2479 el-Berâ’, Ebû Bekr’den; Ebû Bekr (K) şöyle demiştir: Ben (oranın etrafını araştırıp gözetlemek için) gittim. Derken koyunlarını (bulunduğumuz kayaya doğru) sürmekte olan bir koyun çobanı ile karşılaştım. Ona:
— Sen kimin çobanısın? dedim.
O da Kureyş’ten ismini belirttiği bir adamın çobanı olduğunu söyledi. Ben de onu tanıdım. Bu sefer ben ona:
— Senin koyunlarında sütlüsü var mı? dedim.
— Evet vardır, dedi.
— Peki benim için süt sağar mısın? dedim.
— Evet sağarım, dedi.
Ben ona emrettim de koyunlarından birini tuttu. Sonra ona koyunun memesi üzerindeki tozları silkelemesini emrettim. Sonra da ellerini silkeleyip temizlemesini emrettim.
Râvî: Avuçlarından birini diğerine vurup şöylece temizlediğini söyledi. Akabinde benim için bir içimlik mikdâr süt sağdı. Ben Rasûlüllah için deriden bir kab yapmıştım, ağzında bir bez vardı. Sütün üzerine biraz su döktüm, hattâ kabın aşağısı biraz soğudu. Nihayet Peygamberin yanına geldim ve:
— İç yâ Rasûlallah, dedim.
Rasûlüllah içti, ben de bundan hoşnut oldum.