Bize Veki b. el-Cerrah, Yezid b. Harun ve Affan b. Müslim haber verdiler. Bunlar Şubeden, o da Amr b. Mürreden rivayet etti. O da Ensarın mevlası Ebu Hamzadan Zeyd b. el-Erkamın şöyle dediğini rivayet etti: “Allah Resulü ile beraber Müslüman olanların ilki Alidir.” Affan b. Müslim de “O ilk namaz kılandır.” dedi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize İbrahim b. Nafi ile İshak b. Hazim, İbn Ebu Necihten Mücahidin şöyle dediğini naklettiler: İlk namaz kılan Alidir. O zaman on yaşındaydı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Amr b. Abdullah b. Anbese anlattı. O da Umare b. Gaziyyeden, o da Muhammed b. Abdurrahman b. Zürareden şu rivayeti nakletti: Ali dokuz yaşında iken Müslüman oldu. Bize İsmail b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Bana el-Hasan b. Zeyd b. el-Hasan b. Ali b. Ebu Talib şunu anlattı: Peygamber , Ali b. Ebu Talibi İslama davet ettiğinde o daha dokuz yaşındaydı. el-Hasan b. Zeyd dedi ki: Dokuz yaşından küçük olduğu söyleniyor. Küçüklüğünde asla putlara tapmadı. Bize Yezid b. Harun ve Süleyman b. Davud et-Tayalisi haber verdiler; dediler ki: Bize Şube, Seleme b. Küheylden, Habbe el-Ureninin şöyle dediğini rivayet etti. Alinin şöyle dediğini işittim: “Ben ilk namaz kılan kişiyim.” Yezid dedi ki: Ya da şöyle demişti: “ilk Müslüman olan kişiyim.” Bize Yahya b. Hammad el-Basri haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Uvane, Ebu Belcden nakletti. O da Amr b. Meymundan İbn Abbasın şöyle dediğini rivayet etti: Haticeden sonra ilk Müslüman olan kişi Alidir. Muhammed b. Ömer dedi ki: Bizim arkadaşlarımız Allah Resulünün davetine icabet eden kıble ehli (Müslüman olan) ilk kişinin Hatice bt. Huveylid olduğunda müttefiktir. Ondan sonra şu üç kişi arasından kimin ilk önce Müslüman olduğu konusunda ihtilaf edilmiştir: Ebu Bekir, Ali ve Zeyd b. Harise. Bize göre doğru olan tek görüş, Alinin on bir yaşındayken Müslüman olmasıdır. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Abdullah b. Muhammed anlattı. O da babasından rivayet etti. O da Ubeydullah b. Ebu Rafiden Alinin şöyle dediğini rivayet etti: Allah Resulü hicret için Medineye doğru yola çıkacağı zaman bana kendisinin yanında olan emanetleri sahiplerine teslim edinceye kadar kalmamı emretti. Emanete riayetindeki titizlikten dolayı kendisine “el-Emin” ismi verilmişti. Üç gün kaldım. Bir tek gün bile kaybolmadım, devamlı göz önündeydim. Sonra çıktım, Allah Resulünün yolunu takip etmeye başladım. Nihayet Allah Resulü orada ikamet halinde iken Amr b. Avfoğullarına geldim. Külsum b. el-Hidme konuk oldum. Allah Resulünün konaklama yeri de orasıydı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi, dedi ki: Bana Amr b. Avfoğullarından asım b. Süveyd, Muhammed b. Umare b. Huzeyme b. Sabitin şöyle dediğini anlattı: Allah Resulü Kubada iken Ali, Rebiülevvel ayının yarısında [onun yanına] geldi ve bundan sonra ondan ayrılmadı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Abdullah b. Muhammed b. Ömer b. Ali, babasından şu rivayeti nakletti: Allah Resulü [Medineye] geldiği zaman Muhacirlerle Ensarı kardeş ilan ederken Muhacirlerin bir kısmını da kendi aralarında kardeş yaptı. Bu iş sadece Bedirden önce yapılmıştı. Onları hak ve eşitlik [prensibi] üzerine kardeş yaptı. Allah Resulü kendisine Aliyi kardeş yapmıştı. Bize Muhammed b. İsmail b. Ebu Füdeyk haber verdi. O, Muhammed b. Ömer b. Aliden, o da babasından şu haberi nakletti: Peygamber sahabeleri arasında kardeşlik ihdas ettiği zaman elini Alinin omuzuna koyduktan sonra “Sen benim kardeşimsin. Sen bana varis olursun, ben de sana varis olurum.” dedi. Miras ayeti nazil olunca bu durumu ortadan kaldırdı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Musa b. Muhammed b. İbrahim, babasından naklen haber verdi. Muhammed b. Ömer dedi ki: Yine bize Abdullah b. Cafer, İbn Ebu Avn ve Sad b. İbrahimden naklen haber verdi. Yine Muhammed b. Ömer dedi ki: Bize Muhammed b. Salih, asım b. Ömer b. Katadeden rivayet etti. [Bu tariklerdeki son raviler] dediler ki: Allah Resulü , Ali b. Ebu Talibi Sehl b. Huneyf ile kardeş yaptı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Musa b. Muhammed b. İbrahim, babasından şu haberi nakletti: Ali b. Ebu Talib, Bedir gününde beyaz bir yün [elbise] ile tanınıyordu. Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi; dedi ki: Bize Said b. Ebu Arube, Katadeden şu haberi nakletti: Ali b. Ebu Talib Bedir gününde ve her seferde Allah Resulünün sancaktarıydı.