409. Ayyaş b. Ebu Rebia
[Ayyaş b. Ebu Rebia] b. el-Muğire b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum. Annesi, Temimoğullarından Esma bt. Muharribe b. Cendel b. Übeyr b. Nehşel b. Darimdir. O, Ebu Cehilin anne bir kardeşidir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Salih anlattı. O Yezid b. Rumandan rivayet etti; (Yezid) dedi ki: Ayyaş b. Ebu Rebia, Resulallahın Darül-Erkama girmesinden ve orada davette bulunmasından önce Müslüman oldu. Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömer dedi ki: Ayyaş b. Ebu Rebia, İkinci Habeşistan hicretine katıldı. Beraberinde hanımı Esma bt. Seleme b. Muharribe b. Cendel b. Übeyr b. Nehşel b. Darim de vardı. Esma onun için Habeşistanda Abdullah b. Ayyaşı doğurdu. Musa b. Ukbe ve Ebu Maşer ise, onu kitaplarında Habeşistana çıkanlar içerisinde zikretmedi. Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömer dedi ki: Sonra Ayyaş b. Ebu Rebia, Habeşistandan Mekkeye gelip orada (kalmaya) devam etti. Nihayet Resulallahın ashabı Medineye hicret için çıktı. O da onlarla beraber çıktı ve Ömer b. el-Hattaba refakat etti. Kubaya indiğinde ise, ona anne bir kardeşleri olan -Hişamın oğulları- Ebu Cehil ve el-Haris gelip Mekkeye geri dönmesi için ısrar ettiler. Nihayet onu Mekkeye döndürüp onu bağladılar ve hapsettiler. Sonra bunun ardından kurtulup Medineye geldi. Orada Peygamberin ruhu kabzedilinceye kadar kaldı. (Müteakiben) Şama çıktı ve de cihad etti. Sonra Mekkeye geri dönüp orada ölünceye kadar ikamet etti. Oğlu Abdullah ise Medineden ayrılmadı.
410. Seleme b. Hişam
[Seleme b. Hişam] b. el-Muğire b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum. Annesi, Dubaa bt. amir b. Kurt b. Seleme b. Kuşeyr b. Kab b. Rebiadır. Seleme, Mekkede Müslümanlığı eski olan bir kişi idi ve -Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömerin rivayetine göre- Habeşistana hicret etti. Musa b. Ukbe ve Ebu Maşer ise onu ziktetmemiştir. Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömer dedi ki: Sonra Seleme b. Hişam Habeşistandan Mekkeye geri döndü. Ebu Cehil onu hapsetti, ona vurdu, onu aç ve susuz bıraktı. Resulallah da ona dua etti. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı; dedi ki: Bize Ali b. Zeyd haber verdi. O Ubeydullah b. İbrahim el-Kureşi ve İbrahim b. Ubeydullah el-Kureşiden, onlar da Ebu Hüreyreden şunu rivayet etti: Peygamber her namazın arkasında şöyle dua ediyordu: “Allahım! Seleme b. Hişamı, Ayyaş b. Ebu Rebiayı, el-Velidi ve hiçbir çareye gücü yetmeyen ve (hicret için) hiçbir yol bulamayan Müslümanların zayıflarını kurtar!” Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi; dedi ki: Bize İbn Uyeyne anlattı. O ez-Zühriden, o Said b. el-Müseyyebden, o Ebu Hüreyreden rivayet etti; (Ebu Hüreyre) dedi ki: Peygamber sabah namazında başını rükudan kaldırdığında şöyle dedi: “Allahım! el-Velid b. el-Velidi, Seleme b. Hişamı, Ayyaş b. Rebiayı ve Mekkedeki mazlumları kurtar. Allahım! Mudar üzerinde baskını ağırlaştır. Allahım! Onu, Yusufun (kıtlık) seneleri gibi, (kıtlık) seneleri yap.” Bize İsmail b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Bize İbrahim b. Ebu Habibe anlattı. O Davud b. el-Husayndan şunu rivayet etti: Resulallah sabah vaktinde şöyle dua etti: “Allahım! Müminlerden mazlum olanları kurtar. Allah, -Allaha ve Resulüne isyan etmiş olan- Adal, Lihyan, Ril, Zekvan ve Usayyeye lanet etsin!” Muhammed b. Ömer dedi ki: Resulallah ; Seleme b. Hişam ve Ayyaş b. Rebia için dua ediyordu. O ikisi Mekkede mahpus bulunuyorlardı ve Habeşistan Muhacirlerinden oldular. el-Velid b. el-Velid, kavminin dininde idi. Bedire müşriklerle beraber katılıp esir edildi ve kendini fidye vererek kurtardı. Sonra Müslüman oldu ve Mekkeye geri döndü. Kavmi onun üzerine çullanıp onu Ayyaş b. Ebu Rebia ve Seleme b. Hişam ile beraber hapsettiler. Resulallah da duada onu o ikisine kattı. Sonra Seleme b. Hişam serbest kalıp Medinede Resulallaha ulaştı. Bu, Hendekten sonra oldu. Onun annesi şöyle dedi: Ey Allahım! Kusursuz Kabenin Rabbi! Her düşmana karşı Selemeye zafer kazandır! Onun kapalı (anlaşılmaz) işlerde iki eli vardır; Kendisiyle lütufta bulunduğu bir avucu ve nimet veren bir avucu. O, Resulallahın ruhu kabzedilinceye kadar onunla beraber kalmaya devam etti. Ebu Bekir orduları Rumlara karşı cihad sebebiyle gönderdiği vakit, Müslümanlarla beraber Şama çıktı. Seleme b. Hişam, Mercüssufferde, 14 senesi Muharrem ayında şehit olarak öldürüldü. Bu, Ömer b. el-Hattabın halifeliğinin başlangıcında olmuştur.
