“Onu (göğsünde) toplamak ve onu okutmak, şübhesiz bize aiddir ” (Âyet: 16)
4977 Mûsâ ibnu Ebî Âişe el-Kûfî, Saîd ibn Cubeyr’e, Yüce Allah’ın “Dilini onunla depretme” kavlinden sordu. İbn Cubeyr dedi ki: İbn Abbâs şöyle dedi:
— Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kendisine vahy indirildiği zaman dudaklarını hareket ettirdi. (Cibril’in diliyle) kendisine: “Vahy ile dilini hareket ettirme” denildi. Peygamber Kur’ân’dan birşeyin kaçmasından korkuyordu. “Onu toplamak ve okutmak bize âiddir”; yânı buradaki “Cem’ahu” “Kur’ân’ı senin göğsünde toplamamız bize âıddir”; “Kur’ânehu” da “Onu senin dilinle okutmak yine bize âiddir.” “Öyleyse biz onu okuduğumuz vakit”, “Üzerine indirildiği vakit”, “Sen onun kıraatine uy. Sonra açıklamak da hakikat bize âiddir”, yani “Onu senin dilin üzere beyân etmemiz de bize âdidir” buyuruyor.