2476 Bize Şu’be, Selemetu’bnu Kuheyl’den tahdîs etti. O şöyle demiştir: Ben Suveyd ibn Gafele’den işittim, o şöyle dedi: Ben Selmân ibn Rabîa ve Zeyd ibn Sûhân ile beraber bir gazvede bulundum. Derken bir kamçı buldum. Bunlardan biri bana:
— O kamçıyı at, dedi. Ben:
— Hayır, atmam, lâkin eğer sahibini bulursam (bunu ona veririm); sahibini bulamazsam onunla faydalanırım, dedim.
Gazadan döndüğümüzde hac yaptık. Akabinde ben Medîne’ye uğradım. Ubeyy ibn Ka’b’a düşürülmüş kamçıyı almanın hükmünü sordum. Ubeyy şöyle dedi:
— Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında içinde yüz dînâr olan bir kese buldum. Onu Peygamber’e getirdim. Peygamber: “Bunu bir sene (insanların toplantı yerlerinde) bildir, i’lân et” buyurdu. Ben de bir yıl onu i’lân ettim. Sonra Peygamber’e geldim. Peygamber yine: “Onu bir yıl i’lân et” buyurdu. Ben onu bir yıl daha i’lân ettim, sonra Peygamber’e geldim. Peygamber yine: “Onu bir yıl i’lân et” buyurdu. Ben onu bir yıl i’lân ettim, sonra dördüncü defa Peygamber’e geldim. Peygamber: “Dinarların sayısını, ağız bağını, kabını iyi tanı. Eğer sahibi gelir (se sayısını, çıkınını, ağız bağını haber verirce) – keseyi ona ver – gelmezse onunla yararlan” buyurdu.