411. el-Velid b. el-Velid b. el-Muğire
[el-Velid b. el-Velid b. el-Muğire] b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum. Annesi, Becile kabilesinden Ümeyme bt. el-Velid b. Uşi b. Ebu Harmele b. Ureyc b. Cerir b. Şak b. Sabtır. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize İbrahim b. Cafer anlattı. O babasından rivayet etti; (babası) dedi ki: el-Velid b. el-Velid b. el-Muğire, kavminin dininde kalmaya devam etti ve onlarla beraber Bedire çıkıp o gün esir edildi. Onu Abdullah b. Cahş esir etti. (Onu esir edenin) Ensardan Mazini olan, Selit b. Kays olduğu da söylenir. Onun fidyesi konusunda, -el-Velid b. el-Muğirenin oğulları olan- iki kardeşi Halid ve Haşim geldi. Abdullah b. Cahş (tekliflerini) kabul etmedi. Nihayet ikisi onu 4000 (dirheme) kurtardılar. Halid, bu (rakama) çıkılmamasını istemeye başladı. Haşim, Halide şöyle dedi: O, senin annenin oğlu değil! Vallahi şayet (Abdullah) onun hakkında ancak şu şu (kadar) olur diye ısrar etseydi, elbette yapardım! Şu da söylenir: Peygamber onu, (ancak) babası el-Velid b. el-Muğirenin şikkesi (taşınan ve giyilen silahı) karşılığında (fidye ile) serbest bırakmakta ısrar etti. (Ama) Halid bunu reddetti. Hişam b. el-Velid ise buna boyun eğdi. Çünkü el-Velid onun anne-baba bir kardeşi idi. Şikke ise, geniş bir zırh yelek, bir kılıç ve bir miğferdi. Bu, 100 dinar olarak belirlendi. İkisi buna boyun eğdiler ve onu teslim ettiler. Bu tahsil edildiğinde ise ikisi, el-Velidi çıkardılar. Nihayet onu Zülhuleyfeye getirdiler. el-Velid onlardan kurtuldu. (Sonra) Peygambere gelip Müslüman oldu. Bunun üzerine Halid ona şöyle dedi: Madem bu senin görüşün idi. Bu senin fidye ile kurtarılmandan ve babamızın (miras kalan) kahramanlığını elimizden çıkarmandan önce olmalı değil miydi de, Muhammede tabi oldun? O da şöyle dedi: Sayesinde kavmimin kendisini kurtardığı şeyin (fidyenin) benzeriyle kendimi kurtarıncaya kadar Müslüman olacak değildim. Kureyş de, Muhammede ancak fidye vermekten kaçmak için tabi oldu demez! Sonra ikisi -el-Velid onlar için sıkıntı çıkarmadan- onu Mekkeye getirip Mekkede, Müslümanlık yönünden kendisinden daha eski olan Mahzumoğullarından bir grupla beraber hapsettiler. (Bunlar) Ayyaş b. Ebu Rebia ve Seleme b. Hişamdı. Bu iki kişi Habeşistan Muhacirlerinden olup Resulallah kendileri için Bedirden önce dua etti. Bedirden sonra ise onlarla beraber el-Velid b. el-Velid için dua etti. Bu üç kişiye birlikte üç sene dua etti. O (ravi) şunu dedi: Sonra el-Velid b. el-Velid, prangadan kurtulup Medineye geldi. Resulallah ona, Ayyaş b. Ebu Rebia ve Seleme b. Hişamın durumunu sordu. O da şöyle dedi: Onları baskı ve şiddet içerisinde bıraktım. Onlar bir pranga içerisindedir. İkisinden birinin ayağı, arkadaşının ayağı ile beraberdir! Resulallah da ona şöyle dedi: “Mekkede demircinin (el-Kayn) (evinde) konaklayıncaya kadar acele et (yola koyul) -zira o Müslüman olmuştur-; onun yanında gizlen ve Ayyaş ve Selemeye ulaşmanın peşinde ol. O ikisine, Resulallahın elçisi olduğunu haber ver. Kendilerine, çıkıncaya kadar acele etmelerini (yola koyulmalarını) söyle.” el-Velid dedi ki: Bunun üzerine bunu yaptım. O ikisi çıktılar. Ben de onlarla beraber çıktım. Onları aranmadan (ele geçirilmek istenmeden) ve fitneden (işkenceden) korkarak sevkediyordum. Nihayet Medinenin Zahru Harresine vardık. