"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 7409

7409 Abdullah İbn Abbâs radıyallahü anhüma tahdîs edip şöyle demiştir:

Omer ibnu’l-Hattâb (radıyallahü anh) 23 yılında son haccını yaptığı zaman ben Minâ’da Abdurrahmân ibn Avf’ın yanında birtakım kimselere Kur’ân okutuyordum. Abdurrahmân ibn Avf bana şöyle dedi: Bugün ben Omer’in yanında idim. Eğer sen de Emîru’l-Mü’rninîn’ûı yanında hazır bulunsaydın (elbette acâib birşeye şâhid olurdun)! Onun yanına bir adam geldi:

— Ey Mü’minlerin Emîri, haberin olsun; Fulân kimse: “Eğer Mü’minlerin Emîri Omer ölürse, ben elbette Fulân kimseye bey’at ederim!” diyordu, dedi.

Bunun üzerine Omer:

— Vallahi bu akşam halkın karşısına dikilip bir hutbe yapacağım da milletin mukadderatını gasbetmek isteyen bu adamları ortaya koyarak, bunların tesvîlâtından halkı sakındıracağım! dedi.

Ben:

— Ey Mü’minlerin Emîri, böyle yapma! Çünkü bu hacc mevsimi sırasında insanların câhilleri ve rezîlleri toplanırlar ve senin meclisin üzerine gâlib olurlar. Ben onların senin konuşmanı yerli yerine koyamıyacaklarından ve onu, her nakledip taşıyıcının sür’atle ve düşüncesizce bir yerlere uçuracağından (ve bir ihtilâle sebeb olacağından) korkarım. Onun için sen sabret, nihayet Medine’ye, hicret yurdu ve sünnet yurdu olan Medine’ye var ve orada Muhacir ve Ensâr’dan olan Rasûlüllah’ın sahâbîleri ile buluşur toplanırsın. Onlar senin konuşmanı iyi muhafaza ederler ve onu gerekli yerine indirirler, dedim.

Bunun üzerine Omer:

— Vallahi Medine’de ilk duracağım makaamda elbette dikilip bu konuşmayı yapacağım! dedi.

İbn Abbâs rivayetine devamla şöyle dedi: Medine’ye geldiğimizde (cumua günü güneş meyledince Omer geldi, minbere oturdu, müezzin susunca ayağa kalktı, Allah’a hamd ve senadan sonra) şöyle dedi:

— Şübhesiz Allah, Muhammed’i hakk peygamber olarak gönderdi ve O’na Kitâb’ı indirdi. O’na indirilen şeyler içinde Recm Âyeti de vardı!.