücemmi b. Mevele] b. Hemmam b. Dab b. el- Kayn b. Malik b. Malik b. Salebe b. Dudan b. Esed b. Huzeyme b. Müdrike b. İlyas b. Mudar. Malik b. Malik b. Salebe, “ez-Zenye”] diye bilinen kişidir. Annesi Selma bt. Malik b. Ganm] b. Dudan b. Esed, küçükken onu oynatır ve şöyle derdi: “Rabibi zenyeti fedeytü ene zenyeti -Bu büyüttüğüm çocuğum, benim Zenyemdir [son çocuğumdur]. Ben Zenyeme kurban olurum.”] Bu yüzden, o bu isimle anılmıştır. Hadrami b. amir kendi kabilesinden bir grup insanla Resulallaha  gelmiştir. Resulallah  onlara “Siz kimsiniz?” diye sordu. “Esedoğullarındanız.” dedi. “Hangi Esedoğulları?” deyince, “Zenyeoğullarındanız.” diye cevap verdiler. Resulallah , “Siz Reşde [nesebi sahih olan]oğullarındansınız.” diye buyurunca, onlar “Babalarının isminden yüz çeviren Muhavvele [ismi değiştirilmiş]oğulları gibi olmak istemiyoruz.” demişlerdir. Muhavveleoğulları, Abdullah b. Gatafanoğullarıdır. Bir heyet olarak Peygambere  gelmişlerdi. “Siz kimsiniz?” diye sorunca onlar, “Abdüluzza b. Gatafanoğullarındanız.” dediler. Resulallah  “Siz Abdullah b. Gatafanoğullarısınız.” dedi. Onlar da buna razı oldular ve bundan sonra “Muhavveleoğulları” diye anıldılar. Resulallah  Hadramiye sordu: “Kurandan birşey okur musun?” Ravi dedi ki: Bunun üzerine o, Ala suresinin ilk üç ayetini okudu] ve ardından şunları ekledi: ] Bunun üzerine Resulallah  şöyle buyurdu: “Ona sakın ilave yapma! O şafiye ve kafiyedir [şifa veren ve yeterli olandır].” Bütün bunları bize Hişam b. Muhammed b. es-Saib el-Kelbi babasından rivayetle haber vermiştir. O şöyle demiştir: “Hadrami b. amir şair idi. Onun hakkında Zeyd el-Hayl et-Tai, şöyle demiştir: Şayet Hadrami benim komşum olsaydı, Hayl kabileleri mızrak ve miğfer kuşanırdı.

1137. el-Haris b. Kays el-Esedi
Müslüman olduğunda dokuz hanımı vardı. Resulallah  onlardan dördünü seçmesini emretti. O, Kays b. er-Rebi el-Esedinin dedesidir.

1138. Dırar b. el-Ezver
el-Ezverin ismi, Malik b. Evs b. Cezime b. Rebia b. Malik b. Salebe b. Dudan b. Eseddir. Dırar, şair olan savaşçı bir süvariydi. Müslüman olunca şöyle demiştir: Kadehi, şarkıcıları ve şarabı Allah için terk ettim. el-Muhabber adlı atımı koşturmam, Ve tüm çabam müşriklere karşı savaşmak içindir. Cemile dedi ki: Bizi harcadın ve aileni parça parça attın. Ey Rabbim! Alış-verişimde yanılmayayım! Ailemi ve malımı rızana karşılık sattım. Resulallahtan  sağmal hayvanlarla ilgili “Sütün memede kalan az miktarını sağmak için uğraşma, bırak!” hadisini Dırar b. el-Ezver rivayet etmiştir. Yemame savaşına katılmıştır. Büyük bir gayretle savaşırken bacakları kopmuş, savaşa sürünerek devam etmiştir. Sonunda atların ayaklarının altında kalarak can vermiştir. Muhammed b. Ömer dedi ki: Muhammed b. Cafer dedi ki: Dırar, Yemamede yaralı bir halde kaldı. Halid, Dırar ölünce oradan ayrılmaya razı olmuştur. Mimi kasidesini [kafiyesi mim harfli] orada söylemiştir. Muhammed b. Ömer “Bu haberin doğruluğu bize göre sabittir.” demiştir.

1139. Hureym b. Fatik
el-Fatik, Hureymin dedesinin dedesidir. O, Hureym b. el-Ahram b. Şeddad b. Amr el-Fatikdir. [Onun dedesinin dedesi olan] el-Fatik ise, el- Kuleyb b. Amr b. Esed b. Huzeymedir. Hureym, şair olan Ebu Eymen b. Hureymdir. eş-Şabi, Eymen b. Hureymin şöyle dediğini rivayet etmektedir: “Babam ve amcam Bedir gazvesine katılmışlardır. Benden de [herhangi bir Müslümanla] savaşmamam üzere söz almışlardır.” Muhammed b. Ömer dedi ki: “Bu bizim bilmediğimiz bir şeydir. Siret bilen herhangi bir kişi de o ikisinin Bedir gazvesine katıldığını veya Uhud ya da Hendek gazvelerine katıldığı bilgisine sahip değildir. Aslında o ikisi Mekke fethinden sonra Beni Esed Müslüman olunca, Müslüman olmuşlar ve daha sonra da Kufeye gidip oraya yerleşmişlerdir. Bize Abdullah b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize İsrail haber verdi. O Ebu İshaktan, o Şemir b. Atıyyeden, o da Hureym b. Fatikten şöyle dediğini rivayet etti. Yine bize Muhammed b. Abdullah el-Esedi haber verdi. O Yunus b. Ebu İshaktan, o Şemir b. Atıyyeden, o da Hureym b. Fatikten şunu rivayet etti: Resulallah , Hureyme geldi ve dedi ki: “Ey Hureym! Sende iki özellik var. Onlar olmasa tam adam olacaksın.” Hureym, “Anam babam feda olsun. Nedir onlar? Bana birini söyle yeter!” deyince Allah Resulü  “Saçlarını uzatıyorsun, eteklerini uzun yapıyorsun.” dedi. Bunun üzerine saçlarını kesti, eteklerini kısalttı. Onun kardeşi Sebre b. Fatik el- Esedidir.

1140. Amr b. Şes
[Amr b. Şes] b. Ebu Beli. [Ebu Belinin] Adı Ubeyd b. Salebe b. Züeybe] b. Malik b. el-Haris b. Sad b. Salebe b. Dudan b. Eseddir. O Şair idi. Bize Malik b. İsmail Ebu Gassan el-Nehdi haber verdi; dedi ki: Bize Mesud b. Sad anlattı; dedi ki: Bize Muhammed b. İshak anlattı. O el- Fadl b. Makıldan, o Abdullah b. Niyar el-Eslemiden, o da Amr b. Şesten şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah  bana dedi ki: “Gerçekten bana eziyet ettin.” Ben “Ey Allahın Resulü! Sana eziyet etmek istemem.” deyince o da “Aliye eziyet eden bana eziyet etmiş olur.”dedi.