"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Peygamberin Abdurrahman b. Avfa İpek Giyme Konusunda Ruhsat Vermesi

Bize Veki, Hişam b. Urveden naklen [Hişamın] babasının şöyle dediğini haber verdi: Abdurrahman b. Avf kendisinde bulunan kurdeşen hastalığından dolayı ipek giyiyordu. Bize el-Kasım b. Malik el-Müzeni, İsmail b. Müslimden naklen el-Hasanın şöyle dediğini haber verdi: Abdurrahman b. Avf, kurdeşen hastası bir adam idi. İpek gömlek giyme konusunda Allah Resulünden izin istedi, o da ona izin verdi. el-Hasan dedi ki: Müslümanlar savaşta ipek giyerlerdi. Bize Abdülvehhab b. Ata şunu haber verdi: Said b. Ebu Arubeye ipek [giymenin hükmü] soruldu. [Dedi ki]: Bize Katadenin Enes b. Malikten şunu naklettiği haberi ulaştı: Peygamber bir seferde Abdurrahman b. Avfın cildinde bulunan uyuz hastalığından dolayı onun ipek gömlek giymesine izin verdi. Bize İshak b. Yusuf el-Ezrak haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Cenab el-Kelbi, babasından naklen Ebu Seleme b. Abdurrahmanın şöyle dediğini haber verdi: Abdurrahman b. Avf Allah Resulüne bitin çokluğundan şikayet etti ve dedi ki: “Ey Allahın Resulü! İpek gömlek giymeme izin verir misin?” Allah Resulü de ona izin verdi. Allah Resulü ve Ebu Bekir vefat ettiğinde Ömer halife oldu. Üzerinde ipek bir gömlek olduğu halde Abdurrahman, oğlu Ebu Seleme ile birlikte Ömere geldi. Ömer, “Bu nedir?” dedi. Sonra elini gömleğin yakasına soktu ve gömleği aşağısına kadar iki parçaya ayırdı. Abdurrahman ona, “Allah Resulünün onu bana helal kıldığını bilmiyor musun?” deyince Ömerin cevabı şu oldu: “O sadece sen bitten şikayet ettiğin için onu sana helal kılmıştı. Senin dışındakilere ise, asla!” Bize Affan b. Müslim ve Amr b. asım el-Kilabi haber verdiler; dediler ki: Bize Katade, Enes b. Malikin şöyle dediğini anlattı: Abdurrahman b. Avf ile ez-Zübeyr b. el-Avvam Allah Resulüne bitten şikayet ettiler. O da [katılacakları] savaşlarında ipek gömlek giymeleri konusunda o ikisine ruhsat verdi. Amr b. asım, hadisinde dedi ki: Onların [Abdurrahman ve Zübeyrin] her birinin üzerinde ipek gömlek gördüm. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Said b. Zeyd haber verdi; dedi ki: Bize Ali b. Zeyd anlattı; dedi ki: Bize Said b. el-Müseyyeb anlattı; dedi ki: Abdurrahman b. Avfa ipek giyme konusunda ruhsat verildi. Bize el-Fadl b. Dükeyn Ebu Nuaym haber verdi; dedi ki: Bize Misar, Sad b. İbrahimin şöyle dediğini anlattı: Abdurrahman b. Avf, fiyatı 500 veya 400 [dirhem] olan bürde ya da hulle giyerdi. Bize Yahya b. Yala b. el-Haris haber verdi; dedi ki: Bana Mindel b. Ali el-Anezi, Ebu Ferveden; o, Kays b. Ebu Mersedden; o da Ata b. Ebu Rebahtan naklen İbn Ömerin şöyle dediğini anlattı: Allah Resulünün Abdurrahman b. Avf için siyah bir sarık sardığını gördüm. Sonra da, “İşte böyle sarık sar!” buyurmuştu. Bize Muhammed b. el-Fudayl b. Gazvan ve Yezid b. Harun haber verdiler; dediler ki: Bize Zekeriya b. Ebu Zaide, Sad b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avfın şöyle dediğini haber verdi: Abdurrahman b. Avf Mekkeye geldiği zaman hicret ettiği evde konaklamayı çirkin gördü. Yezid hadisinde dedi