3215 Alî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Bizler Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den Kur’ân’dan başka bir şey yazmadık; bir de şu sahîfenin içindeki şeyleri yazdık: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Medine şuraya kadar Âir Dağı arası haremdir. Kim Medine’nin bu haremi içinde Kitâb ve sünnete aykırı bir iş işlerse yahut bir bid’atçıyı barındırır, yardım ederse Allah’ın, meleklerin ve toptan bütün insanların la’neti onun üzerine olsun. Ondan hiçbir adalet ve hiçbir harcama kabul olunmaz. Müslümanların emânı (ahdi) birdir. Müslümanların sayıca en azı da bu emânı yürütür. Kim bir müslümânın verdiği ahdi bozarsa Allah’ın, meleklerin ve toptan bütün insanların la’neti onun üzerine olsun. Ondan ne nafile, ne farz hiçbir ibâdet kabul olunmaz. Her kim de kendi efendilerinin izni olmaksızın başka bir kavmi velî ve efendi edinirse Allah’ın, meleklerin ve toptan bütün insanların la’neti onun üzerine de olsun ve ondan hiçbir harcama ve hiçbir adi kabul olunmasın”.
Buhari 3215
17- Muahede yaptıktan sonra gadredip ahdi bozan kimsenin günâhı ve Yüce Allah'ın şu kavli bâbı: