1993 Abdullah ibn Ebî Evfâ (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Biz Peygamber’in maiyyetinde yolculuk ettik, kendisi oruçlu hâldeydi. Güneş batınca sahâbîlerden birisine:
— “İn de bizim için sevîk karıştır!” buyurdu.
O zât:
— Yâ Rasûlallah! Keski akşama girseydin! dedi.
Rasûlüllah:
— “İn de bizim için sevîkı su ile ezip karıştır!” buyurdu.
O zât:
— Yâ Rasûlallah! Gündüzün aydınlığı henüz üstündedir, dedi.
Rasûlüllah:
— “İn de bizim için sevîk bulamacı karıştır!” buyurdu.
Bunun üzerine o zât bineğinden indi de sevîk bulamacı karıştırdı. Onu içtikten sonra Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) parmağıyla doğu tarafına işaret ederek:
— “Geceyi şu taraftan gelmiş gördüğünüzde bu ân oruçlunun iftar vaktidir” buyurdu.