5388. en-Nevvar
[en-Nevvar] bt. Malik b. Sırma b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Selma bt. amir b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. en-Nevvar, önce Sabit b. ed-Dahhak b. Zeyd b. Levzan b. Amr b. Abd b. Avf b. Ganm b. Malik b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan Zeyd b. Sabit ile Yezid b. Sabiti doğurmuş; daha sonra ise Umare b. Hazm b. Zeyd b. Levzan b. Amr b. Abd b. Avf b. Ganm b. Malik b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan da [kısa süre sonra] ölen Maliki doğurmuştur. en-Nevvar Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Eflah b. Humeyd anlattı. O babasından, o da Zeyd b. Sabitin annesi en-Nevvar bt. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Ben, Zeyd b. Sabite hamile iken onu doğurmadan önce Kabenin üzerinde yeşil ve sarı ipek kumaş, ipten yapılmış kumaş, göçebe Arap dokuması örtü ve kıldan mamul uzun bez parçası gördüm. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muaz b. Muhammed anlattı. O Yahya b. Abdullah b. Abdurrahman b. Sad b. Zürarenin şöyle dediğini rivayet etti: Zeyd b. Sabitin annesi en-Nevvarı işiten kimsenin bana haber verdiğine göre en-Nevvar şöyle demiştir: Evim, mescid çevresindeki evlerin en yükseği idi. Bilal, okuduğu ilk ezandan itibaren Resulallahın kendi mescidini inşa edinceye kadar evimin üzerinde ezan okurdu. [Mescidin inşasından] sonra Mescidin üzerinde okudu. Mescidin üzerinde Bilal için bir şey [basamak] yükseltildi. Bize Amr b. el-Heysem haber verdi; dedi ki: Bize el- Mesudi anlattı; dedi ki: Sabit b. Ubeyd, Zeyd b. Sabitin, annesinin üzerine [cenaze namazında] dört tekbir getirdiğini söyledi.
5389. Ümmü Ubeyd
[Ümmü Ubeyd] bt. Süraka b. el-Haris b. Adi b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Ümmü Ubeyd, Bedir savaşına katılıp orada şehit olarak öldürülen Harise b. Sürakanın anne-baba bir, kız kardeşidir. Her ikisinin annesi, Ümmü Harise er-Rübeyyi bt. en-Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. Ümmü Ubeyd, önce Rafi b. Zeyd b. Adi b. Kays b. Katan b. Hıdaş b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiş; daha sonra ise Temim b. Gaziyye b. Amr b. Atiye b. Hansa b. Mebzul b. Amr b. Ganm b. Mazin b. en-Neccar ile evlenmiştir. Ümmü Ubeyd ve annesi Müslüman olmuş, Ümmü Ubeyd Resulallaha biat etmiştir.
5390. Üneyse
Üneyse bt. Amr. Amr, Ebu Harice b. Kays b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. Üneyse, Bedir savaşına katılan Ebu Selit Üseyre b. Amrın anne-baba bir, kız kardeşidir. Her ikisinin annesi, Beni Avf b. el-Hazrecin halifi olan Beli kabilesinden amine bt. Evs b. Ucredir. Üneyse, önce Evsten en-Numan b. amir b. Sevad b. Zafer ile evlenmiş ve ondan, Bedir savaşına katılan Katadeyi ve Ümmü Sehli doğurmuş; daha sonra ise Malik b. Sinan b. Ubeyd b. Salebe b. Ubeyd el-Ebcer -el-Ebcer, Hudre b. Avf b. el-Haris b. el-Hazrecdir- ile evlenmiş ve ondan da Ebu Said el-Hudri ve el-Füreyayı doğurmuştur. Üneyse Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5391. Ümmü Sehl
[Ümmü Sehl] bt. Amr. Amr, Ebu Harice b. Kays b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. Ümmü Sehlin annesi, amine bt. Evs b. Ucredir. Ucre, Beni Avf b. el- Hazrecin halifi olan Beli kabilesindendir. Ümmü Sehl, Muhriz b. amir b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiştir. Ümmü Sehl Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5392. Ümmül-Münzir
[Ümmül-Münzir] bt. Kays b. Amr b. Ubeyd b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Ümmül-Münzir, Bedir savaşına katılan ve Ebu Ubeyd Köprüsü savaşında şehit olarak öldürülen Selit b. Kaysın anne-baba bir, kız kardeşidir. Her ikisinin annesi, Ruğaybe bt. Zürare b. Udes b. Ubeyd b. Salebe b. Ganm b. Malik b. en-Neccardır. Ümmül- Münzir, Kays b. Sasaa b. Vehb b. Adi b. Malik b. Adi b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan el-Münziri doğurmuştur. Ümmül-Münzir Müslüman olmuş, Resulallaha biat etmiş ve ondan rivayette bulunmuştur. Bize Yahya b. Abbad haber verdi; dedi ki: Bize Füleyh anlattı; dedi ki: Bana Eyyub b. Abdurrahman anlattı. O Yakup b. Ebu Yakubdan, o da Ümmül-Münzir bt. Kays el-Adeviyyeden şöyle dediğini rivayet etti: -Ümmül- Münzir, Resulallahın teyzelerinden biridir-Resulallah, beraberinde Ali olduğu halde yanıma geldi. Ali, bir hastalığın nekahet döneminde idi. Bizim asılı taze hurma salkımımız vardı. Resulallah ondan yemeye başladı. Ali de yemeye başlayınca, Resulallah ona, “Dur! Sen nekahet dönemindesin.” dedi. Ali oturdu, Resulallah ise ondan yedi. Silk [bir çeşit yeşil bitki] ve arpa yemeği yapıp Resulallaha getirince, Aliye “Bundan ye. Bu sana faydalıdır.” dedi.
5393. Ümmü Süleym
[Ümmü Süleym] bt. Kays b. Amr b. Ubeyd b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Muhammed b. Ömer, Ümmü Süleymin Müslüman olduğunu ve Resulallaha biat ettiğini zikretmiştir.
5394. Umeyre
[Umeyre] bt. Kays b. Amr b. Ubeyd b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Muhammed b. Ömer, Umeyrenin Müslüman olduğunu ve Resulallaha biat ettiğini zikretmiştir.
5395. Sübeyte
[Sübeyte] bt. Selit b. Kays b. Amr b. Ubeyd b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Suhayle bt. es- Samme b. Amr b. Ubeyd b. Amr b. Mebzul b. Malik b. en- Neccardır. Sübeyte, Abdullah b. Sasaa b. Vehb b. Adi b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan Abdurrahman, Salime ve Meymuneyi doğurmuştur. Sübeyte Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5396. Esma
[Esma] bt. Muhriz b. amir b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Ümmü Sehl bt. Ebu Harice Amr b. Kays b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en- Neccardır. Esma, Ebu Beşir Kays b. Ubeyd b. el-Hur b. Amr b. el-Cad b. Avf b. Mebzul b. Amr b. Ganm b. Mazin b. en- Neccar ile evlenmiş ve ondan Beşir ve el-Cadı doğurmuştur. Esma Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5397. Gülsüm
[Külsüm] bt. Muhriz b. amir b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Ümmü Sehl bt. Ebu Harice Amr b. Kays b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en- Neccardır. Külsüm, Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5398. Ümmü Harise
İsmi er-Rübeyyi bt. en-Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. Annesi, Hind bt. Zeyd b. Sevad b. Malik b. Ganm b. Malik b. en- Neccardır. Ümmü Harise, Süraka b. el-Haris b. Adi b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan, Bedir savaşına katılan ve orada şehit olarak öldürülen Hariseyi ve Ümmü Umeyri doğurmuştur. Ümmü Harise Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5399. Ümmü Hakim
Ümmü Hakim bt. en-Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Hind bt. Zeyd b. Sevad b. Malik b. Ganm b. Malik b. en-Neccardır. Ümmü Hakim, Amr b. Salebe b. Vehb b. Adi b. Malik b. Adi b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan Ebu Hakim, Abdurrahman ve Ümmü Hakimi -ki bunun ismi, Sehle bt. Salebedir- doğurmuştur. Ümmü Hakim Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5400. Ümmü Süleym
[Ümmü Süleym] bt. Milhan b. Halid b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. İsmi el- Gumeysadır. Ancak isminin er-Rümeysa, Sehle, Rümeyle, Üneyfe veya Rümeyse olduğu da söylenir. Annesi, Müleyke bt. Malik b. Adi b. Zeydümenat b. Adi b. Amr b. Malik b. en- Neccardır. Ümmü Süleym, önce Malik b. en-Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan Enes b. Maliki doğurmuş; daha sonra ise Ebu Talha Zeyd b. Sehl b. el- Esved b. Haram b. Amr b. Zeydümenat b. Adi b. Amr b. Malik b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan da Abdullah ile Ebu Umeyri doğurmuştur. Ümmü Süleym Müslüman olmuş, Resulallaha biat etmiş ve Abdullah b. Ebu Talhaya hamile olduğu halde Huneyn savaşına katılmıştır. Bundan önce de Uhud savaşına katılmış; susayanlara su dağıtmış, yaralıları tedavi etmiştir. Bize Ebu Üsame Hammad b. Üsame haber verdi; dedi ki: Bize İbn Avn haber verdi. O da Muhammedden şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym, Uhud savaşında Nebi ile birlikte idi. Yanında da bir hançer vardı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Süleyman b. Bilal anlattı. O da Umare b. Gaziyyeden şöyle dediğini rivayet etti: Ümmü Süleym, Huneyn savaşına Resulallah ile birlikte katıldı. Yanında bir hançer vardı, onu [karnının] orta yerine bağlamıştı. Ümmü Süleym o sırada Abdullah b. Ebu Talhaya hamile idi. Bize Yezid b. Harun ve Affan b. Müslim haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Seleme haber verdi. O Sabitten, o da Enesten şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym, Huneyn savaşında bir hançer edindi. [Kocası] Ebu Talha dedi ki: “Ya Resulallah! Şu Ümmü Süleymdir; yanında bir hançer var.” Ümmü Süleym, “Ya Resulallah! Onu, müşriklerden biri bana yaklaştığında karnını yarmak için edindim.” dedi. Affan, [hadisi şu lafızla rivayet ederek] dedi ki: “[Hançeri] onun karnını ayırmak için [edindim, Ya Resulallah!] Sana karşı bozguna uğrayan Tulekayı [Mekke fethi sırasında Müslüman olanları] öldürür, onların boyunlarını vururum.” [Ravi] dedi ki: Resulallah tebessüm etti ve şöyle buyurdu: “Ey Ümmü Süleym! Şurası muhakkak ki, Allah [bize] kafidir ve O, en güzelini yapar.” Bize Amr b. asım haber verdi; dedi ki: Bize Hemmam anlattı. O İshak b. Abdullahtan, o da ninesi Ümmü Süleymden şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym, Resulallaha iman etmiştir. [Ravi] dedi ki: Enesin babası [Malik], kayıp iken çıka geldi ve [Ümmü Süleyme], “aşık mı oldun?” dedi. Ümmü Süleym, “aşık olmadım. Lakin ben, şu adama iman ettim.” dedi. [Ravi] dedi ki: Ümmü Süleym, Enese, “La ilahe illallah, eşhedu enne muhammeden