Ve Yüce Allah’ın şu kavilleri:
“Ey Peygamber, sen zevcelerinin hoşnûdluğunu arayarak, Allah’ın sana halâl kıldığı şeyi niçin kendine haram ediyorsun? (Bununla beraber üzülme;) Allah çok mağfiret edici, çok merhamet eyleyicidir. Allah yeminlerinizin (keffâretle) çözülmesini size farz kılmıştır…” (et-Tahrîm::l-2).
“Ey îmân edenler, Allah’ın size halâl ettiği o en temiz ve güzel şeyleri (nefsinize) haram kılmayın. Haddi aşmayın. Çünkü Allah haddi aşanları sevmez” (el-Mâide: 87).
6773 Bize Haccâc ibn Muhammed el-Mıssîsî tahdîs etti ki, İbn Curecy şöyle demiştir: Atâ ibn Ebî Rebâh, Ubeydu’bnu Umeyr’den şöyle derken işittiğini söyledi: Ben Âişe (r.anha)’den işittim, şöyle diyordu: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Zeyneb bintu Cahş’ın yanında eğlenir ye onun yanında bal şerbeti içerdi. Bunun üzerine ben ve Hafsa, birbirimizle şöyle sözleştik: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ikimizden hangimizin yanına girerse: “Ya Rasûlallah! Megâfîr mi yedin; Sen’de megâfîr kokusu duyuyorum?” desin diye söz birliği yaptık. İkimizden birimizin yanına girince, O’na bu sözü söyledi. Peygamber:
— “Hayır, ben megâfîr yemedim. Yalnız Zeyneb bintu Cahş’ın yanında bal şerbeti içmiştim. Artık bir daha onu içmem!” diye yemîn etti.
Bunun üzerine: “Ey Peygamber, sen zevcelerinin hoşnûdluğunu arayarak Allah ‘ın sana halâl kıldığı şeyi niçin kendine haram ediyorsun… Eğer her ikiniz de Allah’a tevbe ederseniz (ne alâ), çünkü hakîkaten sizin kalbleriniz kaymıştır. Onun aleyhinde birbirinize arka verirseniz, hiç şübhesiz Allah bizzat onun yardımcısıdır. Cebrail de, mü ‘minlerin sâlih olanları da. Bunların ardından bütün melekler de ona yardımcıdır…” (et Tahrîm: 1-5) âyetleri indi. Bu “Eğer ikiniz tevbe ederseniz” kavlindeki hitâb, Âişe ile Hafsa’yadır. Buradaki “Hani Peygamber zevcelerinden gizli bir söz söylemişti… ” (Âyet: 3) fıkrası da, Peygamber’in: Hafsa’ya: “Fakat ben bal şerbeti içmiştim, artık onu bir daha içmem!” dediği ve bunun gizli kalmasını istediği sözüne işarettir.