2979 Sehl ibn Sad Hayber günü (fetih uzayınca) Peygamberden şöyle buyururken işittiğini söylemiştir:
— “Müslümanların bayrağını artık öyle bir kimseye vereceğim ki, Allah onun elleriyle fetih verecektir.”
Bunun üzerine orada bulunan sahabiler, bayrağın kendilerinden hangisine verileceği meselesi için ümid eder oldular. Onların hepsi bayrağın kendisine verilmesini umarak, ertesi güne erdiler. Fakat Resulallah ertesi gün:
— “Ali nerededir?” diye sordu. Sahabiler tarafından:
— Ali gözlerinden şikayet ediyor, denildi.
Peygamber emretti de Ali çağrıldı. Peygamber Alinin gözlerine tükürdü, hemen orada gözleri, onda hiçbir ağrı yokmuş gibi, iyi oldu. Bunun üzerine Ali:
— Hayber Yahudileriyle; onlar da bizim gibi (müslüman) oluncaya kadar harb ederiz! dedi. Peygamber:
— “Ya Ali, yavaş ol! Sükunetle (yani harb etmeden) Hayberlilerin sahasına ininceye kadar ilerle. Sonra onları İslam a çağır ve üzerlerine vacib olan İslam esaslarını onlara haber ver. (Ya Ali!) Allaha yemin ederim ki, senin irşadınla tek bir kişinin hidayete kavuşturulması, senin için kırmızı develerin olmasından hayırlıdır” buyurdu.