Resulallah” demesi için telkinde bulunmaya ve işaret etmeye başladı. Enes de [Ümmü Süleymin dediğini] yaptı [Müslüman oldu]. Enesin babası, Ümmü Süleyme “Oğlumu bana karşı ifsat etme.” dedi. Ümmü Süleym, “Ben onu ifsat etmiyorum.” dedi. [Ravi] dedi ki: Daha sonra Enesin babası Malik çıkıp gitti. Bir düşman onunla karşılaştı ve Maliki öldürdü. Malikin ölüm haberi Ümmü Süleyme ulaşınca, “Muhakkak ki, Enes memeyi bırakıncaya kadar hayat boyu onu sütten kesmeyeceğim. Enes bana emredinceye kadar da evlenmeyeceğim.” dedi. [Ravi] diyor ki: Zaman ilerledi ve Enes memeyi bıraktı. Ardından müşrik olan Ebu Talha, Ümmü Süleyme evlenme teklifinde bulundu. Ancak Ümmü Süleym kabul etmedi. Dendiğine göre bir gün Ümmü Süleym ona şöyle dedi: “Sana fayda ve zarar vermeyen bir taşa veya marangoza gidip de onun senin için işlediği, sana fayda ve zarar vermeyen bir kütüğe ibadet ettiğini hiç düşündün mü?” [Ravi] dedi ki: Ümmü Süleymin söyledikleri Ebu Talhanın kalbine tesir etti. Bunun üzerine Ümmü Süleyme gelip, “Muhakkak ki, söylediklerin kalbimi etkiledi.” dedi. Nihayet Ebu Talha iman etti. Ümmü Süleym dedi ki: “Öyleyse ben de seninle evleneceğim. Bunun [yani Müslüman olman] dışında senden bir mihr de almayacağım.” Bize Halid b. Mahled el-Beceli haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Musa anlattı. O Abdullah b. Abdullah b. Ebu Talhadan, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Talha, Ümmü Süleyme evlenme teklif etti. Ümmü Süleym dedi ki: “Ben şu adama iman ettim ve onun Allahın Resulü olduğuna şahitlik ettim. Eğer bana tabi olursan, seninle evlenirim.” Ebu Talha şöyle dedi: Ben de senin üzerinde olduğun [iman] üzereyim.” Bunun üzerine Ümmü Süleym onunla evlendi. Onun mihri, Ebu Talhanın Müslüman oluşu idi. Bize İsmail b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Musa anlattı. O da Abdullah b. Abdullah b. Ebu Talhadan şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Talha, Ümmü Süleym bt. Milhana evlenme teklif etti. Ümmü Süleym şöyle dedi: Enes büluğa erip meclislerde oturuncaya kadar evlenmeyeceğim. Enes dedi ki: Allahanneme iyilik versin. Velayetimi güzelce yaptı. [Ümmü Süleyme talip olan] Ebu Talha, Ümmü Süleyme şöyle dedi: Enes, meclislerde oturmaya ve oralarda konuşmaya başladı. Ümmü Süleym dedi ki: Şu iki şeyden hangisini bana verirsen, seninle evlenirim: Ya benim üzerinde olduğum inanca tabi olursun, ya da inancını benden saklarsın. Çünkü ben şu adama, Allahın Resulüne iman ettim. Ebu Talha şöyle dedi: Ben, senin üzerinde olduğun [iman] üzereyim.” [Ravi] dedi ki: Aralarındaki mihr, Müslüman olmak idi. Bize Muhammed b. el-Fadl haber verdi. O Abdurrahman b. İshaktan, o Hüseyn b. Ebu Süfyandan, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah, Ümmü Süleymi ziyaret edip onun evinde nafile namaz kıldı ve [ardından] şöyle buyurdu: “Ey Ümmü Süleym! Farz namazları kıldığında on defa “sübhanallah”, on defa “elhamdülillah” ve on defa da “Allahu Ekber” de. Sonra dilediğini Allahtan iste. Bu takdirde sana “Evet! Evet! Evet!” denir.” Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Süleyman b. el-Muğire anlattı; dedi ki: Bize Sabit anlattı. O da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Talha gelip Ümmü Süleyme evlenme teklif etti. Ümmü Süleym şöyle dedi: “Müşrik biriyle evlenmem benim için uygun değil. Ey Ebu Talha! Sen bilmez misin ki, taptığınız ilahlarınızı falan ailenin marangoz olan kölesi yapmaktadır ve siz orada bir ateş yaksanız o ilah yanacaktır?” [Ravi] dedi ki: Ebu Talha ondan uzaklaştı. Ancak bu söz onun kalbine tesir edip yer yaptı. Her geldiği gün Ümmü Süleym ona aynı şeyleri söyledi. Yine bir gün Ebu Talha geldi ve Ümmü Süleyme, “Bana teklif ettiğin şeyi [İslamı] kabul ediyorum.” dedi. [Ravi] dedi ki: Ümmü Süleymin mihri, Ebu Talhanın Müslüman oluşu idi. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı. O da Sabitden şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym dedi ki: Ey Ebu Talha! Bilmez misin ki, ibadet ettiğin ilahın topraktan biten bir ağaçtır ve onu Falanoğullarının Habeşli [kölesi] yapmıştır?” Ebu Talha “Evet!” dedi. Ümmü Süleym, “Topraktan biten ve Falanoğullarının Habeşli [kölesinin] yaptığı bir odun parçasına secde etmekten utanmıyor musun?” dedi. Ümmü Süleym tekrar, “Allahtan başka ilah olmadığına ve Muhammedin Allahın Resulü olduğuna şehadet getirir misin? [Şayet kabul edersen] ben de seninle evlenir ve senden bunun dışında bir mihr istemem.” dedi. Ebu Talha ona, “Düşünmem için bana izin ver” dedi. Ümmü Süleym dedi ki: Ebu Talha gitti, düşündü, sonra gelip, “Allahtan başka ilah olmadığına ve Muhammedin Allahın Resulü olduğuna şehadet ederim.” dedi. Ümmü Süleym de, “Ey Enes! Kalk, Ebu Talhayı [benimle] evlendir.” dedi. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize el- Müsenna b. Said haber verdi; dedi ki: Bize Katade anlattı. O da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Nebi, zaman zaman Ümmü Süleymi ziyaret eder, namaz vakti girdiğinde bize ait yaygı -ki o hasırdırüzerinde namaz kılar, ona su serperdi. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize Ribi b. Abdullah b. el-Carud el-Hüzeli haber verdi; dedi ki: Bana el-Carud anlattı; dedi ki: Enes b. Malikin bana anlattığına göre: Nebi, Enesin annesi Ümmü Süleymi ziyaret eder, o da ona [eliyle] yaptığı bir şeyi hediye ederdi. Enes dedi ki: Künyesi Ebu Umeyr olan benden küçük bir kardeşim vardı. Yine bir gün Nebi bizi ziyaret etmişti. Şöyle buyurdu: “Ey Ümmü Süleym! Oğlun Ebu Umeyri keyifsiz görüyorum. Ne oldu?” Ümmü Süleym, “Ey Allahın Nebisi! Oynadığı küçük kuşu öldü.” dedi. Enes dedi ki: Nebi onun başını okşuyor ve “Ey Ebu Umeyr! Küçük kuş ne yaptı? [Ya Eba Umeyr ma fealen-nuğayr]” diyordu. Bize Amr b. asım haber verdi; dedi ki: Bize Hemmam haber verdi; dedi ki: Bize İshak b. Abdullah anlattı. O da Enes b. Malikin kendilerine şöyle anlattığını rivayet etti: Resulallah, kendi eşleri hariç, Ümmü Süleymin evi dışında kimsenin evine gitmezdi. Kendisine sebebi sorulunca şöyle buyurdu: “Ben ona acıyorum. Onun kardeşi benimle birlikte [savaşırken] öldürüldü.” Bize Abdullah b. Cafer er-Rakki haber verdi; dedi ki: Bize Ubeydullah b. Amr b. Eyyub anlattı. O Muhammed b. Sirinden, o da Ümmü Süleymden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah, evimde kaylule [öğle uykusu] yapardı. Ben ona bir deri sererdim, o da üzerinde uyur ve terlerdi. Ben biraz suk [bir çeşit koku] alır ve onu teriyle karıştırırdım. Muhammed dedi ki: Ümmü Süleymden, bu sukten bir miktar bana hibe etmesini istedim. Ondan bir miktar bana hibe etti. Eyyub dedi ki: [Ben de] Muhammedden, bu sukten bir miktar bana hibe etmesini istedim. Ondan bir miktar bana hibe etti. O şu anda yanımdadır. [Ravi] dedi ki: Muhammed vefat edince, bedeni bu suk ile kokulandırıldı. [Ravi] dedi ki: Muhammed, ölünün suk ile kokulandırılmasından hoşlanırdı. Bize Abdullah b. Cafer haber verdi; dedi ki: Bize Ubeydullah b. Amr anlattı. O Abdülkerimden, o da el- Bera b. Zeydden şöyle rivayet etti: Nebi, Ümmü Süleymin evinde bir deri üzerinde kaylule [öğle uykusu] yaptı ve terledi. Resulallah uyandığında Ümmü Süleym [onun] terini siliyordu. Allah Resulü, “Ey Ümmü Süleym! Ne yapıyorsun?” diye sordu. [Ravi] dedi ki: Ümmü Süleym, “Şunu, senden çıkan [teri] bereket için alıyorum.” dedi. Bize Abdullah b. Cafer haber verdi; dedi ki: Bize Ubeydullah b. Amr anlattı. O Abdülkerimden, o el-Bera b. Zeydden, o da Enes b. Malikten şöyle rivayet etti: Nebi, Ümmü Süleymin evine gitti. Evde, içinde su olan asılı bir kırba [su kabı] vardı. Resulallah onu aldı ve ayakta [durarak] kırbanın ağzından su içti. Bunun üzerine Ümmü Süleym o kırbayı alıp ağzını kesti ve onu [kestiği parçayı] yanında sakladı. Bize Ebu asım en-Nebil haber verdi. O İbn Cüreycden, o Abdülkerim b. Malik el-Cezeriden, o Enes b. Malikin kızının oğlu el-Beradan, o Enes b. Malikten, o da annesinden rivayet ettiğine göre. Nebi, onların yanına gitti. [Orada] içinde su olan asılı bir kırba vardı. Resulallah ayakta [durarak] kırbanın ağzından su içti. Bunun üzerine Ümmü Süleym kalkıp kırbanın ağzına doğru yöneldi, ardından onu kesti. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı; dedi ki: Bize Sabit haber verdi. O da Enesten şöyle rivayet etti: Nebi, Minada saçını tıraş etmek isteyince Ebu Talha, onun saçının bir tarafını tuttu, hacamatçı da kesti. Ebu Talha onu [saçı] Ümmü Süleyme getirdi. Ümmü Süleym onu, sukkünün [bir çeşit koku] içine koydu. Ümmü Süleym dedi ki: Nebi gelir, yanımda bir derinin üzerinde kaylule yapardı. Resulallah çok terlerdi. Yine bir gün geldi [kaylule yaptı.] Ben [oluşan] teri silmeye başladım ve onu bana ait şişenin içine koydum. Nebi uyandı ve “Ey Ümmü Süleym! Ne yapıyorsun?” dedi. Ümmü Süleym dedi ki: Terinizin kalan kısmıdır. Onu kokuma [parfümüme] katmayı düşünüyorum. Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensari haber verdi; dedi ki: Bize Humeyd anlattı. O da Enesten şöyle rivayet etti: Nebi, Ümmü Süleymin yanına gitti. Ümmü Süleym ona hurma ve sadeyağ getirdi. Resulallah şöyle dedi: “Sadeyağını sıvı kabınıza koyunuz, hurmayı da kabınıza koyunuz. Çünkü ben orucum.” Sonra kalkıp evin kenarında farz olmayan bir namaz kıldı; ardından Ümmü Süleyme ve onun aile efradına dua etti. Ümmü Süleym, “Ya Resulallah! Benim sana hizmet edecek bir çocuğum var. [Ona da dua etseniz]” dedi. Resulallah, “O kimdir?” diye sorunca, Ümmü Süleym, “Hizmetçin Enes!” dedi. [Enes dedi ki]: “Allah Resulü, hiçbir dünya ve ahiret iyiliği bırakmayıp [her konuda] bana dua etti. Sonra, “Allahım! Onu mal ve evlat ile rızıklandır. [Verdiklerini] ona mübarek kıl.” diye dua etti. Ben, Ensarın malı en çok olan kimselerindenim. [Büyük] kızım Ümeynenin bana anlattığına göre de, Haccacın [h. 75 yılında] Basraya gelişine kadar [geçen sürede] benim neslimden 129 kişi defnedilmiştir. Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensari haber verdi; dedi ki: Bana Humeyd anlattı. O da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Ümmü Süleym, Resulallaha benimle birlikte bir sepet taze hurma gönderdi. Ben onu evinde bulamadım. Resulallah, terzilik yapan veya kendisi için meslek öğrenen mevlasının yanında imiş. Mevlası ona et ve kabaktan tirit yapmış. Resulallah beni de çağırdı. Kabaktan hoşlandığını görünce kabağı ona yaklaştırmaya başladım. Evine dönünce sepeti önüne koydum. Ondan yemeye ve dağıtmaya başladı. Nihayet sonunu getirip bitirdi. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hemmam anlattı; dedi ki: Bize Katade anlattı. O da Enesten şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym, Nebiye, Enes ile birlikte bir tabak içinde taze hurma gönderdi. Enes dedi ki: Resulallah bir avuç alıp onu eşlerinden birine gönderdi. Sonra da iştahla yediği anlaşılan kimsenin yemesi gibi yedi. Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensari haber verdi; dedi ki: Bize Humeyd anlattı. O da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Nebi buyurdu ki: “Cennete girdiğimde önümde bir hışırtı duydum. Bir de baktım ki, karşımda [Ümmü Süleym] el-Gumeysa bt. Milhan.” Bize Affan b. Müslim ve Süleyman b. Harb haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı. O Sabitten, o Enes b. Malikten, o da Nebiden şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Cennete girdiğimde bir hışırtı duydum. Bu ne? dedim. er-Rümeysa bt. Milhan. denildi.” Affan böyle dedi. Süleyman ise, “el-Gumeysa” dedi. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi; dedi ki: Bize Makıl b. Ubeydullah anlattı. O Atadan, o da Ümmü Süleym el- Ensariyyeden şöyle rivayet etti: Nebi, ona şöyle dedi: “Ümmü Süleyme ne oldu ki, bizimle birlikte bu yıl hac yapmadı?” Ümmü Süleym dedi ki: “Ey Allahın Nebisi! Eşimin iki su taşıyıcı devesi vardı. Eşim onlardan biri üzerinde hac yaptı. Diğerini ise hurma ağaçlarına su taşınması için bıraktı.” Resulallah şöyle buyurdu: “Ramazan veya oruç ayı gelince onda umre yap. Çünkü Ramazan ayı içinde umre yapmak, hac gibidir veya hac yerine geçer.” Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Şihab anlattı. O İbn Ebu Leyladan, o Atadan, o da İbn Abbastan şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym şöyle demiştir: “Ey Allahın Resulü! Ebu Talha ve oğlu, kendilerine ait su taşıyıcı iki deve üzerinde hac yaptılar, beni ise geride bıraktılar.” Resulallah şöyle buyurdu: “Ramazanda umre yapmak, benimle birlikte hac yapman gibidir.” Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi; dedi ki: Bize Süleyman et-Teymi haber verdi. O da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Ümmü Süleym, Nebinin eşleriyle birlikte idi. Yürüten kişi onları sevkediyordu. [Ravi] dedi ki: Nebi onların yanına gelip, “Ya Enceşe! Kadınları sevkederken yavaş ol.” dedi. Bize el-Hasan b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize Züheyr anlattı. O Süleyman et-Teymiden, o Enes b. Malikten, o da Ümmü Süleymden şöyle rivayet etti: Ümmü Süleym, Nebinin eşleriyle birlikte idi. Yürüten kişi onları sevkediyordu. Nebi şöyle buyurdu: “Ey Enceşe! Kadınları sevkederken yavaş ol.” dedi. Bize Abdullah b. Cafer er-Rakki haber verdi; dedi ki: Bize Ubeydullah b. Amr anlattı. O Eyyubdan, o Ebu Kılabeden, o da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Enceşeyi gördüm, Nebiyi sevkediyordu. Beraberinde de Ümmü Süleym vardı. Nebi şöyle buyurdu: “Yavaş ol, ey Enceşe! Kadınları sevkederken dikkatli ol!” Bize Yahya b. Abbad anlattı; dedi ki: Bize Umare b. Zazan anlattı; dedi ki: Bize Sabit el-Bünani anlattı. O da Enesten şöyle rivayet etti: Ebu Talhanın, künyesi Ebu Umeyr olan bir oğlu vardı. Nebi onu karşılar ve “Ey Ebu Umeyr! Ne yaptı Nuğayr?” derdi. Nuğayr, [bir çeşit] kuştur. Enes dedi ki: Ebu Umeyr hastalandı. Ebu Talha, bahçelerinden birinde olduğu için o anda yoktu. Ebu Umeyr öldü. Ümmü Süleym kalkıp onu yıkadı, kefenledi, kokuladı, üzerine bir elbise örttü ve “Kimse Ebu Talhaya [çocuğun öldüğünü] haber vermesin. Ona ben haber vereceğim.” dedi. Ebu Talha gelince Ümmü Süleym onun için koku süründü ve özenerek süslendi. Ardından akşam yemeğini getirdi. Ebu Talha, “Ebu Umeyr ne yaptı?” diye sordu. Ümmü Süleym, “Akşam yemeğini yedi ve kalktı.” dedi. Ebu Talha akşam yemeğini yedi ve daha sonra bir erkeğin eşiyle ilişkiye girmesi gibi onunla cinsel ilişkiye girdi. Sonra Ümmü Süleym dedi ki: “Ey Ebu Talha! Bir ailenin