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Yahya b. el- Muğire b. Abdurrahman b. el-Haris b. Hişam anlattı; dedi ki: el-Velid b. el-Velid, Medineden Ayyaş b. Ebu Rebia ve Seleme b. Hişama çıkıp gittiğinde, ikisi onunla beraber çıktılar. Haber Kureyşe ulaştı da, Halid b. el-Velid, beraberinde kavminden bir grup olduğu halde çıktı. (Bunlar) nihayet Usfana ulaştılar. (Ama) onlar hakkında ne bir iz, ne bir haber elde edebildiler. Topluluk (el-Velid ve arkadaşları) ise deniz yolunu tutmuşlardı. Nihayet Emece çıktılar (ki bu), Peygamberin Medineye hicret ettiği vakit izlediği yoldur. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Abdullah anlattı. O ez-Zühriden, o Urveden rivayet etti. Muhammed b. Sad şöyle dedi: Muhammed b. Ömer dedi ki: (Yine) bize İbrahim b. Cafer haber verdi. O babasından rivayet etti. İkisi (Urve ve Cafer) dediler ki: Seleme b Hişam, Ayyaş b. Ebu Rebia ve el-Velid b. el-Velid, – Resulallaha hicret (etmeye niyet) ederek- çıktılar. Kureyşten bir kısım insanlar onları geri getirmek için onların peşlerine düştü. [O dedi ki:] (Ama) onlara güç yetiremediler. Onlar Zahrul-Harrede oldukları vakit, el- Velid b. el-Velidin parmağı kesilip kanadı. Bunun üzerine o şöyle dedi: Sen kanayan bir parmaktan başka nesin? Allah yolundadır, senin karşılaştığın… [O dedi ki:] Onun kalbi durup Medinede öldü. Ümmü Seleme bt. Ebu Ümeyye (Selemenin annesi), onun için ağlayıp şunu dedi: Ey göz! el-Velid b. el-Velid b. el-Muğire için ağla, el-Velid b. el-Velid Ebül-Velid, aşiretin delikanlısı idi. Bunun üzerine Resulallah şöyle dedi: “Ey Ümmü Seleme! Böyle deme! Velakin şöyle de: “Vakti geldiğinde ölüm sekeratı başlayınca, can çekiştiği sırada insana İşte bu senin en çok nefret edip kaçtığın şeydir! denir.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana -Ebu Dücanenin çocuklarından- Yahya b. el-Münzir anlattı; dedi ki: Ümmü Seleme bt. Ebu Ümeyye şöyle dedi: el-Velid b. el-Velid öldüğü vakit hiçbir ölü için tutmadığım bir yası tutup, Mutlaka onun için, Evs ve Hazrec kadınlarının anlattığı bir ağlama ile ağlayacağım! dedim ve Gurbet ülkesinde vefat eden bir gariptir! dedim. Resulallahtan izin istedim. Bunun üzerine o bana ağlama konusunda izin verdi. Ben de bir yemek yaptım ve kadınları topladım. (İşte) onun ağlamasından ortaya çıkan şeylerden bazısı şunlardır: Ey göz! el-Velid b. el-Velid b. el-Muğire için ağla, el-Velid b. el-Velid Ebül-Velidin benzeri aşirete yeter. Resulallah (bunu) duyduğunda şöyle dedi: “Onlar el-Velidi (yeni doğmuş adını) ancak, bir sevgi duyarlılığı olarak edindiler!” Muhammed b. Ömer dedi ki: el-Velid meselesi hakkında başka bir rivayet de vardır veya bazısı onlardan bunu söylemiş ve rivayet etmiştir. Ne var ki, zikrettiğimiz birincisi, bundan daha sağlamdır. Onlar dediler ki: el-Velid