"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Resulallahın Beni Kurayza Gazvesi

Resulallah hicretin 5. yılı, Zilkade ayında Beni Kurayzaya yaptığı gazvedir. [Dediler ki:] Müşrikler Hendekten uzaklaştıktan sonra Resulallah Medineye geri dönüp Ayşenin evine geldi. Bu sırada yanına Cebrail geldi ve şehitlerin cenazelerinin yanında durup, “Sen nasıl bir savaşçısın?” dedi. Resulallah korkarak yanına gitti. Cebrail ona, “Allah sana Beni Kurayza üzerine yürümeni emrediyor. Ben de onlara doğru gidiyorum. Kalelerini sarsacağım.” dedi. Resulallah , Aliyi (r) yanına çağırdı ve ona sancağını verdi. Bilali de insanlar arasında, “Resulallah size ikindi namazını Beni Kurayza bölgesinde kılmanızı emrediyor.” diye ilan ettirdi. Resulallah , Medineye Abdullah b. Ümmü Mektumu vekil olarak bıraktı. Sonra 3.000 kişilik bir Müslüman kuvvetiyle onlara doğru hareket etti. Otuz altı atları vardı. Zilkade ayının bitimine yedi gün kala Çarşamba günü hareket etti. Onları tam on beş gün muhasara altına aldı ve muhasarayı şiddetlendirdi. Onlara oklarla saldırdılar; ancak saklandılar. Onlardan bir kişi dahi dışarı çıkmadı. Muhasara şiddetlenince Peygambere “Bize Ebu Lübabe b. el-Münziri gönder.” diye haber yolladılar. Resulallah Ebu Lübabeyi onlara gönderdi. Durumlarını onunla istişare ettiler. Eliyle boğazına işaret ederek sonlarının ölüm olduğunu ima etti. Sonra bunu yaptığına pişman oldu ve “İnna lillah ve inna ileyhi raciun, Allah ve Resulüne ihanet ettim.” deyip mescide gidip kendisini bağladı ve Resulallaha dönmedi. Allah onun hakkında beraat ayeti indirinceye dek orada kaldı. Sonra Resulallahın hükmünü kabul ederek teslim oldular. Resulallah Muhammed b. Meslemeyi görevlendirdi. Onları bağlayıp bir tarafa topladı. Çocuklarla kadınlar başka bir tarafa götürüldüler. Başlarına Abdullah b. Selamı bıraktı. Eşyaları ve kalelerinde bulunan silah, elbise ve sergiler toplatıldı. 1.500 kılıç, 300 zırh, 1.000 mızrak, 1.500 kalkan tespit edildi. Eşyalar arasında içki ve içki küpleri de vardı. İçki küpleri dökülerek hepsi imha edildi, bölüştürülmedi. Ayrıca çokça yük devesi ve koyun vardı. Evs kabilesi onların kendilerine bağışlanmaları için Resulallah ile konuştular. Onların eski anlaşmalılarıydı. Bunun üzerine Resulallah onlar hakkındaki hükmü Sad b. Muazın vermesine karar verdi. Sad, onlar hakkında, içlerinde büluğa erip tıraş olan erkeklerin öldürülmeleri, çocuk ve kadınların esir edilmeleri ve malların taksimine karar verdi. Bunun üzerine Resulallah ona, “Sen onlar hakkında Allahın yedi gök üzerinden verdiği hükümle hükmettin.” dedi. Resulallah Zilhiccenin yedisinde Perşembe günü ayrıldı. Sonra Medineye getirilmelerini emretti. Çarşıda onlar için hendekler kazıldı. Resulallah arkadaşlarıyla oturdu. Bölük bölük getirildiler ve boyunları vuruldu. 600 ile 700 kişi arasındaydılar. Resulallah , Reyhane bt. Amrı kendisine seçti. Ganimetlerin toplanmasını emretti. Eşyalardan ve esirlerden humus çıkarıldıktan sonra geri kalanı açık arttırma ile sattı ve Müslümanlar arasında bölüştürdü. Ganimet 3.072 hisseye ayrıldı. Ata iki pay, süvarisine bir pay verildi. Humus, Mahmiye b. Ceze teslim edildi. Resulallah bundan hibede bulunuyor, azat ediyor ve dilediğini çalıştırıyordu. Kendisine gelen eşyaları da aynı şekilde kullandı. Bize Kesir b. Hişam haber verdi; dedi ki: Bize Cafer b. Burkan haber verdi; dedi ki: Bize Yezid yani İbnül-Asam haber verdi; dedi ki: Allah, Ahzabı defedip Resulallah evine dönünce başını yıkamaya başladı. Bu sırada Cebrail geldi ve ona “Allah seni affetsin! Sen silahı bıraktın; ancak Allahın melekleri daha silahlarını bırakmadılar. Beni Kurayza kalesinin yanındayız. Oraya gel.” dedi. Bunun üzerine Resulallah insanlara, “Haydi, Beni Kurayza kalesine yürüyün.” diye seslendi. Sonra yıkanıp onların yanına Kurayza kalesine geldi. Bize Malik b. İsmail Ebu Gassan el-Nehdi haber verdi; dedi ki: Bize Cüveyriye bt. Esma haber verdi. O Nafiden, o da İbn Ömerden şöyle haber verdi: Ahzab çekip gidince Resulallah ashabına “Kimse öğlen namazını kılmasın. Namaz, Beni Kurayzada kılınacaktır.” diye seslendi. Bazı insanlar namazın geçmesinden korkarak namazlarını kıldılar. Diğerleri ise “Vakit geçse de biz Resulallahın