başka bir aileye eğreti bir şey verip de daha sonra sahiplerinin onu geri istemeleri hakkında ne düşünürsün. O şeyi geri vermeleri mi gerekir, yoksa onu [ellerinde] tutmaları mı?” Ebu Talha, “Tabi ki onu sahiplerine geri vermeleri gerekir.” dedi. Ümmü Süleym, “Ebu Umeyrin [vefatı sebebiyle uğradığın musibetin] sevabını Allahtan iste.” dedi. Ebu Talha [sabahleyin] hemen Nebinin yanına gitti ve Ümmü Süleymin dediklerini haber verdi. Resulallah, “Allah, geçen gecenizi hakkınızda bereketli kılsın.” buyurdu. Enes dedi ki: Ümmü Süleym, Abdullah b. Ebu Talhaya hamile kaldı, nihayet doğurdu. Yedinci günde Ümmü Süleym, [Enese] dedi ki: Şu çocuğu ve içinde bir miktar hurma olan şu sepeti al, Resulallaha götür de onu tahnik etsin ve ismini koysun.” Enes dedi ki: Çocuğu Nebiye götürdüm. Nebi ayaklarını uzattı, onu [üzerine] yatırdı. Bir hurma alıp onu çiğnedi, sonra hurmayı çocuğun ağzına sürdü. Çocuk onu yalamaya başladı. Bunun üzerine Nebi, “Ensar, hurma sevgisi dışında her şeyden vazgeçebilir.” buyurdu. Bize Halid b. Mahled haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Musa anlattı; dedi ki: Bana Abdullah b. Abdullah b. Ebu Talha haber verdi. O da amcası Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Annem Ümmü Süleym bt. Milhan [bir çocuk] doğurdu. Onu benimle birlikte Resulallaha gönderdi. [Resulallaha] şöyle dedim: Şu benim kardeşim. Annem onu size gönderdi. Enes dedi ki: Resulallah çocuğu [kucağına] aldı. Onun için bir hurma alıp çiğnedi ve onunla çocuğa tahnik yaptı. Çocuk da [hurmayı] yaladı. Bunun üzerine Resulallah, “Ensarın hurma sevgisine [bak]!” buyurdu. Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensari ve Abdullah b. Bekir es-Sehmi haber verdiler; dediler ki: Bize Humeyd anlattı; dedi ki: Enes şöyle dedi: Ümmü Süleymin Ebu Talhadan olma bir oğlunun hastalığı ağırlaştı. Ebu Talha mescite gitmişti. Ardından çocuk öldü. Ümmü Süleym onun [defin öncesi] işini hazırladı ve şöyle dedi: “Ebu Talhaya oğlunun öldüğünü haber vermeyin.” Ebu Talha mescitten döndü. Ümmü Süleym, her zaman yaptığı gibi ona akşam yemeğini hazırladı. Ebu Talha, “Çocuk veya küçük çocuk ne yaptı?” dedi. Ümmü Süleym, “Eskisinden daha hayırlı haldedir.” dedi. Ümmü Süleym, Ebu Talhaya akşam yemeğini getirdi. O da beraberinde olanlarla birlikte akşam yemeğini yedi. Ümmü Süleym, bir kadının kocasına hazırlık yapması gibi hazırlandı. Ebu Talha da eşiyle cinsel ilişkiye girdi. Gece geç vakit olunca Ümmü Süleym, “Ey Ebu Talha! Falan aileyi görmez misin? Bir şeyi ödünç aldılar, ondan yararlandılar; [daha sonra] kendilerinden [o şey] istenince de ağırlarına gitti.” dedi. Ebu Talha, “İnsaflı davranmadılar.” dedi. Ümmü Süleym, “Falan oğlun da Allah tarafından [bize verilen] bir ödünçtü, onu geri aldı.” dedi. Enes dedi ki: Ebu Talha istircada bulundu [yani “inna lillahi ve inna ileyhi raciun” dedi] ve Allaha hamdetti. Sabah olunca Resulallahın yanına gitti. Allah Resulü onu görünce, “Allah gecenizi bereketli kılsın.” buyurdu. Daha sonra Ümmü Süleym, Abdullah b. Ebu Talhaya hamile kaldı. Bir gece onu doğurdu. Ümmü Süleym, çocuğu kendisinin tahnik etmesini hoş görmeyip Resulallahın onu tahnik etmesini istedi. Çocuğu Enes ile birlikte Resulallaha gönderdi. Bir miktar Acve hurması da alıp [Enese verdi]. [Enes dedi ki]: Çocuğu Resulallaha götürdüm. O, [tedavi maksadıyla] yük develerine katran sürüyor ve onları dağlıyordu. Şöyle dedim: Ya Resulallah! Ümmü Süleym bu gece bir çocuk doğurdu. Kendisinin tahnik etmesini hoş görmeyip sizin tahnik etmenizi istedi. Resulallah, “Yanında bir şey var mı?” diye sordu. “Bir miktar Acve hurması var.” dedim. Hurmalardan birini alıp çiğnedi, sonra tükrüğüyle birleştirip çocuğun ağzına koydu. Çocuk da [onu] yaladı. Bunun üzerine Resulallah, “Ensarın hurma sevgisine bak!” buyurdu. “Ya Resulallah! İsmini koysanız!” dedim. “O, Abdullahtır.” buyurdu. Bize Abdülvehhab b. Ata anlattı; dedi ki: Bize Humeyd haber verdi. O da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Talhanın bir çocuğu oldu. Nebi onun ismini Abdullah koydu. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı; dedi ki: Bize Sabit el-Bünani haber verdi. O da Enesten şöyle rivayet etti: Ebu Talhanın bir çocuğu öldü. Ümmü Süleym dedi ki: “[Çocuğun öldüğünü] Ebu Talhaya haber vermeyin. Ben ona söyleyeceğim.” Ümmü Süleym çocuğun üzerine bir elbise örttü. Ebu Talha [eve] gelince önüne yemeğini koydu, o da yedi. Sonra onun için süslendi. Ardından Ebu Talha onunla cinsel ilişkiye girdi ve Ümmü Süleym hamile kaldı. Ümmü Süleym, Ebu Talhaya dedi ki: Ey Ebu Talha! Falan aile, falan aileden ödünç bir şey aldı. [O şeyin sahipleri], “Ödünç aldığınız şeyi Bize geri verin.” diye onlara haber gönderdiler. Ancak onlar, o şeyi geri vermekten kaçındılar. Ebu Talha, “Onların buna hakkı