b. el-Velid ve Ebu Cendel b. Sehl b. Amr, Mekkede hapisten kaçıp çıktılar. Nihayet Ebu Basire vardılar. O, Kureyş kervanının yolu üzerinde sahilde idi. İkisi onunla beraber kaldılar. Kureyş, Resulallahtan o ikisinin akrabalarına yemin ederek, -Ebu Basir ve arkadaşlarını (anlaşmaya) dahil etmesen; (artık) bizim onlara ihtiyacımız yok (diye)- istekte bulundular. Resulallah da Ebu Basire, gelmesini ve kendisiyle beraber arkadaşlarının da gelmesini mektupla bildirdi. Mektup ona ölürken geldi. Mektubu okumaya başladı ve elindeyken öldü. Arkadaşları da onu orada gömdüler. Onun için (cenaze) namazı kıldılar ve onun üzerine bir mescit bina ettiler. Arkadaşları Medineye geldiler. Onlar yetmiş adam idiler. el- Velid b. el-Velid b. el-Muğire onların içinde bulunuyordu. Zahrul-Harrede olduğu vakit ise tökezledi de parmağı kesildi. O da onu bağladı. O, şöyle diyordu: Sen kanayan bir parmaktan başka nesin? Allah yolundadır, senin karşılaştığın… (Sonra) Medineye girip orada öldü. Onun nesli vardır. Eyyub b. Seleme b. Abdullah b. el-Velid b. el-Velid onlardandır. el-Velid b. el-Velid, oğluna el-Velid adını vermişti. Resulallah “Siz el-Velidi (yeni doğmuş adını) ancak, bir sevgi olarak edindiniz!” deyip ona Abdullah adını verdi. Muhammed b. Ömer dedi ki: İlk hadis, bize göre, el-Velidin Ebu Basir ile beraber olduğunu söyleyenlerin sözünden daha sağlamdır.
412. Haşim b. Ebu Huzeyfe
[Haşim b. Ebu Huzeyfe] b. el-Muğire b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum. Annesi, Ümmü Huzeyfe bt. Esed b. Abdullah b. Ömer b. Mahzumdur. Nesli yoktur. Mekkede Müslümanlığı eski bir kişi idi. Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömerin rivayetine göre İkinci Habeşistan hicretine katıldı. Ne var ki, Muhammed b. İshak adını Hişam b. Ebu Huzeyfe şeklinde vermiştir. Bu ise ondan bir yanılmadır. Kuşkusuz o, Hişam b. Muhammed b. es-Saib el-Kelbinin, Muhammed b. Ömerin ve Mahzumoğullarının rivayetine göre, Haşim b. Ebu Huzeyfedir. Musa b. Ukbe ve Ebu Maşer ise, onu -kendilerine göre- Habeşistana hicret edenler içerisinde zikretmediler. O nesli olmadığı halde vefat etti.
413. Hebbar b. Süfyan
[Hebbar b. Süfyan] b. Abdülesed b. Hilal b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum. Annesi, Bint Abd b. Ebu Kays b. Abdüvüd b. Nasr b. Malik b. Hisl b. amir b. Lüeydir. Bu (kadın), Ali b. Ebu Talibin (r) Hendek gününde öldürdüğü Amr b. Abdüvüdün kız kardeşidir. Hebbar b. Süfyan, Mekkede Müslümanlığı eski bir kişi idi. [Kaynağımız olan alimlerin] hepsinin rivayetine göre İkinci Habeşistan hicretine katıldı ve Şamda Ecnadin gününde öldürüldü.
414. Kardeşi Abdullah b. Süfyan
[Abdullah b. Süfyan] b. Abdülesed b. Hilal b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum. Onun annesi de, Bint Abd b. Ebu Kays b. Abdüvüd b. Nasr b. Malik b. Hisl b. amir b. Lüeydir. Onun nesli yoktur. Mekkede Müslümanlığı eski bir kişi idi. [Kaynağımız olan alimlerin] hepsinin rivayetlerine göre İkinci Habeşistan hicretine katıldı. Ömer b. el-Hattabın halifeliğinde Yermuk gününde şehit olarak öldürüldü.