"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Meryeme hususi bir oda ayrılması

Hazret-i Meryem sütten kesilip, kendisi oturup kalkar bir hale geldikten sonra, Zekeriyya , Beyt-ül-Makdisde onun için hususi bir oda yaptırdı. Bu oda yüksekçe bir yerde olup, çardağa benzerdi ve oraya merdivenle çıkılırdı. Meryem bu odada yalnız başına kalırdı. Buraya, Zekeriyyadan başka hiç kimse giremezdi. Girerken anahtar ile açıp odaya girer, çıkarken de kapıyı kilitleyip anahtarı üzerine alırdı.

Zekeriyya bu şekilde her gün Meryemin odasına bir günlük yiyecek ve içecek götürürdü. Fakat içeriye girdiğinde, odada çeşit çeşit yiyecek ve meyvelerin olduğunu görür ve çok hayret ederdi. İçeriye kendisinden başka kimsenin girip çıkmadığını bildiği halde, bu nasıl oluyordu. Üstelik Meryemin yanında; yazın sıcağında kış meyveleri, kışın soğuğunda ise yaz meyveleri bulunurdu. Hazret-i, Meryeme sorunca, o, bu nimetler için; “Hak tealanın bir ihsanıdır” diye cevap verirdi. Bu hususta al-i İmran suresinin 37. ayet-i kerimesinde mealen buyruldu ki “…Her ne zaman ki, Zekeriyya ( Meryemin bulunduğu) mihraba (odaya) girse, onun (Meryemin) yanında bol rızık (ve vakitsiz meyveler yani kışta yaz, yazda kış meyveleri) bulurdu. Ya Meryem! Bu rızık sana nereden geliyor? (Normalde bu vakitte böyle meyve bulunmaz. Üstelik senin üzerine kapılar da kilitlenmiştir) derdi. Bunun üzerine Meryem; Bu, Allah tarafındandır. Muhakkak ki, Allah, dilediği kimseyi hesapsız olarak rızıklandırır derdi.”

Hazret-i Meryemin kerameti: Tefsir-i Mazhari ve Tefsir-i Kebir gibi meşhur ve muteber eserlerde, bu ayet-i kerimenin tefsiri için; Bu ayet-i kerime, evliyanın kerametinin hak olduğunu göstermektedir buyrulmuştur. alimler; Zekeriyya ın her gelişinde, Meryemin odasında fevkalade güzel yiyecekler bulması, Meryemin bir kerametidir buyurmuşlardır.

Fahreddin-i Razi hazretleri, bunun Meryemin kerameti olduğunu bildirerek buyuruyor ki: Bu hal, Zekeriyyanın bir mucizesi olsaydı, kendisinin bu mucizeden haberdar olması yani bilmesi lazımdı. Halbuki o; “Ya Meryem! Bu rızık sana nereden geliyor?…” diye sormuştu. Sualinden onun bu fevkalade durumu bilmediği, dolayısıyla bu halin onun bir mucizesi olmadığı anlaşılmaktadır. O halde, bu hal, hazreti Meryemin bir kerametidir ve bu ayet-i kerime, evliyanın kerametinin hak olduğuna delildir.