yok! Zira ödünç alınan şeyin sahiplerine geri verilmesi gerekir.” dedi. Ümmü Süleym dedi ki: “Oğlun da Allahın [bize verdiği] bir ödünçtü. Allah onu geri aldı.” Bunun üzerine Ebu Talha istircada bulundu. Enes dedi ki: [Olay] Nebiye haber verilince, “Allah onlara gecelerini bereketli kılsın.” buyurdu. Enes dedi ki: Ümmü Süleym hamile kaldı. Ümmü Süleym [çocuğu doğurunca] onu benimle birlikte Nebiye gönderdi. Beraberimde bir miktar hurma da götürdüm. Nebinin yanına gittim, üzerinde bir aba vardı. Yük devesine katran sürüyordu. Resulallah, “Yanında hurma var mı?” diye sordu. “Evet!” dedim. Bunun üzerine birkaç hurma alıp ağzına koydu ve çiğnedi. Sonra tükürüğünü topladı, ağzını açtı ve hurmayı çocuğun ağzına koydu. Çocuk [onu] yalamaya başladı. Bunun üzerine Resulallah, “Ensarın hurma sevgisine bak!” buyurdu. Ardından çocuğu tahnik etti ve adını Abdullah koydu. Ensar içerisinde ondan daha faziletli bir genç yoktu. Bize Yezid b. Harun haber verdi; dedi ki: Bize Abdullah b. Avn haber verdi. O Enes b. Sirinden, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Talhanın hasta bir oğlu vardı. Ebu Talha [evden] çıkınca çocuk öldü. Ebu Talha [eve] dönünce, “Oğlum ne yaptı [nasıldır]?” diye sordu. Ümmü Süleym dedi ki: “O eskisinden daha rahattır.” Ümmü Süleym, Ebu Talhaya akşam yemeğini getirdi, o da yedi. Sonra Ebu Talha, Ümmü Süleym ile cinsel ilişkiye girdi. Ebu Talha işini bitirince Ümmü Süleym, “Çocuğu gizleyin.” dedi. Sabah olunca Ebu Talha, Nebinin yanına gidip [olanları] haber verdi. Resulallah, “Bu gece ilişkiye girdiniz mi?” diye sordu. Ebu Talha, “Evet!” dedi. Peygamber, “Allahım! [Bunu] her ikisi için bereketli kıl!” buyurdu. Ümmü Süleym bir erkek çocuk doğurdu. [Enes dedi ki]: Ebu Talha bana, “Resulallaha götürünceye kadar ona iyi bak.” dedi. Enes onu Nebiye götürdü. Ümmü Süleym onunla birlikte bir miktar hurma da gönderdi. Nebi çocuğu aldı ve [Enese], “Beraberinde bir şey var mı?” diye sordu. “Bir miktar hurma var.” dedim. Nebi onları alıp çiğnedi. Sonra ağzından alıp çocuğun ağzına koydu, hurmayla tahnik etti ve adını Abdullah koydu. Bize Halid b. Mahled haber verdi; dedi ki: Bize Abdullah b. Ömer anlattı. O Ümmü Yahya el-Ensariyyeden, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah, Abdullah b. Ebu Talhayı üç Acve hurması ile tahnik etti. Hurmaları [ağzına alıp] çiğnedi. Onları iyice çiğnedikten sonra çocuğun ağzına koydu, ardından tahnik etti. Enes dedi ki: Çocuk [onu] yalamaya başladı. Bunun üzerine Nebi, “Ensarın hurma sevgisine bak!” buyurdu. Bize İsmail b. Abdullah b. Ebu Üveys haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Musa b. Ebu Abdullah anlattı. O Abdullah b. Abdullah b. Ebu Talhadan, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Ümmü Süleym, Abdullah b. Ebu Talhayı gecenin sonunda doğurdu. Ümmü Süleym, “Uyandırıncaya kadar çocukla ilgili ona bir şey söylemeyin.” dedi. Sabah olunca, Ümmü Süleym çocuğu yıkadı. Sonra onu Enes b. Malik ile birlikte Resulallaha gönderdi. Ümmü Süleym [Enese], “Kardeşini Resulallaha götür.” dedi. Enes dedi ki: Onu Resulallaha götürdüm. Yanına vardım, bir izar içinde ayakta duruyordu ve beraberinde de bir kürek vardı. Resulallah, “Bu nedir ey Enes?” diye sordu. “Ya Resulallah! Bu benim kardeşim. Onu annem size gönderdi.” Enes dedi ki: Resulallah çocuğu aldı, sonra bir hurma istedi. Hurmayı çiğnedi, ardından çocuğa tahnik yaptı, çocuk da onu yaladı. Bunun üzerine Nebi güldü, sonra “Ensarın hurma sevgisine bak!” buyurdu. Bize Said b. Mansur haber verdi; dedi ki: Bize Ebül- Ahvas anlattı. O Said b. Mesruktan, o da Abaye b. Rifaadan şöyle dediğini rivayet etti: Enesin annesi, Ebu Talha ile evli idi. Ondan bir çocuk doğurdu. Çocuk hastalandı. Ebu Talha, Resulallahın yanına gitmişti ki, çocuk öldü. Annesi [cenazesinin] üstünü örttü. Ebu Talha [eve] gelince, Ümmü Süleyme “Oğlum ne yaptı?” diye sordu. Ümmü Süleym, “İyidir.” dedi. Her zaman getirdiği hediyesini [yemeğini] getirdi. O da onu yedi. Sonra Ümmü Süleym ondan, bir kadının kocasından istediği şeyi istedi. Ebu Talha da onunla cinsel ilişkiye girdi. Ardından Ümmü Süleym şöyle dedi: “Komşularımızdan bazılarının, yanlarında ödünç olarak bulunan şeyi, sahiplerinin istemesine rağmen onu geri vermemeleri hakkında ne düşünürsün?” Ebu Talha, “Yaptıkları ne kötüdür!” dedi. Ümmü Süleym, “Bu sensin. Oğlun Allahtan [bize verilen] bir ödünçtü. Allah onu yanına aldı.” dedi. Ebu Talha ona, “Allaha yemin olsun ki, bu gece sabrımı taşıramayacaksın.” dedi. Sabahleyin Resulallahın yanına varıp durumu haber verdi. Resulallah şöyle buyurdu: “Allahım! Her ikisinin gecesini onlar için bereketli kıl!” Daha sonra Ümmü Süleym, Ebu Talhaya bir çocuk doğurdu. [Ravi] Abaye dedi ki: “Bu çocuğun yedi oğlunu gördüm. Hepsi de Kuranı hatmetmişlerdi.”