emir buyurduğu yerin dışında namaz kılmayız.” dediler. Resulallah her iki grubu da kınamadı. Bize Şihab b. Abbad el-Abdi haber verdi; dedi ki: Bize İbrahim b. Humeyd er-Rüasi haber verdi. O İsmail b. Ebu Halidden, o el- Behiden ve başkasından rivayet etti; dedi ki: Resulallah eğersiz bir merkep üzerine binmiş, insanlar ise yaya olarak Beni Kurayzalılara geldiler. Bize Musa b. İsmail haber verdi; dedi ki: Bize Cerir b. Hazim haber verdi. O Humeydden, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah Beni Kurayzaya giderken Beni Ganm sokağında Cebrail ve beraberindeki meleklerin toz dumanlarının yükseldiğini hala görür gibiyim. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi; dedi ki: Bize Abdülaziz b. Ebu Seleme haber verdi; Bana amcam el-Macişun haber verdi; dedi ki: Ahzab günü Cebrail başında iki omuzu arasında sarkan siyah bir sarıkla, toz duman içinde bir kırmızı kadifeyle eğerlenmiş bir at üstünde Resulallahın yanına gelerek ona, “Biz hala silahı bırakmadan sen silah mı bıraktın? Allah sana, Beni Kurayzaya yürümeni emrediyor.” dedi. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi. O Yahya b. Saidden, o da Said b. el-Müseyyebden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah Beni Kurayzayı on dört gün muhasara etti. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi, dedi ki: Bize Süfyan haber verdi. Ayrıca bize Amr b. el-Heysem haber verdi. O Şubeden haber verdi. Tümü Abdülmelik b. Umeyrden rivayet ettiler; dedi ki: Bize Atiye el- Kurazi haber verdi; dedi ki: Kurayza günü esir alınanlar arasındaydım. Kılları biteni öldürüyorlar, kılları bitmeyenleri bırakıyorlardı. Ben de kılları bitmeyenler arasındaydım. Bize Amr b. asım haber verdi; dedi ki: Bize Süleyman b. el-Muğire haber verdi. O Humeyd b. Hilalin şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah ile Beni Kurayza arasında bir anlaşma bağı vardı. Ahzab, beraberlerindeki savaşçılarla gelince Beni Kurayza sözleşmeyi bozdu ve müşriklere arka çıktı. Allah, melek ve rüzgarları gönderdi. Müşrikler kaçarak geri döndüler. Ötekiler ise kendi kalelerinde yalnız kaldılar. [Dedi ki:] Resulallah ve ashabı silahı bırakmışlardı. Bunun üzerine Cebrail Peygambere geldi. Resulallah de onu karşıladı. Cebrail bir ata dayanıyordu. [Dedi ki:] Cebrail “Biz hala silahı bırakmadık.” diyordu. Yüzü toz toprak içindeydi. “Haydi, Beni Kurayzaya yürü.” dedi. Resulallah ona, “Ashabım yorgundur. Fırsat versen de birkaç gün dinlenseler.” dedi. Cibril, “Kalk Kurayzaya yürü! Ben şu atımla beraber onların kalelerine gireceğim. Sonra onları sarsacağım.” dedi. Sonra Cebrail ve beraberindeki melekler geri dönüp gitti. Giderken de Ensardan Beni Ganm sokağı toz duman içinde göründü. Resulallah Beni Kurayzaya yürüdü. Ashabından biri onu karşılayarak “Ey Allahın Resulü! Sen otur. Biz senin için yeterliyiz.” dedi. Resulallah “Ne var?” diye sordu. “Sana kötü sözler sarf ettiklerini gördüm.” dedi. Resulallah , “Musa bundan daha fazlasıyla eziyet gördü.” dedi. Onlara doğru yürüdü ve “Ey domuz ve maymunların kardeşleri! Bana mı? Bana mı?” dedi. Bazıları, “Aaa! Bu Ebül-Kasım! Onu böylesine öfkeli bilmiyorduk” dedi. Sad b. Muazın omuzu yarılmıştı. Kanaması devam ediyordu. Bundan dolayı geri taşınmıştı. Beni Kurayzadan intikamını almadan ölmemesini Allahtan diliyordu. Bu muhasaradan dolayı, onların sıkıntıları artıkça arttı. Sonra insanlar arasından Sad b. Muazı hakem olarak seçtiler. Sad, onlar hakkında, “savaşanların öldürülmesi ve çoluk çocuklarının esir alınması” hükmünü verdi. Humeyd dedi ki: Bazıları “yerlerinin Ensara değil Muhacirlere verilmesine” de hükmettiğini söylediler. Bunun üzerine Ensar, “Onlar bizim kardeşlerimizdir. Biz de onlarla beraberdik.” dediler. Sad dedi ki: “Size ihtiyaçlarının kalmamasını arzu ettim.” Onlar hakkında hükmünü verdikten sonra, uzandığı yerde yanından geçen bir keçi ayağıyla yarasına bastı. Ölünceye dek yarası kapanmadı. Bu arada Dumetülcendelin hakimi, Peygambere bir katır ile Sündüsten örülmüş bir cübbe gönderdi. Resulallahın ashabı cübbenin güzelliğinden ona gıpta ile bakıyorlardı. Bunun üzerine Resulallah “Şüphesiz Sad b. Muazın cennetteki mendilleri bundan (yani cübbeden) daha güzeldir.” dedi.