ki: “Cahiliye devrinde konakladığı evde…” Nihayet ondan [Mekkeden] çıktı. Bize Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımaşki haber verdi; dedi ki: Bize Halid b. Yezid b. Ebu Malik, babasından; o, Ata b. Ebu Rebahtan; o, İbrahim b. Abdurrahman b. Avfdan; o da babasından [Abdurrahman b. Avf] naklen Allah Resulünün şöyle dediğini haber verdi: “Ey İbn Avf! Sen zenginlerdensin. Cennete ancak sürünerek gireceksin. Allaha borç ver ki, ayaklarını salıversin.” İbn Avf dedi ki: “Ey Allahın Resulü! Neyi borç vereyim?” “İçinde akşamladığın şeyle başlarsın!” buyurdu. İbn Avf, “Hepsinden mi hazırlayayım, ey Allahın Resulü ?” “Evet!” dedi. [Ravi] der ki: İbn Avf buna üzülmüş bir haldeyken çıktı. Ardından Allah Resulü ona şu haberi gönderdi: “Cibril dedi ki: İbn Avfa emret, misafir kabul etsin, fakiri doyursun, dilenciye ihsanda bulunsun ve ailesinden başlasın! Bunu yaparsa içinde bulunduğu şeyi [malı] temizlemiş olur.” Bize Abdullah b. Cafer er-Rakki haber verdi; dedi ki: Bize Ebül-Melih, Habib b. Ebu Merzukun şöyle dediğini anlattı: Abdurrahman b. Avfa ait bir kervan [Medineye] geldi. O gün Medine halkı [kıtlıktan dolayı] feryat ve figan içindeydi. Ayşe dedi ki: “Bu nedir?” Ona, “Bu Abdurrahman b. Avfın gelen kafilesidir.” denildi. Bunun üzerine Ayşe şöyle dedi: “Gerçekten ben Allah Resulünden şunu duymuştum: Sanki ben Abdurrahman b.Avf ile beraber Sıratın üzerindeydim. Kah sağa sola yalpalıyor, kah doğruluyordu. Sonunda kurtuldu, neredeyse kurtulamıyordu.” [Ravi] dedi ki: Bu söz Abdurrahman b. Avfa ulaşınca, “Kervan ve üzerindekiler sadakadır.” dedi. Yine Ravi devamında dedi ki: Onun için o kervanın üzerindekilerden daha kıymetli bir şey yoktu. Kervan o gün 500 deveden oluşmaktaydı. Bize Abdülaziz b. Abdullah el-Üveysi el-Medeni ile Ahmed b. Muhammed b. el-Velid el-Ezraki el-Mekki haber verdiler; dediler ki: Bize İbrahim b. Sad b. Muhammed b. İshak, Muhammed b. Abdurrahman b. Abdullah b. el-Husayndan; o da Avf b. el-Haristen naklen Peygamberin eşi Ümmü Selemenin şöyle dediğini haber verdi: Allah Resulünün eşlerine şöyle dediğini duydum: “Benden sonra [sizin haklarınızı] koruyan kişi gerçekten dürüst ve iyi bir kimsedir. Ey Allahım! Abdurrahman b. Avfa cennetin selsebil [şarabından] içir!” Ahmed b. Muhammed el-Ezraki hadisinde şöyle dedi: İbrahim b. Sad dedi ki: Abdurrahman b. Avfın çocuklarından olan ailemden biri bana şunu anlattı: Abdurrahman b. Avf, Keydemenin Nadiroğullarından kendisine düşen hissesini 40.000 dinara sattı ve parayı Peygamberin eşlerine paylaştırdı. Bize Abdülmelik b. Amr el-Akadi haber verdi; dedi ki: Bize Abdullah b. Cafer, Ümmü Bekir bt. el- Misverden şunu nakletti: Abdurrahman b. Avf, Osmandan 40.000 dinara bir arazi satın aldı ve bunu Zühreoğullarının fakirleri, insanlardan ihtiyaç sahipleri ile müminlerin anneleri arasında paylaştırdı. Misver dedi ki: Bu taksimden hissesine düşen payı Ayşeye getirdim. “Bana bunu kim gönderdi?” dedi. Ben de, “Abdurrahman b. Avf” dedim. Bunun üzerine şöyle dedi: Allah Resulü şöyle buyurdu: “Benden sonra size şefkat gösteren sadece sabırlı olanlardır. Allah İbn Avfa cennetin selsebil şarabından içirsin!”