5401. Ümmü Haram
[Ümmü Haram] bt. Milhan b. Halid b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Müleyke bt. Malik b. Adi b. Zeydümenat b. Adi b. Amr b. Malik b. en-Neccardır. Ümmü Haram, önce Ubade b. es- Samit b. Kays b. Asrem b. Fihr b. Salebe b. Ganm b. Avf b. Amr b. Avf b. el-Hazrec ile evlenmiş ve ondan Muhammedi doğurmuş; daha sonra Amr b. Kays b. Zeyd b. Sevad b. Malik b. Ganm b. Malik b. en-Neccar ile evlenmiş ve ondan da Kays ile Abdullahı doğurmuştur. Ümmü Haram Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir. Bize Man b. İsa haber verdi; dedi ki: Bize Malik b. Enes anlattı. O İshak b. Abdullah b. Ebu Talhadan, o da Enes b. Malikten rivayet etti. İshak, Enesin şöyle dediğini işitti: Ümmü Haram bt. Milhan, Ubade b. es-Samitin nikahı altında idi. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme anlattı; dedi ki: Bize Yahya b. Said haber verdi. O Muhammed b. Yahya b. Habbandan, o Enes b. Malikten, o da Ümmü Haram bt. Milhandan şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah benim evimde kaylule [öğle uykusu] yaptı. Gülerek uyandı. Ümmü Haram dedi ki: “Ey Allahın Nebisi! Annem babam sana feda olsun. Niçin gülüyorsunuz?” dedim. “Ümmetimden bir grup insan, karyola üzerindeki hükümdarlar gibi şu denize binecekler [üstünde gidecekler].” buyurdu. “Ya Resulallah! Beni de onlardan kılması için Allaha dua et.” dedim. “Sen de onlardansın.” buyurdu. Ümmü Haram dedi ki: Sonra Resulallah tekrar kaylule yaptı ve gülerek uyandı. “Ya Resulallah! Niçin gülüyorsunuz?” dedim. “Ümmetimden bir grup insan, tahtlar üzerine kurulmuş sultanlar gibi şu denize binecekler [üstünde gidecekler].” buyurdu. “Ya Resulallah! Beni de onlardan kılması için Allaha dua et.” dedim. “Sen ilklerdensin.” buyurdu. Enes dedi ki: Ümmü Haram, kocası Ubade b. es-Samit ile birlikte savaşa çıktı. Bineğinin onu üzerinden atması sonucu boynu kırılıp öldü. Affan dedi ki: Sanırım [hocam Hammad, hadisi rivayet ederken], “Şu denizin üstüne binecekler.” dedi. Bize Süleyman b. Harb anlattı; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Yahya b. Saidden, o Muhammed b. Yahya b. Habbandan, o da Enes b. Malikten şöyle dediğini rivayet etti: Bana Ümmü Haram bt. Milhan, Nebiden naklen [yukarıdaki hadisin] benzerini rivayet etti. [Ravi] [yukarıdaki hadisten farklı olarak] dedi ki: Ümmü Harama, binmesi için bir katır yaklaştırıldı. Katır onu üzerinden attı. Boynu kırılıp öldü.
5402. Ümmü Abdullah
[Ümmü Abdullah] bt. Milhan b. Halid b. Zeyd b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Muhammed b. Ömer dedi ki: Ümmü Abdullah Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.
5403. Ümmü Bürde
O, Havle bt. el-Münzir b. Zeyd b. Lebid b. Hıdaş b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. Annesi, Zeynep bt. Süfyan b. Kays b. Zaura b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccardır. Ümmü Bürde, el-Bera b. Evs b. el-Cad b. Avf b. Mebzul b. Amr b. Ganm b. Mazin b. en-Neccar ile evlenmiştir. Ümmü Bürde Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiş; Resulallahın oğlu İbrahimi emzirmiştir.
5404. Havle
[Havle] bt. Kays b. es-Seken b. Kays b. Zaura b. Haram b. Cündeb b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar. Annesi, Ümmü Havle bt. Süfyan b. Kays b. Zaura b. Haram b. Cündebdir. Cündeb, Beni Adi b. en-Neccardandır. Havle, Beni Adi b. en- Neccardan Hişam b. amir b. Ümeyye b. Zeyd b. el-Heshas b. Malik ile evlenmiştir. Havle Müslüman olmuş ve Resulallaha biat etmiştir.