7372 Abdullah İbn Abbâs radıyallahü anhüma şöyle demiştir: Bir ara Uyeyne ibn Hısn ibni Huzeyfe ibn Bedr, Medîne’ye gelmiş ve kardeşi oğlu Hurr ibn Kays ibn Hısn’ın evine inip ona konuk olmuştu. Hurr ibn Kays ise Omer’in yakınlarındandı. Meclisinde genç, ihtiyar birtakım kurrâ ve fakîhler bulunurdu. Halîfe onlarla mühim âmme işlerini danışır, istişare ederdi. Uyeyne, kardeşinin oğlu Hurr ibn Kays’a:
— Ey kardeşim oğlu! Senin Halîfe’nin yanında yüksek mevki’-in vardır. Benim için yanına girmeye bir izin alsan da onu ziyaret etsem! dedi.
Hurr de ona:
— Ben senin için onun yanına girmene izin isteyeceğim! dedi.
İbn Abbâs dedi ki: Hurr, Uyeyne için izni aldı. Uyeyne huzura girdiğinde:
— Ey Hattâb oğlu! Vallahi sen bize ne bol dünyalık verirsin, ne de aramızda adaletle hükmedersin! dedi.
Bu sözü üzerine Omer öfkelendi, hattâ Uyeyne’yi dövmeye kasdedip üzerine yürüdüğü sırada, kardeşi oğlu Hurr ibn Kays müdâhale edip:
— Ey Mü’minlerin Emîri! Şübhesiz Yüce Allah, Peygamberi’-ne: “Sen affı -kolaylığı- tut. İyiliği emret. Câhillerden yüz çevir” (el-A’râf: 199) buyurdu. Şübhesiz bu Uyeyne de o câhillerdendir, dedi.
İbn Abbâs dedi ki: Vallahi Hurr ibn Kays bu âyeti okuyunca, o haşmetli Omer olduğu yerde çakılmış gibi irkildi. Vallahi bir adım ileri gitmedi. Esasen Omer Allah Kitâbı’nın mukaddes huzurunda çok durucu bir kimse idi (yani onun hükmünü geçmezdi).